27 Nisan 2014 Pazar

ALİ DAL


Ozan.

DOĞUMU: Elbistan’da 1950 yılında doğdu.

ÖĞRENİMİ
İLKOKUL-ORTAOKUL VE LİSE:  İlk ve orta öğrenimini Elbistan’da tamamladı.

ÜNİVERSİTE: Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi.

GÖREVLERİ
1.  1975 - 1989 Yılları arasında memur olarak TKİ Ortaanadolu Linyitleri Müessesesinde görev yaptı.
2.    İskenderun Demir Çelik Fabrikası Müessesesinde sivil savunma uzmanı olarak görev aldı.

ESERLERİ
1. Sevginin Avucunda -1995,
2. Sevginin İzdüşümü -1995’dür.

 ----------------------------------------------------------

 şiiri
  
YOBAZ KİMDEN
VEYA NEYDEN KORKAR
TABİ Kİ  EĞİTİMLİ KADINDAN

Kadına “Uçkurun”gözüyle bakan
“Yobazın niyeti” başını yesin
Kadını karadan karaya sokan
Yobazın Cenneti başını yesin

Dışardan görünür beyninin pası
Kadını mal görür kulun yobazı
Bin bir çeşit olsa dahi sofrası
Yobazın nimeti başını yesin

Eğitimsiz kalmasını isteyen
Kadını, bireyken kula kul eden
Dört kadına birden nikahlım diyen
Yobazın iffeti başını yesin

----

“Bir Düzen” türküden korkar olmuşsa
O düzen; “Düzüle düzüle” gider
Etiyle, tuzuyla kokar olmuşsa
O düzen; “Bozula bozula” gider

Ağzımızdan dili çalamaz olup
Cebimizden kuruş alamaz olup
Dört tarafa korku salamaz olup
O düzen; “Çözüle çözüle” gider

Diktatörler sormaz; “niçin ve neden”
Öğrenci, sanatçı, yazar demeden
Korkutup, ezerek hükümet eden
O düzen; “Ezile ezile” gider

----

ÜLKE
YANMIŞ NEYİME


Ülke yanmış (!!!) neyime
Giderim “BOP” Beyime
Yeter ki o sağ olsun
Geri kalan şeyime

Yetmiş beş milyon insan
Fazladır (!)  bu kadar can
“Tarafım” eksilmesin
Defolsun geri kalan

Bayrak mayrak olmasın
“Ay-Yıldızsız” şey asın
Milli Marşın yerine
“T.C” siz bir şey yazın

Fır dönsün “akillerim”
Kapansın “açık yerim”
Dünü dünden unutan
Halkımı çok severim

Devlet Sünni olmalı
“Kırın!” Alevi dalı
Gül isterim dikensiz
Gayrısı kara çalı

Rakı yok! İşte pekmez
Ayran neyine yetmez
Oldukça meyhaneler
“İçenler” tövbe etmez

“Kandil” i küstürmeyin
Ne derse boyun eğin
Öcalan Kardeşimi
Anarken “Sayın” deyin

Başvurarak fesada
“Esed” derim “Esad’a
Beyim demeden kalkmam
“BOP” yazılı masada

Göbekten bağlıyım ben
Geçmem “Barak Abim” den
Dünya yok olsa bile
O hep vardır kalbimden

Ülke yanmış (!!!) neyime
Giderim “BOP” Beyime
Yeter ki “O” sağ olsun
Geri kalan şeyime

Ali DAL
16.05.2013
ANTAKYA/HATAY

----

çoban

Şiirden bazı dörtlükler şöyle:

Sen kendi derdine yanma vatandaş
Dertli Başbakan’a sor da söylesin
Olmasanız bile en yakın yandaş
Dertli Başbakan’a sor da söylesin

Az kazançla aybaşına ermeyi
İki odalı evi düşte görmeyi
İşsiz kalıp, sinirleri germeyi
Dertli Başbakan’a sor da söylesin

Nimet değil, külfet olunca mevki
Kalır mı insanın neşesi, şevki
Ödenemez olan senedi, çeki
Dertli Başbakan’a sor da söylesin

Kim yoksul, kim açtır; sezmeyen bilmez
Hastane hastane gezmeyen bilmez
Cefakâr yaşamdan bezmeyen bilmez
Dertli Başbakan’a sor da söylesin

Oturduğu köşke bakıp aldanma
Zırhlı arabada gönlü hoş sanma
Dertsiz sanıp sakın günahın alma
Dertli Başbakan’a sor da söylesin

Derdi ile cebelleşen Ali DAL
Dertli Başbakan’a bak da ibret al
Nice dertler var ki, çatal mı çatal
Dertli Başbakan’a sor da söylesin


-----------------------------------------------------------

211 yorum:

  1. Mükemmel dizeler....anlayan anlar!?

    YanıtlaSil
  2. Binlerce şiirlerini ve bir o kadar yazılarını okumak için "Atayurt Ali dal" yazmanız yeterli...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok yazıp, çok konuşan değil; öz yazıp, öz konuşan çok şey demiş olur...

      Sil
    2. Her ne hikmetse benim ülkemde onlarca kitap yazan, binlerce dizelere can veren edipler sağken değil, öldükten sonra hatırlamakta??!!.. Yazık, çok yazık!!??..

      Sil
    3. Damardan sözler...Her anlamlı söylemlerde faydalanılacak dizeler...

      Sil
    4. "DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ" ANISINA...

      Her cocukta bir öykü, her çocukta bir ezgi...
      Dinleyenin yüreği katmer katmer gül verir...
      Sevende saç ağarsa, alnını sarsa çizgi...
      En son nefeste bile çocuklara el verir...
      ****
      Dünya çocuklarının geçeceği yolları...
      Sevgiyle donatanın, şevkatlidir kolları...
      Dört mevsim çiçek açar, bahar kokar dalları...
      Bu denli seven yürek arısız da bal verir...
      ****
      Yaşanası dünyada, çocuk anlamlı nakış...
      Çocuğun gözlerinde yansır en güzel bakış...
      Duysa çocuk sesini boyun eğer karakış...
      Eritir karlarını yüce dağlar yol verir...
      ****
      Kuru dallar gül açar, güldüğünde çocuklar...
      İlkbahar hazan olur solduğunda çocuklar...
      Aradığı sevgiyi, bulduğunda çocuklar...
      Güçlenen yüreğiyle boy uzatır, dal verir...
      ****
      İpeksi saçlar ile dupduru gözler ile...
      Gönülleri okşayan meleksi yüzler ile...
      Ömüre ömür katan tertemiz özler ile...
      Kanatlanır çocuklar; kanatlanır, kol verir...
      ****
      Irkı, dili farketmez, çocuk her yerde çocuk...
      Elmas, yakut, pırlanta, eşsiz değerde çocuk... Bağrına basan için devadır derde çocuk...
      Çocuğun cıvıltısı, dilsize de dil verir...

      Ali Dal 20.11.2020/Antakya-Hatay
      .











      .
      .









      .
      .

      Sil
    5. ZENGİNLİĞİM...

      Mülkü istif etmiş kullara sormam...
      Kendini sevgide bulan zengindir...
      Muhammet olana yakın durmam...
      Paylaşan ve gönül alan zengindir...
      ****
      Altın kaplı (?!) laf atandan ziyade...
      Çok alıp da çok satandan ziyade...
      Mülk üstüne mülk katandan ziyade...
      Cömertlikte karar kılan zengindir...
      ****
      Erdemli haliyle itibar bulan...
      Gönüller fetheden, gönüller alan...
      Riyasız, hilesiz, neyse o olan...
      Göründüğü gibi kalan zengindir...
      ****
      Samimiyet ile sorulup, sorup...
      Hakikat nerdeyse orada durup...
      Dostlar sofrasına dostça oturup...
      Lokmasını helal bölen zengindir...

      Ali Dal
      30.11.2020- Antakya/HATAY

      Sil
    6. Yamuk karpuzdan düzgün dilim çıkmaz... Seçim kendi elinizde...

      Sil
    7. PANDEMİ

      Her derdin ilacı bulundu ama...
      Yalan pandemisi önlenemiyor...
      Aşı kâr etmiyor, tutmuyor yama...
      Yalan pandemisi önlenemiyor...
      ****
      Çok aralar açtı, çok zarar verdi...
      Hasara uğrattı, çok döküp kırdı...
      Ne menem şey ise, hiç gelmez ardı...
      Yalan pandemisi önlenemiyor...
      ****
      Buhtan bulaştırır bindiği dile...
      Ebedi düşmandır, bin sürat ile...
      Ordular cenk edip, savaşsa bile...
      Yalan pandemisi önlenemiyor...
      ****

      Sinmiş olmalı ki, damara, kana...
      Çıkmıyor bir türlü, yapışmış cana...
      Hiç boşa "önlenir" demeyin bana...
      Yalan pandemisi önlenemiyor...

      Ali DAL
      01.12.2020- Antakya/HATAY

      Sil
    8. OZANLIK "leb" demeden de çok şey anlatma halleridir...Onlar ki, bazen üstü tozlanmış elmas gibidirler...Kadir kıymet bilenlerin, üzerlerindeki tozu almaları ve farkedilmeleri ozanlara verilebilecek en kıymetli armağandır...

      Sil
    9. MİSAFİR

      Hulusi kalp ile gelen misafir...
      Bereket bırakır, kaldığı yere...
      Yerini, yurdunu bilen misafir...
      Hoşluk katar, hoşluk bulduğu yere...
      ****
      Misafir, artırır yediği aşı...
      Sofra duasıyla bin yapar beşi...
      Sıcak bakışları eritir kışı...
      İlkbahar yansıtır geldiği yere...
      ****
      Misafir evinde sıcaklık bulan...
      Unutulmaz, güzel izleri kalan...
      Bu niyetle gidip misafir olan...
      Gönlünü uzatır, olduğu yere...
      ****
      Misafir, evine hıyanet gütmez...
      Sadakat gösterir, asla kirletmez...
      Ahde vefasızlık, nankörlük etmez...
      Sofrasında lokma böldüğü yere...

      Ali DAL
      03.12
      2020---Antakya/HATAY

      Sil
    10. İNADIN ÖNÜ ARDI

      Uçurumdur, Kuyudur...
      İnadın ardı, önü...
      Suç işletir, kudurtur...
      Geceye katar günü...
      ****
      Baştan sona zarardır...
      Her halinde dert vardır...
      Kör inat ahuzardır...
      Hayrı göstermez yönü...
      ****
      Azap yükler zamana...
      Kasteder sana, bana...
      İnat diyorlar ona...
      Şeytan görsün yüzünü...
      ****
      İnsanlar nizamınca...
      İnatsız, izanlıca...
      Düşünüp encamınca
      Söylemeli sözünü...
      Ali Dal
      03.13.2020. Antakya/ Hatay




      Sil
    11. Yalan söylemeyi yaşam tarzı haline getirmiş "Kaşarlı siyasetçiyi" yalan makinesine bağlasalar, yalan makinesine de yalan söyleme virüsü bulaşır:))!!??.. Ali Dal

      Sil
    12. Özü sağlam özde adam
      Ziyan etmez, hep kârdadır
      Güzel bakan gözde adam
      Ümit veren ilkbahardır
      ****
      Rıza lokmasında lezzet
      Karşılıksız ikram, İzzet
      Okunacak öz ve özet
      Liyakatli ikrardadır
      ****
      Ayrı düşmez adamlıktan
      Yolu gider aydınlıktan
      Arar iken hakkı Hak'tan
      Sanmayın ki zarardadır
      ****
      Emin atar adımları
      Vasıl olur yenip zoru
      Gönül verir, arı, duru
      İçtenliği damardandır
      ****
      Lafı sözden ayrı tutar
      Eli işler, hüner katar
      Ruz-u mahşerlere kadar
      Latif duruşla ordadır
      En güzelim diyardadır

      Ali DAL 04.12.2020
      Antakya/Hatay

      NOT: Yeğenim Özgür Kolay"a sevgilerle



      Sil
    13. ADAMIN HASI
      Özü sağlam özde adam
      Ziyan etmez, hep kârdadır
      Güzel bakan gözde adam
      Ümit veren ilkbahardır
      ****
      Rıza lokmasında lezzet
      Karşılıksız ikram, İzzet
      Okunacak öz ve özet
      Liyakatli ikrardadır
      ****
      Ayrı düşmez adamlıktan
      Yolu gider aydınlıktan
      Arar iken hakkı Hak'tan
      Sanmayın ki zarardadır
      ****
      Emin atar adımları
      Vasıl olur yenip zoru
      Gönül verir, arı, duru
      İçtenliği damardandır
      ****
      Lafı sözden ayrı tutar
      Eli işler, hüner katar
      Ruz-u mahşerlere kadar
      Latif duruşla ordadır
      En güzelim diyardadır

      Ali DAL 04.12.2020
      Antakya/Hatay

      NOT: Yeğenim Özgür Kolay"a sevgilerle



      Sil
    14. ÖTÜRÜ...
      Hayallerin, niyetlerin arısı...
      Duayı andırır, özden ötürü...
      Tevazunun, hoşgörünün durusu...
      Duayı andırır sözden ötürü...
      ****
      Hayaller, boy vermez, kalırsa cüce...
      Kibirli duruşa denilmez yüce...
      Gönüller fetheden anlamlı hece...
      Duayı andırır, hazdan ötürü...
      ****
      Şaibe düşerse, ayana, gize...
      Güzellik yansımaz, yüreğe, yüze...
      Hayal ve hakikat kirlenir ise...
      Temiz kalmaz dünya, bizden ötürü...
      ****
      Her kim, ne ekerse, hep onu biçer...
      Kul kendi yönünü, kendisi seçer...
      Dualar, hayalden öteye geçer...
      Doğruya götüren uzdan ötürü...
      Ali Dal 16.10.2020/Antakya-HATAY

      Herkese selam ve sevgiler... Yavrucuğun gözlerinden öpüyorum... Gökhan'a selam...

      Sil
    15. ŞAİBELİ BAKIŞIN "ŞÜPHELİ" BARO BAŞKANI:))?!
      Sevgili okurlarım,
      Bazı hatalar ve bazı fiiller vardır ki, ne özür dilemekle, ne de bahanelerle kapatılması mümkün değildir...
      Bizzat devlet kademelerinde yazılı ve bağlayıcı kuralların ve kaidelerin hilafina işler döndüğünde; "Devlette İşlerin çivisi çıktı" sözü muhakkak ifade edilir... Zira bu tanım, bundan dolayı söylenegelmiştir...
      Hatay Baro Başkanı Sayın Ekrem Donmez'in, eşi ile birlikte yemek yediği bir sirada, emniyet ekibince, adeta "adrese teslim" yapar gibi, masasına gelip kimlik sormaları; "görev bilinci, tarafsızlık anlayışı ile yapılmıştır" gibi hamasetlerle asla masumlaştırılamaz!!..
      Sevgili okurlarım.
      Düşünebiliyor musunuz, sanırsınız ki, ülkede tüm faili meçhuller aydınlatılmıştır... Tüm şüphelilere ulaşılmıştır... Tüm yer altı örgütleri çökertilmiştir... De sadece kimlik sorma sırası; Devletçe il (A) Protokolünde 8. sırada yer alan BARO BAŞKANI kalmış gibi, eşiyle yemek yediği bir ortamda, polislerce kimlik sorusturmasina tabi tutulmuştur!!??.. Bu derece kasıt çağrıştıran bir eyleme hiç kimse kılıf uyduramaz!.. Hiç kimse iyi niyetli bir eylem olarak gösteremez!.. Ve hiç kimse "olağan ve masum bir müdahaledir, kural çiğnenmemiştir...Asla art niyet aranmamalıdır..." diyemez!!.. Dememeli!!..
      Sevgili okurlar;
      Görünen o ki, yargıya ve emniyete müdahale hırsı, Osmanlı'dan bulaşmış:))??!!
      O zaman da yargıya ve emniyete müdahale eden, kadıları ve zabitleri büyük paralarla ve türlü hediyelerle kendine bağladığını duyan Fatih, rivayet o dur ki, şöyle der: " Kadıyı satın alırsanız, adaleti öldürürsünüz; adaleti öldürürseniz devleti öldürürsünüz..."
      Günümüze dönecek olursak; Hatay Baro Başkanı Sayın Ekrem Dönmez'in, "kimlik sorma bahanesiyle yemek başında polislerce karga tulumba sürüterek araca bindirilmesi ve gözaltına alınması" meselesini dikkate alarak günümüz devletin ne hale düşürüldüğünü (?!) söylemeye gerek var mı?!
      Devlet adına işlenen; böylesine kusurların, böylesine ihlallerin olağanlağan hale getirildiği ; gazeteci, yazar, çizer, düşünür, bilim insanı gibi aydınlık ve hakikat müjdelemek isteyen muhalif sesleri susturmak adına iftira ve isnatlara dayalı hapsedildiği bir ülkede devlete olan güvende eser kalır mı?!...
      Netice olarak, yargısıyla, ekonomisiyle, TRT'siyle, TUİK'iyle, Diyaneti ile hulâsa tüm kurum ve kuruluşları ile güven kaybına uğratılmış olan devletin sağ ve salim kaldığı söylenebilir mi?!
      Hatay Baro Başkanım Sayın Ekrem Dönmez, kendine reva görülenler (?!) için üzülmesin!!... Zira tuzun kokutulduğu bir dönemde, sağlam kalan şeyin olamayacağını (?!) hesaba katarak teselliye çalışsın:))?!..
      *****

      Adalet ölürse sağ kalmaz devlet
      Leş kokusu gelir, ne yana dönsen
      Mahkeme olmuşsa kadıya servet
      Puşt kokusu gelir, ne yana dönsen
      ****
      Hileye batmışsa, alış verişler
      Asla temiz kalmaz ağızlar, dişler
      Lağımdan da beter olmuşsa işler
      Çiş kokusu gelir, ne yana dönsen
      Ali Dal
      03.08.2020-Ankara

      Sil


    16. GÜZ VE SON KIRLANGIÇ
      Sevgili okurlar,
      Halen duygularını yitirmemiş insanlar gibi; benim de yüreğimi ve yüzümü kaplayan hüzün; bilhassa yaşamın baharında adeta yaprak dökümü gibi savrulup hayata vakitsiz veda edenlerin hüznüyle katlanır gözyaşlarıma engel olamam!...
      Hüzünlü güzde; güneşin toprağa; kumun sıcağa; buğdayın başağa; kuşun yuvasına; dalın yeşiline; gülün yaprağına veda demek olduğunu ve hüzün yağmurlarının, son kırlangıcın terki diyar edişiyle başladığını söylemiş olmama merhum Bekir Coşkun üstadım adeta 02 Eylül 2018 tarihli yazısında nazire yapar gibi şöyle demişti: benim en çok dalından zamansız kopan şu yapraklara canım sıkılır... Toplayıp, dallarına tekrar koyasım gelir... Bu mevsimde, daha çok ağlıyor insan... Bahaneye bakıyor göz pınarları... Güz hüzün mevsimidir... Bu ayrılıklar bana göre değil...Elimde beyaz mendil... Ağlayanların peşlerinden koşup; "ağlamayın" deyip tüm ıslak gözleri silesim gelir..."

      Sevgili okurlar;
      2020 yılının Ağustos 14'ünde, yani "son kırlangıcın veda ettiği" o günlerde; yani hüzün mevsiminin ayak seslerinin duyulmaya başladığı bir zamanda "o son kırlangıç" misali "kanat çırparak" tüm sevdiklerinde asla doldurulamaz bir boşluk bırakarak veda eden CANIM OĞLUM Oktay'ımdan ayrı düştük... Güzün, gerçekten "hüzün mevsimi" olduğunu bizde bıraktığı derin hüznünden öğrendik!!..
      Güzün ve son kırlangıcın hüznünden gelen duygu yoğunluğunu, acılı baba olarak daha fazla taşıyamayacağımdan; ; bundan sonrasını dizelerin akışına bırakıyor; vakitsiz ayrılıkları çağrıştıran güz mevsiminin, bundan böyle hüzünlerle anılmamasını diliyorum...


      Geçti son kırlangıç, başım üstünde
      "Güz mevsimi senin olsun" der gibi
      Bir hüzün depreşti döşüm üstünde
      Acı verdi; aç kurt beni yer gibi
      *****
      Yeşil, sarı baktı tepeye, düze
      Yaprak gazel döktü, savruldu yüze
      Sordum, söylemedi hüzünlü güze
      Başımızda bir musibet var gibi
      *****
      Güz mevsimi Ağustos'u seçerken
      Fidanımın dallarını biçerken
      Son kırlangıç çok acele geçerken
      Anladık ki, durum Ahu zar gibi
      *****
      Temmuz sonu güze girdik bu sene
      Ağustos'ta tipi gördük bu sene
      Mihricana fidan verdik bu sene
      Bu hüzünle yaşamamız zor gibi
      *****
      Ah neyleyim, kuş yuvada yok şimdi
      Hüzün dersen, sinemizde ok şimdi
      Son vedanın gözyaşını dök şimdi
      Güz mevsimi, yakıp geçti kor gibi

      Ali DAL
      05.12.2020. Antakya/Hatay

      Sil
    17. Bana,"en riyakar insan tipi dendiğinde ne anlarsın" deseler, lafı fazla uzatmadan, şöyle derim:"en riyakar insan, dindar olmadığı halde, dindar görünen dincilerdir... İçten içten kinlendiğine, sevmiş görüntüsü vermeye çalışandır... Vatanı satacak derecede ihanet içinde olup, toplumda VATAN, MİLLET, SAKARYA hamaseti yapmaktan yüzü kızarmayandır...
      'Haysiyetli insan olma'dendiginde, paraya, servete bakacak derecede alçak davranandır..." Ali Dal 12.12.2020. Antakya/Hatay

      Sil
    18. Bıçağınızın keskin, eliniz hünerli olsa da yamuk karpuzdan düzgün dilim çıkaramazsınız... Ali Dal

      Sil
    19. Şüpheli abdestle secdeye kapanan imamın niyeti, lağımdan da pis kokar!!??..

      Sil
    20. MÜZİK, MAKAMI VE TEDAVİLERİ
      Sevgili okurlarım,
      Türk müziğinde belirli makamların çeşitli hastalıklara iyi geldiği, eskiden beri bilinen bir gerçektir.
      Mesela, spastik ve otistik hastalara Rxast makamının; ateşli hastalıklara İsfahan makamının; karaciğer ve kalp iltihaplarına Hüseyni makamının; bel ağrısı ve hipertansiyona Nihavent makamının iyi geldiği ileri sürülmektedir...
      Avusturya'da Mieding Klinik'te her yıl yaklaşık 1000 hastanın, Türk musikisi de dahil olmak üzere çeşitli müzikle şifa bulduğunu okumaktayız. Dahası, komadaki hastalara her gün 20-30 dakika müzik dinletilerek, pek çok hastalarda klinik olarak düzeltmelerin olduğu, hem de EEG sonuçlarında görüldü bilinir...
      Görülüyor ki, müzik insan sağlığında önemli bir etkendir. Hal böyle iken, yeterince müzikten istifade edebiliyor muyuz?
      Ama her ne olursa olsun, hayatın inişli çıkışlı yollarına rağmen, müziğin tarifsiz faydalarının olduğunu göz ardı etmemek gerekir... Yan etkisi olmayan müziği ruhun derinliklerinde duyup, her fırsatta yaşamla sentezinde buluşturmaya çalışmalıyız, diyerek sözü dizelere bırakıyorum...
      ****
      Hiddetin, küfürün narası değil...
      Bülbülün ötüşü haz versin bize...
      Ozandaki gözün karası değil...
      Sazını tutuşu haz versin bize...
      ****
      Of çekmek yerine, dinle türküyü...
      Uzaklara fırlat, gamı, korkuyu...
      Semah dön, halay çek, olma kör kuyu...
      Yüreğin atışı haz versin bize...
      ****
      Isfahan, Nihavend, Saba, Hüseyni...
      Nağme de buluştur, yürekle beyni...
      "Biz"de birleştirir, seninle beni...
      Meşke meşk katışı haz versin bize...
      ****
      Üşümesi başka (!!) titreyen özün...
      Ağlaması aşka (!!) ıslanan gözün...
      Dillerde can bulan saz ile sözün...
      Aşkı anlatışı haz versin bize...
      Ali Dal
      11.11.2005 Antakya/Hatay

      Sil
    21. DUZELTME: "Zenginliğin" başlıklı şiirin ilk kıtasının 3. mısrasinda sehven yazılı olan "Muhammet" kelimesinin"Muhannet" olarak dikkate alınmasıarz olunur.

      Sil
  3. SEVGİ DUA İLE ÖZDEŞ OLURSA...

    Sevgi dua ile özdeş olursa...
    Ezelden ebede vuslata erer...
    Rab'be sığınarak kimler saf dursa...
    Çabası boş çıkmaz, yol Rab'be gider...
    ****
    İnançta samimi olan baş tacı...
    Lisanda hoyratlık kahreden sancı...
    Ok gibi inciten sözdeki acı...
    Kabirde son bulmaz, ebedî sürer...
    ****
    Tabutlara sığmaz sevginin kendi...
    Aşkın kutsalları, soldurmaz rengi...
    Yıkılmaz oldukça sevenin bendi...
    Özü sağlam kalır, şap olmaz şeker...
    ****
    Yaratan, duayı çevirmez geri...
    Kapatmaz kapıyı, alır içeri...
    Üvey, öz ayırmaz "Hak" diyenleri...
    Ebedi el verir ve ihya eder...
    ****
    Zeval görmez, halis niyet taşıyan...
    Güzel bakıp, güzel görüp yaşayan...
    İskan arayana, en hoş aşiyan...
    Duadır, sevgidir; en yüce değer...
    ****
    Asıl azmaz, bal bozulmaz öz ise...
    Latif kalır, güzel gören göz ise...
    Adabıyla söylenmiş bir söz ise...
    İlelebet karşılanır muteber...
    ****
    Lütuftur bilene, sevgi ve saygı...
    Eğer ehlindeyse, edilmez kaygı...
    Sahip çıkılacak en güzel duygu...
    İnsanım diyenler, mutlaka sever...

    Ali DAL
    27.11.2020/Antakya/ Hatay


    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevgi, yan etkisi olmayan, her müşkülü çözen ve yarayı sargısız iyileştiren ilaçtır.O halde önce kendinden başlamak üzere sevmeye ne dersiniz?..

      Sil
    2. Kin ve öfke baldıran zehiri gibidir... İçeni öldürürken; İçireni de vicdan azabından öldürür!!.. Sevgiyi ve barışı esas alarak yaşamak, en güvenli ve en kaliteli yaşam şeklidir...

      Sil
    3. Hem ozan olup, hem de cinayet isleyeni gördünüz mü? Ben görmedim... Çünkü ozan yüreği, yaşamaya ve yaşatmaya ayarlı saat gibidir...

      Sil
    4. Tadı varsa yeter reis...
      Sata sata mal kalmadı...
      Ahvalimiz beter reis...
      Arı küstü, bal kalmadı...
      ****
      Bırak varı (?!) yok çürüdü...
      Susuzluktan kök çürüdü...
      Verilmemiş hak çürüdü...
      Yani çıkar yol çürüdü...
      ****
      Ballı söze (?!) Kandık önce...
      Kazık yedik kalın, ince.,.
      Son Umut da tükenince
      Omuz düştü, kol çürüdü...
      ****
      Neyin nesi bunca talan
      Sorgulanmaz çarpan, çalan...
      Hakikati kovdu yalan...
      Gerçek küstü, fal çürüdü...

      Ali DAL
      02.12.2020-Antakya/Hatay

      Sil
    5. KARANLIĞA KURŞUN SIKMA,
      BİR MUM YAK Kİ AYDINLANSIN...

      22-26 MAYIS "Hayırseverler Haftası" nedeniyle Hatay/Antakya'da tören esnasında dizelere döktüğüm duygulardan damlalar...

      KARANLIĞA KURŞUN SIKMA,
      BİR MUM YAK Kİ AYDINLANSIN...

      Kurşun sıkma karanlığa...
      Bir mum yak ki, aydınlansın...
      Işık saçan okul yap ki...
      Ebediyen anilasın...
      ****
      Geceyi kovsun gündüzler...
      Aydınlığa baksın gözler...
      Okul ile bütün yüzler...
      Güldürülsün; vah olmasın...
      ****
      Hayırsever eller ile...
      İlim sunan diller ile...
      A,B,C"li güller ile...
      Açsın gönül, hiç solmasın...
      ****
      Her kim paylaşmayı sever...
      Gönül menziline erer...
      Okul demek, ölmez eser...
      Bu değerler son bulmasın...
      ****
      İlim ile iz bırak ki...
      Baktığına güzel bak ki...
      Okulsuza okul yap ki...
      Fani ömür baki kalsın...
      ****
      Vatan bizden hizmet bekler...
      Okul yaptıran yürekler...
      Baktığını görecekler...
      Herkes bu gazdan pay alsın...
      Ali Dal

      Sil
  4. EZGİMİ DİNLEYEN, ÖYKÜMÜ DUYAN

    Ezgimi dinleyen, öykümü duyan...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    Gönül sayfasını doğru okuyan...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    ****
    Her kim insanlığı tutmuşsa önde...
    Nedameti olmaz bugünde, dünde...
    Çiğ tarafı kalmaz, pişer özünde...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    ****
    Hoşgören, öfkeyi kuşanıp gitmez...
    Anlayış gösterir, kırgınlık etmez...
    Can evinde mücevheri kirletmez...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    ****
    İnsan evladıysa, pak tutar özü...
    Hüzüne kaptırmaz, gülecek yüzü...
    Damıtarak söyler, cümleyi, sözü...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    ****
    Ahde vefasızlık, dipsiz bir kuyu...
    O sebepten (?!) asla içilmez suyu...
    Hüsnü halde ise kişinin huyu...
    Arınmış ruh ile sevgiye koşar...
    ****
    Kavganın olduğu yer çile çeker...
    Fesat bakan gözde fer çile çeker...
    Kul kusur işlese (?!) ser çile çeker..
    Arınmamış ruhla eğriye koşar...
    Ali Dal
    29.09.2020 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  5. İLAHİ BAKIŞ
    Taş beşikte uyur Oğlum...
    Yüreklerde büyür Oğlum...
    Derin özlemle kazınmış...
    Silinmeyen mühür Oğlum..
    ****
    Gönülden menzil almaya...
    Hak'la hakikat olmaya...
    Baki huzuru bulmaya...
    Yaratan'a yürür Oğlum...
    ****
    Durdursa da tüm zamanı...
    Mekan etse de Fizan'ı
    Boy atarken çift fidanı...
    Göz yumsa da görür Oğlum...
    ****
    Edilse de (!!!) pare pare...
    Geç kalsa da (?!) derde çare...
    Konulsa da toprak yere...
    Sanmayın ki çürür Oğlum...
    ****
    Ve ondaki aydınlık yüz...
    İncitmezdi dediği söz...
    Dargınlığı duysa bir kez...
    Defalarca ölür Oğlum...
    ****
    Sır saklıydı son göçünde...
    Gitti dönülmez biçimde...
    Tükenen ömür içinde...
    Tükenmeyen ömür Oğlum...

    Ali Dal
    13.11.2020/ Antakya-Hatay

    YanıtlaSil
  6. Keman kaşlım, karagözlüm Oktay'ım...
    Yokluğun sığmıyor özüme benim...
    Yüreğim yanıyor (!!) kendim şoktayım..
    Yaşam çirkinleşti, gözüme benim...
    ****
    Bir türlü sönmüyor, ateştir yerim...
    Gecem, gündüzüm yok, feryat ederim...
    Vurgun yemiş balıktan da beterim...
    Dilim tat vermiyor sözüme benim...
    ****
    Sana olan hasret, Fizan'ı aştı...
    Oktay'ım acınla tebdilim şaştı...
    Nefes alıp vermem, manasızlaştı...
    Ezrail çökmeli göğsüme benim...
    ****
    İsterse ilkbahar açmadan solsun...
    İsterse süremiz bugünden dolsun...
    Oktay'sız bu dünya al sizin olsun...
    Karakış yerleşti yüzüme benim...

    Yürek yangını baba
    Ali Dal
    31.10.2020/Elbistan

    YanıtlaSil
  7. Acılar'da "ağrı dağ'ım"...
    Parelendi yürek bağım...
    Sensiz zannetme ki, sağım...
    Sanki bin yıllık cesedim...
    ****
    Ağustos'um benzer kışa...
    Dolu ve kar yağar başa...
    Buz kesildim, döndüm taşa...
    Sanki bin yıllık cesedim...
    ****
    Canım oğlum, budur halim...
    Düştü yana iki kolum...
    Velhasılı sensiz oğlum...
    Sanki bin yıllık cesedim...
    ****
    Saç ağarmış, beniz solmuş...
    Musallası tarih olmuş...
    Yani baban çoktan ölmüş...
    Sanki bin yıllık cesedim...
    Ali Dal
    08.09.2020/ Ankara


    YanıtlaSil
  8. Halimiz hal değil, millet feryat da...
    Kurduğun düzeni, dipten bozdular...
    Kimse tat almıyor, artık hayatta...
    Milli ne var ise, hepten bozdular...
    *****
    Dolmuyor bir türlü (?!) harami cebi...
    İstismar edilir, veli ve Nebi...
    Adeta Tanrıyı öteler (?!) gibi...
    Mescidi, mihrabı toptan bozdular...
    *****
    Yani, güzel ATAM, işin özeti...
    Hasım görmekteler Cumhuriyeti...
    Erdemli olmayı, halis niyeti...
    Kalpten gelenleri lebden bozdular...
    *****
    Kibirle, sarayda saltanat kurup...
    Millete "tepeden bakarca" durup...
    Cehaletten beslenirken kudurup...
    Milli dokumuzu, cebren bozdular...

    Ali Dal
    29 Ekim 2020/ Elbistan

    YanıtlaSil
  9. Sevgi denen derin duygu...
    Üç beş günde buharlaşmaz...
    O sevgide şüphe yoksa...
    Unutulmaz, asla şaşmaz...
    ****
    İçten sevgi zeytin dalı...
    Öne çıkmaz dünya malı...
    Başa gelse ölüm halı...
    O yürekten aralaşmaz...
    ****
    Etrafını ateş sarsa...
    Münafıklar tuzak kursa...
    O sevgide vefa varsa...
    Zerrece inkar bulaşmaz...
    ****
    Ahde vefasıyla kalan...
    Sadakatte anlam bulan...
    Pusulası sevgi olan...
    Kördüğüm olup dolaşmak...
    Ali Dal
    02.09.2020/Ankara

    YanıtlaSil
  10. VETERİNER HEKİM OKTAY DAL'l TARİFİMDİR

    Canlıyı severdi, candan ötürü...
    Nefsine yenikle işi olmazdı...
    Damarı korurdu, kandan ötürü...
    Harama bulaşmış aşı olmazdı...
    ****
    Hayvana insanca bakışı vardı...
    Çareye yürekten akışı vardı...
    Sevgiyi anlatan nakışı vardı...
    Gerçeğe bakarken şaşı olmazdı...
    ****
    Soyadı "Dal" idi, Oktay'dı adı...
    Her nereye baksa, berrak bakardı...
    İşinde ne of der, ne de bıkardı...
    Öfkeyle çatılmış kaşı olmazdı...
    ****
    Olmazdı işinde, çürük ve hile
    İnciten heceyi, koymazdı dile
    Kendisine kemlik güdülse bile
    Kimseye atacak taşı olmazdı..
    ****
    Öyküsü böyleydi, yaşamı boyu...
    Öyle içtendi ki, duruşu, huyu...
    Kabrinde ışıklar içinde uyu...
    Zemheride dahi kışı olmazdı...
    ****
    Şimdilik sözümü kestim burada...
    Ama hep olacak dilim duada
    Lokman gibi idi, derde deva da...
    Derman geciktiren kişi olmazdı...
    Ali Dal
    30 Ağustos 2020-Ankara




    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her hâliyle güzelliği, iyiliği ve makbul insan olmayı en huzurlu bir şekilde yansıtan oğlum Oktay'ıma her geçen gün hasretligim artmakta... Allah'ım hiç kimseye evlat acısı yaşatmasın...Amin..

      Sil
    2. OSMANLI BENİM GEÇMİŞİM OLAMAZ; ÇÜNKÜ...
      Sevgili okurlarım,
      Aklı, ilmi, vicdanı, hakkı ve hakkaniyetli esas alan dinimiz İslm, mealen " Bir cana kıyan bütün insanlığa kıymış olur" diyerek bilhassa yaşam hakkını öncelemiştir...
      Hal böyle iken, aşağıda naklettiğim, 623 yıllık Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Ertuğrul'dan sonra Kayı Aşiretinin başına geçen Osman Bey'in, kendisine rakip gördüğü 90 yaşındaki amcası Dündar Bey'i okla öldürerek başlattığı "öldürme ve öldürtme işi" nin ara vermeden sürüp giden bir anlayış, bir geçmiş asla benim geçmişim olamaz!!.. Olmamalı!!..
      Osmanlı da "Öldürme ve öldürtme işinin" seyrine bir bakar mısınız??!!..
      1- Üçüncü Murat'ın yerine, padişah olan Üçüncü Mehmet tahta çıkar çıkmaz erkek kardeşlerinin 19 dokuzunu boğdurtuyor!!.. Ayrıca, boğdurttuğu şehza budelerden hamile kalmış 7 cariyeyi denize attırırken, 16 yaşındaki büyük oğlu Şehzade Mahmud'u da boğdurtarak ortadan kaldırtıyor!!..
      2- 1492-1494'de İkinci Beyazıt, kardeşi Cem'in öldürülmesi için Papa'ya ve Fransa kralına rüşvet vermiştir?!.
      3-1299,'dan1922 yılına kadar 45. Veziri azamın kılıçla kellesi uçuruluyor!!..
      Kılıçla kellesi giden vezirlerin sayısı ise belli değil?!..
      4- Osmanlı Devleti'nde Padişahın emriyle kelleleri kılıçla uçurulan şeyhülislâmlar;
      Ahizade Hüseyin Efendi, Dördüncü Murat zamanında...
      Hocazade Mes'ud Efendi, Dördüncü Mehmet zamanında...
      Feyzullah Efendi, Üçüncü Ahmed zamanında... yaşamdan koparılmıştır!!??..
      Sevgili okurlarım,
      Böylesine ihtirasın, entrikanın, acımasızlığın, katliamın ve böylesine kan dökülmenin ara vermediği bir geçmişe "Benim geçmişim" denilebilir mi?!.
      "Osmanlı benim geçmişim olamaz!!" derken, taht hırsı uğruna 6 asır boyunca, "IŞİD vari kılıçla kelle koparmış, asmış, zehirlemiş, yakmış, göz oymuş, boğmuş bir imparatorluğun asla sahiplenilemeyeceğini vurgulamak istedim....
      Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi münasebetiyle, 24 Temmuz 2020'de cuma namazı öncesi Diyanet İşleri Başkanı'nın hutbeye kılıçla çıkmış olması ve Gazi Mustafa Kemal Paşayı ve silah arkadaşlarını rahmetle anması beklenirken; lanetle yadedip, tarihin özünü tahrif eyleyerek cümle kurması; aydınlık geleceğe vurgu yapmaktan ziyade, İslamiyet adına (?!) kılıçla kelle kesen IŞİD'in icraatını ve 6 asırlık Osmanlı döneminin kanlı taht katliamlarını anımsatmıştır:))?!
      Hulâsa, ne tarihi bilerek saptıran ve dini siyasete bu denli alet edebilen bir Diyanet İşleri Başkanı benim başkanım; ne de taht hırsı uğruna kıyımlarda bulunmasıyla tarihe geçen Osmanlı benim geçmişim asla olamaz!!.. Vesselam..
      ******
      Cana kıymak yoktur erkanımızda...
      İncitenden, can alandan uzağız...
      Hakikat hakimdir her anımızda...
      İşi riya olanlardan uzağız...
      ****
      Bilgiyi kirleten, dini kirleten
      Bugünü kirleten, dünü kirleten
      Geceyi överken, günü kirleten
      Ortaçağ'da kalanlardan uzağız...
      ****
      Kindarlık, hindarlık özü kirletir...
      Manasız bakışlar, gözü kirletir...
      Söylenen yalanlar, sözü kirletir...
      Nefse yenik "yılanlardan' uzağız...
      ****
      Beytulmalı, kendi keyfine saçan...
      İnsanlıktan çıkıp, tiranlık seçen...
      Ettiği zulümle tarihe geçen...
      Belasını bulanlardan uzağız...

      Ali Dal
      02.08.2020- Ankara

      Sil
  11. VETERİNER HEKİM OKTAY DAL'l TARİFİMDİR

    Canlıyı severdi, candan ötürü...
    Nefsine yenikle işi olmazdı...
    Damarı korurdu, kandan ötürü...
    Harama bulaşmış aşı olmazdı...
    ****
    Hayvana insanca bakışı vardı...
    Çareye yürekten akışı vardı...
    Sevgiyi anlatan nakışı vardı...
    Gerçeğe bakarken şaşı olmazdı...
    ****
    Soyadı "Dal" idi, Oktay'dı adı...
    Her nereye baksa, berrak bakardı...
    İşinde ne of der, ne de bıkardı...
    Öfkeyle çatılmış kaşı olmazdı...
    ****
    Olmazdı işinde, çürük ve hile
    İnciten heceyi, koymazdı dile
    Kendisine kemlik güdülse bile
    Kimseye atacak taşı olmazdı..
    ****
    Öyküsü böyleydi, yaşamı boyu...
    Öyle içtendi ki, duruşu, huyu...
    Kabrinde ışıklar içinde uyu...
    Zemheride dahi kışı olmazdı...
    ****
    Şimdilik sözümü kestim burada...
    Ama hep olacak dilim duada
    Lokman gibi idi, derde deva da...
    Derman geciktiren kişi olmazdı...
    Ali Dal
    30 Ağustos 2020-Ankara




    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Antakya Esnaf ve San. Kredi ve Kefalet Sayın Sabit Teksöz ile birlikte yaptığımız ziyaret sonrası kaleme aldığım dörtlüklerim...

      DİNLEMEM LAFI GUZAFI...

      Lafı güzaf ile yürümez işler...
      Hünerde gördüğüm el baş üstüne...
      Doğruya götürmez, eğri gidişler...
      Vuslata erdiren yol baş üstüne...
      *****
      Tarihten, kültürden dem vurmak ile...
      Tutulmaz sözleri savurmak ile...
      Netice alınmaz, boş durmak ile...
      Aynası iş olan kul baş üstüne...
      *****
      Kendini bilmeyen, bilmez devleti...
      Tembel bahçıvanın, dolmaz sepeti...
      Çürük malın sağlam olmaz seneti...
      Emeği yansıtan mal baş üstüne...
      *****
      Emeksiz ve tersiz, bal akmaz gökten...
      Bilmezsen, sorunlar çözülmez kökten...
      Ülkeye hizmette, kaçılmaz yükten...
      Bir ömür taşırım, şal baş üstüne...
      *****
      Vakit geçiremem, boş alkış ile...
      Gözleri yoramam, boş bakış ile...
      Kilim mana bulur, hoş nakış ile...
      Meyveler uzatan dil baş üstüne...
      *****
      İşler ehlindeyse, amenna hay hay...
      Edilen emanet, asla olmaz zay...
      Ehlinde olmayan işlere vay vay...
      Gir ağla, çık ağla, kül baş üstüne...

      Ali Dal
      29.07.2004-- Antakya/Hatay

      Sil
    2. Bir ülkede, şairler, yazarlar, çizerler, sanatçılar, düşünürler ve öngörülerini yitirmeyen insanlar, yazmamaz, söyleyemez, konuşamaz olmuşlarda, o ülkenin, demokrasiden bahsetmesi, inandırıcı olmaz!!.. Zira, diktatörlüğü çağrıştıran monarşi başlamış demektir...

      Sil
  12. VETERİNER HEKİM OKTAY DAL'l TARİFİMDİR

    Canlıyı severdi, candan ötürü...
    Nefsine yenikle işi olmazdı...
    Damarı korurdu, kandan ötürü...
    Harama bulaşmış aşı olmazdı...
    ****
    Hayvana insanca bakışı vardı...
    Çareye yürekten akışı vardı...
    Sevgiyi anlatan nakışı vardı...
    Gerçeğe bakarken şaşı olmazdı...
    ****
    Soyadı "Dal" idi, Oktay'dı adı...
    Her nereye baksa, berrak bakardı...
    İşinde ne of der, ne de bıkardı...
    Öfkeyle çatılmış kaşı olmazdı...
    ****
    Olmazdı işinde, çürük ve hile
    İnciten heceyi, koymazdı dile
    Kendisine kemlik güdülse bile
    Kimseye atacak taşı olmazdı..
    ****
    Öyküsü böyleydi, yaşamı boyu...
    Öyle içtendi ki, duruşu, huyu...
    Kabrinde ışıklar içinde uyu...
    Zemheride dahi kışı olmazdı...
    ****
    Şimdilik sözümü kestim burada...
    Ama hep olacak dilim duada
    Lokman gibi idi, derde deva da...
    Derman geciktiren kişi olmazdı...
    Ali Dal
    30 Ağustos 2020-Ankara




    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. KİBİR

      İflah eylemeyen derttir, marazdır...
      İnsanı içerden çürüten kibir...
      Tiksindiren duruş, müzmin arazdır...
      Leş gibi yerlerde sürüten kibir...
      *****
      Tiksindiren, temizlenmez kır gibi...
      İnsan boğazlayıp, çiğ çiğ yer gibi...
      "Şu dağları ben yarattım" der gibi...
      İblis'le el ele yürüten kibir...
      *****
      Gönül yaylasını, kızgın çöl eyler...
      Tevazu geçmemiş, ıssız yol eyler...
      Adeta postuna sığmaz kul eyler...
      İnsanın kanını kurutan kibir...
      *****
      Dost elinde burcu lokması varken...
      Berrak pınar olup akması varken...
      Güneş gibi sıcak bakması varken...
      Sevginin ufkunu karartan kibir...

      Ali Dal
      02.12.2020- Antakya/HATAY

      Sil
  13. VETERİNER HEKİM OKTAY DAL'l TARİFİMDİR

    Canlıyı severdi, candan ötürü...
    Nefsine yenikle işi olmazdı...
    Damarı korurdu, kandan ötürü...
    Harama bulaşmış aşı olmazdı...
    ****
    Hayvana insanca bakışı vardı...
    Çareye yürekten akışı vardı...
    Sevgiyi anlatan nakışı vardı...
    Gerçeğe bakarken şaşı olmazdı...
    ****
    Soyadı "Dal" idi, Oktay'dı adı...
    Her nereye baksa, berrak bakardı...
    İşinde ne of der, ne de bıkardı...
    Öfkeyle çatılmış kaşı olmazdı...
    ****
    Olmazdı işinde, çürük ve hile
    İnciten heceyi, koymazdı dile
    Kendisine kemlik güdülse bile
    Kimseye atacak taşı olmazdı..
    ****
    Öyküsü böyleydi, yaşamı boyu...
    Öyle içtendi ki, duruşu, huyu...
    Kabrinde ışıklar içinde uyu...
    Zemheride dahi kışı olmazdı...
    ****
    Şimdilik sözümü kestim burada...
    Ama hep olacak dilim duada
    Lokman gibi idi, derde deva da...
    Derman geciktiren kişi olmazdı...
    Ali Dal
    30 Ağustos 2020-Ankara




    YanıtlaSil
  14. Kırk gün çalkalasan, yavan yoğurdu...
    Neticede fındık kadar yağ çıkmaz...
    Çoban tutarsanız sürüye kurdu...
    O sürü akşama zinhar sağ çıkmaz...
    ******
    Saplanıp kalmışsa bir yere kişi...
    Deliyi güldürür, yaptığı işi...
    Sağ duyu taşımaz gidiş gelişi...
    Can çıkmış olsa da yine huy çıkmaz...
    ******
    Gerçeği gizlersen köşe bucaga....
    Gün gelir hop diye düşer kucağa...
    Altın çaydanlıkla koysan ocağa...
    Söğüt yaprağından demli çay çıkmaz...
    ******
    Kemik taze kalmaz, kokmuşsa deri...
    Çeşmeler doldurmaz delik kevgiri...
    Sarayda doğurtsan melez beygiri...
    Aslından dolayı, soylu tay çıkmaz...

    Ali Dal 28.12.2020- Antakya/ Hatay

    YanıtlaSil
  15. Tadı varsa yeter reis...
    Sata sata mal kalmadı...
    Ahvalimiz beter reis...
    Arı küstü, bal kalmadı...
    ****
    Bırak varı (?!) yok çürüdü...
    Susuzluktan kök çürüdü...
    Verilmemiş hak çürüdü...
    Yani çıkar yol çürüdü...
    ****
    Ballı söze (?!) Kandık önce...
    Kazık yedik kalın, ince.,.
    Son Umut da tükenince
    Omuz düştü, kol çürüdü...
    ****
    Neyin nesi bunca talan
    Sorgulanmaz çarpan, çalan...
    Hakikati kovdu yalan...
    Gerçek küstü, fal çürüdü...

    Ali DAL
    02.12.2020-Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  16. İki fidanını büyütemeden
    Bırakıp gitmenin sırası mıydı
    Neden yağız yavrum ayrılık neden
    Yuva terk etmenin sırası mıydı
    ****
    Anılara bakıp, maziyi anmak
    Reva mı resmine bakıp avunmak
    Sensizlik narıyla göyünüp yanmak
    Gün gibi batmanın sırası mıydı

    YanıtlaSil
  17. KİBİR

    İflah eylemeyen derttir, marazdır...
    İnsanı içerden çürüten kibir...
    Tiksindiren duruş, müzmin arazdır...
    Leş gibi yerlerde sürüten kibir...
    *****
    Tiksindiren, temizlenmez kır gibi...
    İnsan boğazlayıp, çiğ çiğ yer gibi...
    "Şu dağları ben yarattım" der gibi...
    İblis'le el ele yürüten kibir...
    *****
    Gönül yaylasını, kızgın çöl eyler...
    Tevazu geçmemiş, ıssız yol eyler...
    Adeta postuna sığmaz kul eyler...
    İnsanın kanını kurutan kibir...
    *****
    Dost elinde burcu lokması varken...
    Berrak pınar olup akması varken...
    Güneş gibi sıcak bakması varken...
    Sevginin ufkunu karartan kibir...

    Ali Dal
    02.12.2020- Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  18. KİBİR

    İflah eylemeyen derttir, marazdır...
    İnsanı içerden çürüten kibir...
    Tiksindiren duruş, müzmin arazdır...
    Leş gibi yerlerde sürüten kibir...
    *****
    Tiksindiren, temizlenmez kır gibi...
    İnsan boğazlayıp, çiğ çiğ yer gibi...
    "Şu dağları ben yarattım" der gibi...
    İblis'le el ele yürüten kibir...
    *****
    Gönül yaylasını, kızgın çöl eyler...
    Tevazu geçmemiş, ıssız yol eyler...
    Adeta postuna sığmaz kul eyler...
    İnsanın kanını kurutan kibir...
    *****
    Dost elinde burcu kokması varken...
    Berrak pınar olup akması varken...
    Güneş gibi sıcak bakması varken...
    Sevginin ufkunu karartan kibir...

    Ali Dal
    02.12.2020- Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  19. Tadı varsa yeter reis...
    Sata sata mal kalmadı...
    Ahvalimiz beter reis...
    Arı küstü, bal kalmadı...
    ****
    Bırak varı (?!) yok çürüdü...
    Susuzluktan kök çürüdü...
    Verilmemiş hak çürüdü...
    Yani çıkar yol kalmadı...
    ****
    Ballı söze (?!) kandık önce...
    Kazık yedik kalın, ince.,.
    Son Umut da tükenince
    Oturacak çul kalmadı...
    ****
    Neyin nesi bunca talan
    Sorgulanmaz çarpan, çalan...
    Hakikati kovdu yalan...
    Konuşacak dil kalmadı...

    Ali DAL
    02.12.2020-Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  20. İSLAMİYET'TE KİBRİN, HIRSIN VE HASETİN YERİ...
    Sevgili okurlarım,
    Sosyal medyada "Son dakika!" olarak verilen ve "İmamoğlu'na yetki darbesi!.. Istanbul Boğazı Erdoğan'a bağlandı!!" başlıklı Hırs ve haset kokan haberi okuduğumda, "İslam'ın şartı beş; altıncısı haddini bilmektir." özdeyişini hatırladım.... Ve kendimi; "zaptedilmez hırsın ve hasetin önlenemez doyumsuzluğu" demekten alamadım:))!?..
    Kanaatli olmayı ve hakkaniyeti savunmuş görünüp (?!) Hırsı, haseti ve şüpheli abdestle dolaşıp, mümin görüntüsü verenlere, Kur-an-ı Kerim'in lgili ayeti, hadisi ve içtihadiyla cevaplayalım...
    Sevgili Peygamberimiz (sav):"bütün günahların kaynağının kibir, hırs ve haset olduğunu ve hırslı ve hasetli kalp, Allah yoluna temayüz ettirilemez" buyurur... Bu husus; (er-Ra'd.28) Ayeti kerimede ise; "İyi bilin ki; gönüller ancak Allah'ın zikri ile huzur bulur. Yani, Allah'ı idrak etmenin kalpte şuur haline gelmesiyle olur." Cümlesiyle açıklanır.
    Yine Peygamberimizin; (Müslim, imaret 130, 131/1891) " Bir kulun kalbinde iman ile haset bir araya gelmez... Üç şey vardır ki; bütün günahların kaynağıdır; bunlardan muhakkak sakınınız! Bilinmelidir ki; Kibir: İblis-i Ademi secde etmemeye sevk eden şeydir...
    HIRS: Adem'i cennetteki yasak ağaçtan yemeye sevk eden şeydir.
    HASED; Adem (as) ın iki oğlunun birbiriyle kavga edip (Kabil'in), kardeşi Habil'i öldürmesine sebep olan şeydir. Haset etmekten sakının.Zira hased, ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi yer bitirir." uyarısı yapar!..
    Şimdi dönelim günümüze...
    Söyler misiniz Allah aşkına!
    Milletin iradesini yansıtan Gazi Meclis'in içini boşaltacak şekilde operasyonlara girişip; ülke için alınacak kararları bir kişinin irade-i cuziyesine terk etmekten zerre rahatsızlık duymayan...
    Demokrasinin omurgasını oluşturan güçler ayrılığını ortadan kaldırıp; "kaçak külliye" de şahsına münhasır (?!) yönetim oluşturarak ülke yönetmekte direnen...
    Dahası, 6 asır hüküm süren Osmanlı'nın saray depdebesi de aşan (?!) akıl almaz ısrafları "ben merkezli hırsla" sürdüren ve beytulmali tükenme noktasına getiren...
    Çevresinde, yanlışa, eksiğe alkış tutan şakşakçılardan kendilerine bir dünya oluşturan...
    Özet olarak; yetki zehirlenmesiyle (?!) kibre, hırsa ve hasede bulanıp; telafisi mümkün olmayan hatalar yapmayı sürdüren...
    Ülkeye faydası veya zararı üzerine kafa yormaksızın adeta akşam aklına getirip sabahleyin uygulamaya koymayı iş edinen Erdoğan' nın; bu defa da Istanbul Boğazı'nın
    idaresine "el koyduğunu" okuyunca; "kibrin, hırsın ve hasetin İslamiyet'te yeri" başlığı çağrışım yapıverdi...
    Akp'nin; Yerel Seçimlerde İstanbul'da üst üste almış olduğu yenilginin, Erdoğan'da bu denli hırs ve hasete dönüşmesi hayra alamet
    değil gibi?!... Bu ne öfke, bu ne hırs ve bjlhassa ne bu doyumsuzluk?!..
    Sayın Erdoğan; başı yastığa koyduğunda, bir kez olsun; "Ben ne yapıyorum?.. Kendine gel ve artık 'ben' demekten vazgeç ve 'aha geldim 66 yaşıma...Bu dünyada kimler geldi, kimler geçti...' diyerek doğrul ve fâni olduğunu unutma!..' deyiverse ne kaybeder ki?!..
    Eğer, bu muhakemeyi hâlen yapamıyorsanız; oldu olacak "Çanakkale Boğazı'nın yetkilerini de" vatandaş Ali olarak (?!) size ben devrediyorum; NOKTA...

    DOYUMSUZLUĞA....

    Bu fani dünyanın otur postuna
    Sultan Süleyman'ı salıver gitsin
    Kapıları Azrail'in üstüne
    Kilitleyip (?!) baki kalıver gitsin

    Söyle, bu dünyada kim çaktı kazık
    Azrail "gel" eyler, bitince azık
    Eğer ferasetin varsa birazcık
    Başkasının olan(?!) malı ver gitsin

    Ne de olsa sual soran yok (?!) size
    Sesi çıkanları getirdin dize
    Edindiğin servet az geldi ise
    Aynı "Bismillah'la" yoluver gitsin

    Hırs, haset ve kibir marazdır bence
    Bunlardan kurtulmak evladır önce
    Ne varsa söyledik, inceden ince
    Anlamaz olana gülüver gitsin
    Ali DAL
    05.12.2020-Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  21. KİME NELER DEDİN, KİMDEN NE DUYDUN

    Kime neler dedin, kimden ne duydun
    Tartıya koymamak kula zarardır
    Belki de hırsına sen önce uydun
    Tek yanlı yorumlar dile zarardır
    *****
    İyilik getirmez husumet gütmek
    Eksik bilgi ile hüküm yürütmek
    Önyargı yüklenip ayak sürütmek
    Yolcuya zarardır; yola zarardır
    *****
    Hırsın attığı ok gözü kör eder
    Zehirli dil, kolayı da zor eder
    Ehli kâmil dost gönlünde yer eder
    Bülbülün küsmesi güle zarardır
    *****
    Birlikte tat verir, bal ile arı
    Sevdikçe kök salar gönül çınarı
    Bulanırsa eğer barış pınarı
    Ulaştığı ırmak göle zarardır
    *****
    Tevazu olmazsa uç verir haset
    Önce sahibine hayretmez fesat
    Dilin dönüşünde yoksa feraset
    Ham söz, ele, dile, bele zarardır
    *****
    Kul kindarsa, yüreğinde yük taşır
    Bu yük ile ancak, bitkin dolaşır
    Sanmayın ki menziline ulaşır
    Toz, duman çıkarmak yele zarardır
    Ali Dal
    07.12.2020 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  22. KÖR KUYUYA TAŞ ATMAK....

    Sevgili okurlarım,
    Derviş Yunus'a olan muhabbetim, onun bilhassa sağken nefsini öldürüp, Hakk'a teslim olmasından ve sevdasını Yaratan'ın sevdasıyla buluşturmasındandır
    .
    "Aşkın aldı benden beni
    Bana seni gerek seni
    Ben yanarım dünü günü
    Bana seni gerek seni"

    diyen "KOCA YUNUS";
    yüreğindeki cevheri ve samimi sevgisini az ve öz sözlerle ifade eden nadir canlarımızdandır.
    Benim de çok defa davet edildiğim ve çalışmalarımla katkı sunmak üzere hazır bulunduğum "Eskişehir 04 Mayıs/06 Mayıs Eskişehir Uluslararası Yunus Emre Kültür Etkinlikleri" nin odağında "sevgi, hoşgörü, paylaşım, barış, Allah Aşkı, insana değer" gibi
    konular işlenir. Şimdiye değin yapmış olduğum "Derviş Yunus çalışmalarım"dan esinlenerek, vücuda getirdiğim eserlerde bilhassa insanî erdemler üzerinde yoğunlaşmış olmam tesadüfi değildir. Hele de günümüzde en çok ihtiyacını hissettiğimiz bu değerlerden o kadar uzaklaşıldı ki, yaratılan boşluğun sevgi, barış, kardeşlik, hoşgörü gibi erdemlerin dışında hiç bir şeyin doldurmayacağı dahi fark edilemez hale gelindi... Yazık, çok yazık!!..
    Aşağıdaki dizeleri de bu duygularla vücuda getirmeye çalıştım...Dilerim, bu hususta, kendilerini tez elden sigaya çeken olur ve şu kısacık ömrü kör inada ve zalim hasede feda edilmez...
    Gerisini dizelere bırakıyorum...

    KİME NELER DEDİN, KİMDEN NE DUYDUN

    Kime neler dedin, kimden ne duydun
    Tartıya koymamak kula zarardır
    Belki de hırsına sen önce uydun
    Tek yanlı yorumlar dile zarardır
    *****
    İyilik getirmez husumet gütmek
    Eksik bilgi ile hüküm yürütmek
    Önyargı yüklenip ayak sürütmek
    Yolcuya zarardır; yola zarardır
    *****
    Hırsın attığı ok gözü kör eder
    Zehirli dil, kolayı da zor eder
    Ehli kâmil dost gönlünde yer eder
    Bülbülün küsmesi güle zarardır
    *****
    Birlikte tat verir, bal ile arı
    Sevdikçe kök salar gönül çınarı
    Bulanırsa eğer barış pınarı
    Ulaştığı ırmak göle zarardır
    *****
    Tevazu olmazsa uç verir haset
    Önce sahibine hayretmez fesat
    Dilin dönüşünde yoksa feraset
    Ham söz, ele, dile, bele zarardır
    *****
    Kul kindarsa, yüreğinde yük taşır
    Bu yük ile ancak, bitkin dolaşır
    Sanmayın ki menziline ulaşır
    Toz, duman çıkarmak yele zarardır
    Ali Dal
    07.12.2020 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  23. APTAL OLAN MİLLET DEĞİL!!..
    Sevgili okurlarım;
    Kendisini tüketmiş bir imparatorluğun savrulan küllerinde, bu milletli Kuvayı milliye ruhunda bulusturan Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Cumhuriyet Türkiye'sini inşa ve ilan ederken, Türk milletinin, "zeki, çalışkan, azimli, kararlı " olduğunu belirtmekle birlikte "Gençliğe Hitabesi" nde, "dahili ve harici bedhahlara karşı uyanık olunmasını ve zımnen de olsa "bu millete kimsenin gafil diyemeyeceğini" bir asır önceden vurgulamıştır.
    Gelelim 2020'li Türkiye gündemine...
    Yığılmış sorunları irdeleyerek ülkenin "pikte mi, yoksa dipte mi" olduğuna birlikte cevap arayalım...
    • 2003 yılında memur, maaşıyla 20 çeyrek altın alırken, 2020'de 6 çeyrek altına; 2003'de bir işçinin, asgarî ücretiyle alabildiği 9 çeyrek altın, 2020'de 3 çeyrek altına gerilemiştir... Buna göre, "pikte mi, yoksa dipte" miyiz?!..
    • 2003'te, 131 TL. olan Cumhuriyet altını; 2020 de 3194 TL. ye yükselmiştir... Buna göre, "pikte mi, yoksa dipte" miyiz?!..
    • 2003 yılında ülkenin işsiz sayısı 2.5 milyonken, 2020'de yuvarlak hesap; 16 milyonu aşmıştır...Buna göre, sizce de; "pik mi, yoksa dipte" miyiz?!..
    • 2003 yılında, 1 dolar 1.6 TL. idi; 2020 yılında ise 7.8 TL.yi aştığına göre; ülke olarak; "pikte mi, yoksa dipte" miyiz?!..
    • 2003 yılından bu yana, iktidarını sürdüren Erdoğan'ın; bir gün önce; "ekonomi pik yapıyor" deyip, ertesi gün; "ülkede sıkıntı var, acı reçeteyi vereceğiz" dediğine göre; "pikte mi, yoksa dipte" miyiz?!..
    • Her fırsatta; "Bu ülkenin, demokratik, laik, sosyal ve hukuk devleti" olduğunu söyleyen Erdoğan, ertesi gün; "hukukta reform yapacağız" diyebildiğine göre, ülkemiz hukuk alanında; "pikte midir, yoksa dipte" midir?!..
    •Türkiye'de; 100'ü aşkın, gazeteci, yazar, bilim adamı, öğretmen ve sanatçının fikir beyanından dolayı cezaevinde tutsak edilmişken, Erdoğan'ın, "Türkiye'de fikir özgürlüğü var" diyebildiğine (?!) göre sizce de; "pikte miyiz, yoksa dipte" miyiz?!..
    • Ülkemizi10 aydır kasıp kavuran "COVİD- 19 PANDEMİSİ"; sağlık ordusu başta olmak üzere; çiftçisini, esnafını; işsizini, işçisini; emeklisini, sanayicisini, memurunu, öğretmenini, simitçisini, yani "iktidarca beslenen 5 tuzu kuru" haricinde bütün milleti ekonomik ve sosyal bakımdan çöküntüye uğratmış olması karşısında, sosyal devlet görevini yerine getiremeyen, hatta 5 maskeyi dahi dağıtmada yetersiz kalan AKP TEK KİŞİLİK SARAY HÜKÜMETİ'nin, hazinedeki 40 milyar TL.lik ihtiyat akçesini de sıfırlamasını (?!) da dikkate alırsak sizce "pikte miyiz, yoksa dipte miyiz?!"
    • Bunca ekonomik sıkıntılar içine düşen ülkemizin, derin ekonomik krizine rağmen; "sıkıntı çeken ülkelere bütçe desteği vermeye çalışıyoruz" diyen Erdoğan'ın; farkına varmadan ""yılın karamizahi" na da imzasını atmış oldu:))??!!..
    Erdoğan'a; "ekonomik yardım yapacağınız ülkeler arasında Türkiye de var mı??!!" desek; 'Devletle alay etmek ve devlet sırrını ifşa eylemekten dava açtıracağını adım gibi biliyorum:))??!!..
    Doğrudan veyahut dolaylı; halkın aptal yerine konulması, asla affedilemez, zira bu millet aptal olmadığını, daima göstermiştir!!.. Vesselam...
    *****

    Halkı ile halk olmayan hakanın
    Söylemi, eylemi, dili yalandır
    Hamasetle oturupta kalkanın
    Kökü, bedeni ve dalı yalandır
    ****
    Haramın yeri yok, inançlı kuldan
    Nefsi arınmıştır, paradan, puldan
    Güvenilmez hale gelmişse sultan
    Sarayı, serveti, malı yalandır
    ****
    Bir sebebi vardır, eyvahın, ahın
    Doğmasın güneşi, mimli sabahın
    Her hali, ahvali şüpheli şahın
    Yokuşu yalandır, yolu yalandır
    ****
    Yalanları hakikate yeğ tutan
    Olsa da nafile (?!) Süleyman Sultan
    İster oradan bak, isterse nurdan
    Aldatmanın sağı, solu yalandır

    Ali Dal
    10.12.2020- Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  24. ZEYTİNYAĞI DİBE DÜŞTÜ:))!!??..

    Sevgili okurlarım,
    "Zeytinyağı gibi üste çıkmak" deyimi ömrünü tamamlamış görünüyor;))!!??.. Şimdi diyeceklerimden yola çıkarak; "zeytinyağının halen üstte mi, yoksa dibe mi düştüğüne" kendiniz karar verin....
    "15 Temmuz 2016'ya kadar, her eylemi "hizmet ve ibadet"; her sözünün "vecize, hatta hadis gibi" yorumlanan FETO haini ile adeta "iki kıç, bir don" hareket etmişlerin; bu haine ve hainliğe devlet imkanlarını, adeta ağa kesesinden (?!) boca eyleyenler; "15 Temmuz'un ardından, 180 derece çark edip; "hoca efendi, bilge insan, ülkenin yetiştirdiği büyük değer" diye methusenalar dizdiklerine;"15 Temmuz hain kalkışma" nın sabahında, el ve dil çabukluğu ile "hain, lain, zalim!" diyerek ateş püskürmeleri ve FETO lanetiyle asla yolları kesişmemiş olanları "FETOCULUKLE" itham edecek ölçüde ar damarını çatlatıp üste çıkanları (?!) hayretler içinde izleyenler, "bu kadar da olmaz, pes doğrusu!" derlerken; "o saatten sonra zeytinyağının üstte tutunması" mümkün mü?!.
    • Ülkemizin her noktasında artarak binlerce insanımızın ölümüne; milyonlarca esnafımızın iş yerine kilit vurmasına, bir o kadar emeklimizin ve işçimizin evine ekmek götüremez duruma düşmelerine neden olan PANDEMİ illetine karşı, sosyal devlet olma gereğince hiç değilse 'cansuyu" denecek desteği yapamayıp, maske dağıtımını dahi yüzünü gözüne bulaştıran AKP iktidarı ve karar vericilerinin; "pişkin pişkin" meydana çıkıp, canı ile cebellesen milletin gözünün içine baka baka; mealen, "salgın nedeniyle onlarda ülkeye aynı ve nakdi yardımda bulunmayı sürdürüyoruz." diyebilmiş olmaları karşısında "zeytinyağının üstte kalması" mümkün mü?! Mutlaka kahrından dibe çökmüştür:))!!??..
    • Bir zamanlar "AÇILIM" adı altında, heyetler oluşturan, Oslo'da görüşmeler yapan, PKK'ya şirinlik olsun babından, Habur sınır kapısına seyyar mahkemeler kuran, Dolmabahçe'de HDP ile mutabakat metni imzalayan, PKK'nın, doğu ve güneydoğudaki yerleşim yerlerinde kanallar kazmalarına, valilerin, kaymakamların sessiz kalmaları yönünde tavır belirleyen, yerel seçimlerin arefesinde İmralı'ya elçi gönderip, terörist başından siyasi destek arama ihtiyacı hisseden AKP İktidarının ve "sorumsuz küçük ortağının"; CHP'yi, İyi Parti'yi "PKK ile müttefik yapmakla" suçlamaya kalkışmaları, yani üste çıkmaları karşısında, zeytinyağının üstte tutunması mümkün olabilir mi:))??!!..
    "Balık hafızalı" bildikleri vatandaşımın dikkatlarine ve takdirlerini arz olunur....

    Yoksa dünya ters mi döndü
    Dibe düştü zeytinyağı
    "Şaibeli su" övündü
    Dibe düştü zeytinyağı
    ***
    Boy boy olunca köksüzler
    Rağbet görünce yüzsüzler
    Tahta çıkınca ham sözler
    Dibe düştü zeytinyağı
    ***
    Din, dinciye oldu alet
    Başa geldi her melanet
    Üste çıkınca rezalet
    Dibe düştü zeytinyağı
    ***
    Bozuldu ki tüm dokular
    Kâbus oldu ki uykular
    Bulandı ki berrak sular
    Dibe düştü zeytinyağı

    Ali DAL
    13.12.2020- Antakya/Hatay


    AÇIKLAMA: Daha fazlası; arama motorunda... "Maraşlı şairler, yazarlar, düşünürler antolojisi" de... Ve "Ali Dal Atayurt Gazetesi" de...

    YanıtlaSil
  25. KAŞ ÇATISINIZ BİLE GÜLÜMSEMELİ...

    Sevgili okurlarım,
    Sadece Türkiye'de değil; bütün dünyada, "pimi çekilmiş bombayı" andıran öfkeli ve kavgacı görünüm, sizler gibi, beni de kaygılandırmakta!!.. Yazı başlığına; "KAŞ ÇATIŞINIZ BİLE GÜLÜMSEMELİ" demiş olmam da bundandır...
    Hale bakar mısınız?!..
    Nüfusu 8 milyara dayanan dünyada; milyarlarla ifade edilen açların, yoksulların, hastaların, eğitimden yoksun çocukların zorluklar içerisinde yaşam mücadelesi verdiği aynı dünyada, aksine öldürmeye ve yok etmeye yönelik silahlanmaya takribi 2 trilyon dolar gibi devasa bir kaynağın sarfi; hiddetlerin, şiddetlerin, kavgaların, savaşların ana sebebini oluşturduğunu görmek için deha olmak gerekmez....
    Teknokratlar bu hususta aynen şöyle demekteler:. "Her yıl, silahlanmaya harcanan 2 trilyon dolarla, dünyada tek bir kişi dahi açıkta, aşsız, işsiz, okulsuz ve ilaçsız kalmaz...Haliyle, çatık kaşların, gergin yüzlerin yerini tebessüm; öfkenin ve hiddetin yerini ise sevgi ve barış alır... Yaşatmak varken öldürmeye, yok etmeye, yani silahlanmaya dair bu anlamsız ısrar da niye?!..
    Sormak gerek: "Uluslar arası veya ulusal bakımdan, hukukun, karşılıklı güvenin,barışın ve sevginin esas alınıp uzlaşıya birlikte yürümek; çözümün kendisi değil midir?!"

    "Kavga, ayrıştırma, ötekileştirme" yöntemiyle 18 yıldır ülke yöneten AKP kadrolarında; bu saatten sonra "barış, uzlaşı, güven" emareleri aramak; hadıma çocuk sayısı sormak olur:))?!...
    "Tevhit Dini" olan Müslümanlıkta, "müminlikten dem vurup" inadına ayrıştıranlar, cepheleştirenler, lbu halleriyle şirke, riyaya ve ihanete bulaşmış olmazlar mı?!.. Bu niyettekilerden; "hukuk, müşterek akıl, birleştirme erdemi" gibi özellikler tutunabilir mi?!..
    Eğer Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün; "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesiyle hareket edilmiş olunsaydı, ülkenin, ekonomik, sosyal, hukuksal ve siyasal anlamda ülkenin, içerideki ve dışarıdaki görüntüsü bu denli perişanlık arz eder miydi?!..
    *****
    Ruslar, Liderleri Putin:e: "öyle bir kaş çatısınız var ki, adeta gülümser gibi" demekle aslında ona olan güvenlerini ifade etmekteler... Ayrıca, Putin'in; Ruslar nezdinde, sakın, kudretli, doğru kararlar veren ve " sorun çözme ferasetli" bir devlet adamı olarak karşılık bulması, bilhassa da günümüzde az görülen bir durumdur... Bu gibi örnekler verildiğinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü daha fazla özlüyor insan...
    Başımızı ellerinizin arasına alıp bir kere daha düşündüğümüzde; maliyeti sıfır, yan etkisi olmayan, faydaları ise, saymakla bitmeyen sevginin, saygının, karşılıklı güvenin ve empatinin, tüm olumsuzlukları bertaraf edeceğini fark etmenin zamanı hâlen gelmedi mi?!.. Hiç değilse bu günden itibaren, çatılan kaşlarımıza, gerilmiş yüz hatlarımıza gülümsemeyle buluşturalım..
    Hulâsa, üç günlük dünyada hiç değilse bu günden sonra tebessümü birbirimize çok görmeyelim...Vesselam...
    ****

    BENİM KÂBEM İNSANSA...

    Göz olmak istemem, kaş çatan yüzde
    Öfkeyi terk etmiş yüz bulun bana
    Dil olmak istemem, inciten sözde
    Gönüller fetheden göz bulun bana
    *****
    Sarayından kim ebedî oturdu
    Tapusunu kim mezara götürdü
    Her şeyini bu dünyada bitirdi
    Zamana yenilmez haz bulun bana
    *****
    "Ben" diyen İblisler,silindi gitti
    "Biz olup" yürüyen menzile yetti
    Öfke ile kalkan hep zarar etti
    Pişman eylemeyen öz bulun bana
    *****
    Derde deva olan, çözüm getiren
    Husumete değil, dosta götüren
    Kavgaları temelinde bitiren
    Atatürk emsali iz bulun bana
    *****
    Gönül gözü ile bakanlar görür
    Bakamayan gafil (?!) doğmadan ölür
    Madam bir nefeste tükenir ömür
    Hatırlanan ekmek, tuz bulun bana
    *****
    Bilirim ki bir gün zaman dolacak
    Kaçsam da Azrail beni bulacak
    İnsanlığım yoksa beni saracak
    Diyemem: "dört metre bez bulun bana"

    Ali Dal
    14.12.2020- AntakyaHatay

    AÇIKLAMA: Daha fazlası; arama motorunda... "Maraşlı şairler, yazarlar, düşünürler antolojisi" de... Ve "Ali Dal Atayurt Gazetesi" de...

    YanıtlaSil
  26. DÖRT MEVSİM MİHRİCAN

    Evlat acısıyla kavrulan baba
    Azrail'e; "daha sonra gel" demez
    Kuru gazel olup, savrulan baba
    Yaprak döken sonbahara; "kal" demez
    ****
    Bir hakikat var ki, aleme şayan
    Halim hal değildir, Allah'a ayan
    Böyle bir acıyı kendi yaşayan
    Beni anlar; gerçeğime; "fal" demez
    ****
    Istıraplar iz bıraktı özüme
    Kederleri nakışladı yüzüme
    Hissederek her kim baksa gözüme
    Artan alevime "sönmüş kül" demez
    ****
    Ezeli, ahiri, şekli, biçimi
    Kimse bilmez, kan ağlayan içimi
    Kul elinde değil, kader seçimi
    Zaman dolmayınca Rabbim "ol" demez
    ****
    Ali DAL17.08.2020/Antakya/ Hatay

    YanıtlaSil
  27. Adın muharip gazi; soyadın kahramandır...
    Yüreğin bayrak bayrak, tarihin şeref, şandır...

    YanıtlaSil
  28. ÇANAKKALE KAHRAMANLARINA

    Elbisem paramparça, varsın olsun ne çıkar...
    Söz konusu vatandır; yüreğim bütün benim...
    Bakışım dosta güven;düşmana şimşek çakar...
    Çanakkale denilen unutulmaz yerdenim...
    *****
    Varlığım Türk varlığı, perişan sanma beni...
    Gökte yüzen sancaktır, yaşamımın nedeni...
    Vatansız taşımadım, bu canı, bu bedeni...
    Bayrağımın yoluna, şehit gidenlerdenim...
    *****
    Kendini gör Türk genci, bana her bakışında...
    Muhtaç olduğun kudret, bayrağın nakışında...
    Beni sorarsan eğer, tarihin akışında...
    Mehmet'in, Mehmetçiğim, meçhul askerlerdenim...
    *****
    Çanakkale, Sakarya, kar kaplı Sarıkamış...
    Bağımsızlık uğruna, ölümüne bir yarış...
    Unutma ey Türk genci, bu toprakta her karış...
    Şahadeti anlatır; ben de o erlerdenim...
    Ali Dal
    10.05.2006/Antakya- Hatay

    YanıtlaSil
  29. MUHARİP GAZİ MARŞI
    Vatan aşkı bellidir, kararlı bakışında...
    Bereketli yağmursun, şimşekle çakışında...
    Hürriyet sevdası var, o coşkun akışında...
    Adın muharip gazi; soyadın kahramandır...
    Yüreğin bayrak bayrak, tarihin şeref, şandır...
    *****
    Sılaya mektubunda, hasret yüklü satırlar...
    Er meydanı seninle, zaferleri hatırlar...
    Seni her kim anlatsa, kıvançla anlatırlar...
    Adın muharip gazi; soyadın kahramandır...
    Yüreğin bayrak bayrak, tarihin şeref, şandır...
    *****
    Fetihlerle dönersin, her cepheye gidişte...
    Budur Türklüğün sırrı, inanmak budur işte...
    Yok olmak ne kelime, varsın her dirilişte...
    Adın muharip gazi; soyadın kahramandır...
    Yüreğin bayrak bayrak, tarihin şeref, şandır...
    *****
    Çanakkale, Sakarya, Kıbrıs'ta ve Kore'de...
    Zaferin türkü türkü, ses verir, her yörede...
    Bazen meçhul askersin, bazen yetmişlik dede...
    Adın muharip gazi; soyadın kahramandır...
    Yüreğin bayrak bayrak, tarihin şeref, şandır...
    Ali DAL
    19.09.2003-Antakya-Hatay

    YanıtlaSil
  30. ADIM GAZİDiR BENİM

    Sathım, bütün vatandır
    Kılavuzum Atam'dır
    Tarihin şeref, şandır
    Adım gazidir benim
    ****
    Adım gazidir benim
    Mazide belli yerim
    İstiklâlim uğruna
    Bu canım feda derim
    ****
    İşim yok ihtirasla
    Esir de olmam asla
    Sulh isterim bilhassa
    Adım gazidir benim
    ****
    Adım gazidir benim
    Şafakla gülümserim
    Tutarken Albayrağı
    Her zaman vatan derim
    ****
    Ay yıldızlı Bayrağım
    Türkiye'm, nazlı yarim
    Varsam, seninle varım
    Adım gazidir benim
    ****
    Adım gazidir benim
    Yani er oğlu erim
    İstiklâlin uğruna
    Cephe cephe gezerim
    Ali Dal
    23.04.2003- Antakya-Hatay

    YanıtlaSil
  31. BEN.BU GÜZEL YURDUN VATANDAŞIYIM...

    Daha ne isterim, Yaradan'ımdan...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Albayrağı ayıramam yanımdan...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    *****
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Kalesinin burcu, hudut taşıyım...
    Saymaya gerek yok, uzun künyemi
    Nazlı Türkiye'min öz gardaşıyım...
    *****
    Cenneti andırır baksam ne yandan...
    Tarihi şerefli, insanı candan...
    İster İzmir'den sor, istersen Van'dan...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    *****
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Of demeyen, ağrımayan başıyım...
    Saymaya gerek yok uzun künyemi...
    Şanlı Türkiye'min öz gardaşıyım...
    *****
    Bazan taş yontarım, Mimar Sinan'la...
    Bazan top atarım, Fatih Sultan'la...
    Bazan seferdeyim, Barbaros Han'la...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    *****
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Kaderde, kıvançta arkadaşıyım...
    Saymaya gerek yok, uzun künyemi...
    Cennet Türkiye'min öz gardaşıyım...
    *****
    Bazan komutanım, bazan bir erim...
    Mustafa Kemal'in yanıdır yerim...
    Dumlupınar, Sakarya'dan gelirim...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    *****
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Gülen gözleriyim, kalem kaşıyım..
    Saymaya gerek yok, uzun künyemi...
    Yiğit Türkiye'min öz gardaşıyım...
    *****
    Zeybeğim, Hüdaydam, Atabarımla...
    Sılamla, gurbetle, nazlı yarimle...
    Hatta okyanusken, kalsam bir damla...
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    ******
    Ben bu güzel yurdun vatandaşıyım...
    Eli, kolu, ayağıyım, başıyım...
    Saymaya gerek yok, uzun künyemi...
    Yiğit Türkiye'min öz gardaşıyım...
    Ali Dal
    19.05.2003-Antakya- Hatay

    YanıtlaSil
  32. ŞU SEVGİLER

    Sevgi sihirli anahtar...
    Anlamlara anlam katar...
    Yürekleri mesken tutar...
    Itır kokar şu sevgiler...
    ****
    Nakışları bir başkadır...
    Vuslatı baki aşktadır...
    Aklı, fikri barıştadır...
    Leylak kokar şu sevgiler...
    ****
    İnsandadır hazinesi...
    Mutluluktan gelir sesi...
    İlaç gibi her zerresi...
    Zambak kokar şu sevgiler...
    ****
    Anaların ta özünde...
    Bebeğin gülen gözünde...
    Dostların halis sözünde...
    Ufuk açar şu sevgiler...
    ****
    Lezzeti var Anzer balı...
    Kırk asırlık zeytin dalı...
    Aşar beli, yüksek dağı...
    Düze çıkar şu sevgiler...
    ****
    İnsana güç sağlayan o...
    Rengi renge bağlayan o...
    Sular gibi çağlayan o...
    Asil bakar şu sevgiler...
    ****
    Rehberlerin rehberidir...
    Irmağın coşkun yeridir...
    Yakuttan da değerlidir...
    Arı akar şu sevgiler...
    ****
    Sevgi, Usta'dan da usta...
    Apse yapmaz,etmez hasta...
    Yaklaştırır dostu, dosta...
    Gönül okşar şu sevgiler...
    ****
    Işığında eller bizim...
    Lezzetinde diller bizim...
    Aşk taşıyan yeller bizim...
    Resme yansır şu sevgiler...
    Ali Dal
    11.12.2003- Antakya-Hatay

    YanıtlaSil
  33. BİNGÖL DEPREMİNİN ARDINDAN...
    01.05.2003'de Hatay Muharip Gaziler Derneği tarafından Hatay genelinde düzenlenen yardım kampanyasında toplanan yardımların, Bingöl'de meydana gelen, can ve mal kaybına neden olan depremde zarar gören depremzedelere ulaştırdığımız o günlerde, enkaza dönen Bingöl Çeltiksuyu İlköğretim Okulunun bahçesinde, Bingöl genelinde gördüklerimi, dizelere aktarmıştım. İşte o dizeler;

    BİNGÖL DESTANI
    Aniden avlanan bir ceylan oldun...
    Kan aktı bağrından, sel oldun BİNGÖL...
    Henüz gonca güldün, açmadan soldum...
    Ateş gibi yanıp kül oldun BİNGÖL...
    ****
    Felek sillesini pek ağır vurdu...
    Bastığın dalları kökünden kırdı...
    Seni ihmal eden (?!) pusu mu kurdu...
    Akan gözyaşınla göl oldun BİNGÖL...
    *****
    Yediden yetmişe, ağlandı bu gün...
    Gencin, ihtiyarın dağlandı bu gün...
    Ecelin bağıyla bağlandı bu gün...
    Yakılan ağıta dil oldun BİNGÖL...
    *****
    Kader miydi (?!) yoksa, geldi başına...
    Sanki kan doğrandı, sıcak aşına...
    Tutuldum feleğin kara kışına...
    Enkazda can veren kuloldun BİNGÖL...
    *****
    Ali Dal'ım gidip gördün olanı...
    Taşıyan kalmamış cesedi, canı...
    Can evimden vurdu bu afet beni...
    Sanki terk edilmiş il oldun BİNGÖL
    Ali Dal--01.05.2003 Bingöl

    YanıtlaSil
  34. MEKTUP ALDIM PAŞAM'DAN

    Özlemi alev alev, bakışı bayrak bayrak...
    Mısrası vatan, vatan, mektup aldım Paşa'mdan...
    Yeni bir nutuk gibi, sözleri berrak berrak...
    Maziyi hatırlatan, mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    Mektup aldım Paşa'mdan, gençliğe hitabeli...
    Okudukça inliyor, insanın gönül teli...
    Gördüm ki üstümüzde Paşa'mın iki eli...
    Yokluğunu arayan, mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    Diyor ki, " elden gelen öğün olmaz, bilesin...
    Övün, çalış ve güven, yine gür çıksın sesin...
    Çağdaş olmaktır işin, hani ya neredesin..."
    Düşündüren, ağlatan,mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    Mektup aldım Paşa'mdan, Cumhuriyet kokulu...
    Teker teker soruyor, açtığı her okulu...
    İlmin yolunda giden, olmaz derken korkulu...
    Anlama anlam katan, mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    İncinmiş görmeli ki, laikliği, inancı...
    Bu kadar olmayın der, kendinize yabancı...
    Bölünmekten kimsenin, olmamıştır kazancı...
    Güçlü birlik anlatan mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    Mektup aldım Paşa'mdan, "ihanete dur" diyen...
    Soracaksan hesabı, geç kalmadan sor diyen..
    Muhtaç olduğun kudret, damarında var diyen...
    Heyecanlar yaratan, mektup aldım Paşa'mdan...
    *****
    İşte böyle ses verir, Anıttepe'de Paşam...
    Özgürlük çağdaşlıktır, Kemal Paşa'la yaşam...
    Zapt edemez güneşi, karanlık yüzlü akşam...
    Kulakları çınlatan, mektup aldım Paşa'mdan...

    10.02.2005 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  35. HASTANE ÖNÜNDE KOCA KESTANE...
    "ACININ TAKVİMİ..."

    Sevgili okurlarım;
    İnişiyle yokuşuyla ömrünün 70 yılını geride bırakmış bir fani olarak, "darb-ı mesellerimizi"; günümüz deyimiyle "atasözlerimizi ve özdeyişlerimizi" yaşanmışlıkların imbiğinden süzülmüş olmaları nedeniyle daima önemsemişimdir...Bu noktadan hareketle; "Allah'ım hiç kimseyi evladıyla sınamasın" dilek ve temennisini, evladını kaybetmiş acılı bir baba olarak; binlerce kez tekrarlıyor, "Allah düşmanımı dahi evlat acısıyla sınamasın" diyorum... Bu öyle bir acıdır ki, zamanın unutturamayacağı kadar derin ve bir o kadar da umarsızdır!!..
    Olanca mihneti ve külfetiyle ömrünü tamamlamakta olan 2020 yılı, dünyayı ve ülkemi olduğu gibi, biricik oğlumuzu, kara gözlümüzü, can özümüz Oktay'ımızı bizden kopararak bizi de yaktı geçti!!.. 2020 yılı, verdiği acılardan, sebep olduğu kıyımlardan ve yıkımlardan dolayı, aradan asırlar geçse de ürpertiyle hatırlanacaktır!!!..
    ***
    Bu girizgahtan sonra dram dolu öykümüzü paylaşmaya çalışacağım...
    Oğlumuz Oktay Dal'ın, Hacettepe Onkoloji Hastanesi'nde kemoterapi tedavisi gördüğü daracık odaya idarenin uygulama hatası sonucu, ikinci bir hasta ile kovidli olan refakatçisini yatırmakla başladı her şey!!... Çünkü, ertesi günü, idare hatası sonucu, odaya sıkıştırılan ikinci hastanın refakatçinden, oğlumuza kovid bulaştırılarak tedavisinin kesintiye uğramasına sebep olunmuştur!!??.. Bulaştırılan covid-19 nedeniyle biricik oğlumuz Oktay' ımızı "KOVİD-19" bölümüne nakledilerek, irtibatımız kesilmiştir!!.. O günden sonra yavrumuza hasret bırakıldık!!.. Yakınında olmak, ilaç vesair ihtiyaçlarını temin etmek üzere, pandemi binasının 7 no.lu kapısında belemekten başka yapacağımız bir şey kalmamıştı... 7 no.lu kapının karşısındaki koca kestane ağacıyla tanışmamız da o gün oldu... On yıllara şahitlik yapmış koca kestane ağacının altında, pür dikkat beklerken, gözlerini 6. kattaki oğlumun penceresinden ayıramaz olmuştum...Günlerin, haftaların, hatta ayların nasıl geçtiğini hesaplayamaz haldeydim... Dahası, evde benden haber bekleyenleri, rahatlatıcı cümlelerle teselli etmek de bana düşmüştü...
    İçeriden gelecek iyi bir haber umudum, açlığımı ve susuzluğumu bastırıyordu.. Hatta kendimi mükellef sofradan kalkmış gibi hisseder olmuştum... Taa ki, 14 Ağustos 2020 günü sabahının saat 11.25'de yoğun bakımdan gelen o acı habere değin...
    Sonrası malumunuz... Hastane önündeki koca kestane ile sırdaşlığım da orada noktalanmıştı... Aşağıdaki dizelere, koca kestane ağacı ile söyleşilerimizin duygulara aktarılmış hali de diyebilirsiniz... Bu nedenle, 'HASTANE ÖNÜNDE KOCA KESTANE" adını verdiğim bu dizeleri şifa bekleyen tüm hastalara ve yakınlarına ithaf ediyorum ve Rabbim, tüm acılı yüreklere sabır ve metanet diliyorum...

    HASTANE ÖNÜNDE KOCA KESTANE...

    "Hüznün miladıdır" iki bin yirmi...
    Feryat satılmaz ki, tutup satasın...
    Derdi pazar etsen, para eder mi...
    Acı tatlanmaz ki, şeker katasın...
    ****
    Hastane önünde, koca kestane...
    Dayardım sırtımı, ona dostane...
    Ben söylerdim, o dinlerdi mestane...
    Dertsiz olup gölgesinde yatasın...
    ****
    Hacettepe Hastanesi dediler...
    Can teslim eyledik, tabut verdiler...
    Yiğidimi orta yere serdiler...
    Sen hey ölüm, kahrolasın, batasın...
    ****
    Sırdaşım kestane, sana elveda...
    Çünkü, ettirdiler cana elveda...
    Dememiş olsan da bana elveda...
    Ben yokken de baharlara yetesin...
    ****
    Hacettepe, dar eyledin dünyamı...
    Yükledin sırtıma, kederi, gamı...
    Canımdan can aldın; umurunda mı...
    Hacettepe sen de yaslar tutasın...
    ****
    Hacettepe, "kusurum yok" diyorsan...
    İhmalin izini süremiyorsan...
    Kusurunu halen göremiyorsan...
    Demir leblebiyi sen de yutasın...
    Ali DAL
    27.12.2020---Antakya/Hatay


    Açıklama: Daha fazla çalışmalara ulaşmak için; arama motorundan, "Ali Dal Maraşlı şair, yazar, düşünürler Antolojisi" ne ve "Ali Dal Atayurt Gazetesi" ne bakmalısınız...

    YanıtlaSil

  36. BENİM KÖYÜM

    Bu dizeleri, köyüme olan muhabbetim, sevgim ve özlemimle kaleme aldım. Köyüme ve tüm köylülerime armağan olsun...

    BENİM KÖYÜM

    Anlatmaya kalksam size...
    Çiçek açar benim köyüm...
    Sine üstündeki düze...
    Kalben göçer benim köyüm...
    *****
    Adı; Küçük Yapalak'tır...
    Alnı açık, yüzü aktır...
    İlkesi. zoru aşmaktadır...
    Kalmaz naçar benim köyüm...
    *****
    Hatırlanır türkü türkü...
    Cumhuriyet sever çünkü...
    İzleyerek Atatürk'ü...
    Işık saçar benim köyüm...
    *****
    Adı; Küçük Yapalak'tır...
    Gören göz, duyan kulaktır...
    Gözettiği hukuk, haktır...
    Tartar, ölçer benim köyüm...
    *****
    İnsan seven, insan kalan...
    Kıymet veren, kiymet bulan...
    Hak, Muhammed Ali olan...
    Yolu seçer benim köyüm...
    *****
    Adı; Küçük Yapalak'tır...
    Tebessüm eden yanaktır...
    Husumet zinhar yasaktır...
    Böyle geçer benim köyüm...
    *****
    Benim köyüm, ilim okur...
    Sevgi katıp kilim dokur...
    Cehaleti görür çukur...
    Geri kaçar benim köyüm...
    Ali Dal
    28.12.2020--Antakya/Hatay

    Açıklama: Daha fazla çalışmalara ulaşmak için; arama motorundan, "Ali Dal Maraşlı şair, yazar, düşünürler Antolojisi" ne ve "Ali Dal Atayurt Gazetesi" ne bakmalısınız...

    YanıtlaSil

  37. BABA DAĞ'lN VOLKANI...
    Her geçen gün harlanıyor ateşim...
    Ateşimde kömür değil, can yanar...
    Halime şahittir yarenim, eşim...
    Can evimin bulunduğu han yanar...
    ****
    Vuslat olur diye, günün birinde...
    Umutlar nöbette, gözüm ferinde...
    Kalmışım yangının orta yerinde...
    Doğmamış yarınla, geçmiş gün yanar...
    ****
    Öykümüz okunur hüzünlü yüzde...
    Özlemler boy verir, ezgili sözde...
    Evladın yasını yaşayan özde...
    Can çekişir, sine yanar, sin yanar...
    ****
    Yüreğin figanı vermiyor aman...
    Ser çile çekerken, kan ağlar zaman...
    "Baba Dağ" başında eksilmez duman...
    Narımızdan çok uzakta Çin yanar...

    Yürek yangını baba
    Ali DAL
    10.01.2021/Antakya-HATAY

    Ali Dal Açıklama: Daha fazla çalışmalara ulaşmak için; google'dan, "Ali Dal Maraşlı şair, yazar, düşüanürler Antolojisi" ne; "Ali Dal Atayurt Gazetesi" ne ve "Ali Dal Hatay SÖZ GAZETESİ"ne bakmalısınız...

    YanıtlaSil
  38. MANA VE MANASIZLIK

    "Manasızda" mana arayan zevat...
    Manayı kaybeder, manasızlaşır...
    Kim alır sahteyi, etsen de mezat...
    O gündür bu gündür sahibi taşır...
    ****
    Kim, hangi niyette, Rabbime ayan...
    Halis düşünmeyen etmiştir ziyan...
    Nifak yaratmayı hünerden sayan...
    Azdırmak üzere (?!) yarayı kaşır...
    ****
    Örtmekle kapanmaz kusur, kabahat...
    Vicdanın azabı bırakmaz rahat...
    Hesap et her hali, bitmeden hayat...
    İnsanlığa insan olmak yaraşır...
    ****
    Esref-i mahluka biçilmiş ömür...
    Heba eyleyenler, o anda ölür...
    Güzel, her taraftan güzel görünür...
    Fark edenler, maksadına ulaşır...
    ****
    Öteyi görmeyip (?!) kırıp dökerler...
    Ayak cürümünü başla çekerler...
    Sonra da "bu çılgın biz miyiz" derler...
    İstersen ayıpla, istersen şaşır...
    ****
    Zulme heves etme, Behey serseri...
    Hatanın mızrağı dönmez ki geri...
    Yanına kâr kalmaz, şeytanın şerri...
    Bir gün mutlak ayağına dolaşır...

    Ali Dal
    21.01.2021/Antakya/Hatay

    Açıklama: Daha fazla çalışmalara ulaşmak için Google'dan "Ali Dal Atayurt". "Ali Dal Ses", "Ali Dal Maraşlı şairler ve düşünürler Antolojisi" ne bakmalısınız.

    YanıtlaSil
  39. MANA VE MANASIZLIK

    "Manasızda" mana arayan zevat...
    Manayı kaybeder, manasızlaşır...
    Kim alır sahteyi, etsen de mezat...
    O gündür bu gündür sahibi taşır...
    ****
    Kim, hangi niyette, Rabbime ayan...
    Halis düşünmeyen etmiştir ziyan...
    Nifak yaratmayı hünerden sayan...
    Azdırmak üzere (?!) yarayı kaşır...
    ****
    Örtmekle kapanmaz kusur, kabahat...
    Vicdanın azabı bırakmaz rahat...
    Hesap et her hali, bitmeden hayat...
    İnsanlığa insan olmak yaraşır...
    ****
    Esref-i mahluka biçilmiş ömür...
    Heba eyleyenler, o anda ölür...
    Güzel, her taraftan güzel görünür...
    Fark edenler, maksadına ulaşır...
    ****
    Öteyi görmeyip (?!) kırıp dökerler...
    Ayak cürümünü başla çekerler...
    Sonra da "bu çılgın biz miyiz" derler...
    İstersen ayıpla, istersen şaşır...
    ****
    Zulme heves etme, Behey serseri...
    Hatanın mızrağı dönmez ki geri...
    Yanına kâr kalmaz, şeytanın şerri...
    Bir gün mutlak ayağına dolaşır...

    Ali Dal
    21.01.2021/Antakya/Hatay

    Açıklama: Daha fazla çalışmalara ulaşmak için Google'dan "Ali Dal Atayurt". "Ali Dal Ses", "Ali Dal Maraşlı şairler ve düşünürler Antolojisi" ne bakmalısınız.

    YanıtlaSil
  40. DİLEK ÇINARI

    Duygularımı kaleme alırken, tüm sevdiklerimi Rabbimin muhafaza eylemesi ve darda zorda bırakmamasını içimden tespih ederek, içtiğim kahvenin telvesinde oluşan ve "DİLEK ÇINARI" adını verdiğim ulu çınarı paylaşmak istedim. Dileğim odur ki, hayrı ve iyi niyeti işaret eden bu ulu çınar tüm gönlü güzel insanların umutlarını yeşertir ve yüzlerini güldürür inşallah...
    ****
    DİLEK ÇINARI
    Rabbimin kuralıdır; yaşanan bu âlemde...
    Niyeti hayrolanlar, selamette ses verir...
    Nice sırlar gizlidir, cana can katan demde...
    Huzurla nefes alır, huzurla nefes verir...
    ****
    Hoş sedaya dönüşür, gösterilen nezaket...
    Sohbetin anlamlısı, en lezzetli ziyafet...
    Paylaşan cömertlerin, gönlündeki zarafet...
    Sevilene, sevene, tarifsiz heves verir...
    ****
    Hududunu aşarak; bendini yıkıp geçen...
    Şüpheli abdest ile kendine değer biçen...
    "Görsünler" dercesine (?!) riya halini seçen...
    "Kusursuz kulmuş gibi" bir âleme ders verir...
    ****
    Din alıp, din satana, kâr etmez niyaz, namaz...
    Kırk yıl imbikten geçir, arınmaz ve durulmaz...
    Dilek ağacı olsa, kimseye umut olmaz...
    Muhammetin elleri doğruyu da ters verir...

    Ali Dal
    24.01.2021/ Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  41. Açıklama: "DİLEK AĞACI" şiirinin son kıtasının, son mısrasındaki "Muhammet" kelimesinin "Muhammet" olarak düzeltilerek okunması temennisiyle saygılar sunarım...

    YanıtlaSil
  42. "Dilek ağacı" şiirinin son son kıtasının son misrasindaki "Muhammet" kelimesinin "Muhannet" olarak düzeltilmesi tekraren arz olunur.

    YanıtlaSil
  43. Açıklama: "DİLEK AĞACI" şiirinin son kıtasının, son mısrasındaki "Muhammet" kelimesinin "Muhannet" olarak düzeltilerek okunması temennisiyle saygılar sunarım...

    YanıtlaSil
  44. DÖRT ATA, HELAL SÜT...

    Helal süt emmişin, hangisi olsa...
    Dört ata hakkını ibadet sayar...
    İçten davranışla rızalık alsa...
    Duayı cennete icabet sayar...
    ****
    Helal süt emmişten o çarpan yürek...
    Dört ata hakkını taşır severek...
    Hoşgörüye, sabra önem vererek...
    Gönül fethetmeyi ziyafet sayar...
    ****
    Helal süt emmişin, sızma bal sözü...
    "Dört ata" deyince gül açar yüzü...
    Hürmetle karşılar, doğan gündüzü...
    Haddini bilmeyi hidayet sayar..
    ****
    Helal süt emmişin, şaşmaz izanı...
    Dört ata hakkında, bozmaz mizanı...
    Bu ruhla özümser, Kur'an, ezanı...
    Kırıp, incitmeyi, cinayet sayar...
    Ali Dal
    10.02.2021- Antakya- Hatay

    YanıtlaSil
  45. Oldu mu ya ciğer parem...
    Kim çağırdı, kalkıp gittin...
    Bomboş kaldı yanım yörem...
    Yıldız gibi akıp gittin...
    ****
    Oldu mu ya, kuzum, böyle...
    Ne acelen vardı söyle...
    Azrali'in bir sözüyle...
    Can evimi yıkıp gittin...
    ****
    Oldu mu ya, yol ayrımı...
    O dediğin bu ağrımı...
    Nara dağladın bağrımı...
    Külümü de yakıp gittin...
    ****
    Dış kapıyı çarpar gibi...
    Terki diyar yapar gibi...
    Ciğerimden kopar gibi...
    Son hamleyi yapıp gittin...
    Ali DAL
    15.02.2021- Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  46. Özdemir Asaf'ta mutlaka gelsin
    Behramoğlu; "ne çok hain var" desin
    Orhan Veli; İstanbul'u seyretsin
    Haz verecek her ne varsa ser usta
    *****
    Rıfat Ilgaz, Ahmet Arif gözünde
    Hasan Hüseyin'in, isyan (?!) sözünde
    Meze getir, Mahzuni'nin sazında
    Çünkü onlar, diyeceğin der usta
    *****
    Mey olarak, şiir, şarkı içelim
    Dadaloğlu ile serden geçelim
    Karacaoğlan olup, il il göçelim
    Veda vakti; şu hesabı ver usta
    Ali Dal
    22.02. 2021- Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  47. USTA, HESAPLAR BENDEN; GERİSi SENDEN...

    Sıcağından, iki yürek arası
    Mutluluk tadında vefa sar usta
    Beni ağırlasın bugün burası Otur şöyle, diyeceğim var usta
    *****
    Muhabbet sürüver, sosun yerine Lezzeti damağa nakşolsun yine
    Hamiyet, Makber'le gönül teline Dokundukça, alevlensin har usta
    *****
    Can Yücel'in testereli sözünü
    Dinlet Pir Sultan'ı, Veysel sazını
    Neşet çığırınca "Acem Kızını" Yüreğimde olanları gör usta
    *****
    Aşkı tarif etsin Cemal Süreyya Nazım özgürlüğü yansıtsın suya
    Neyzen'in nefesi, dolsun buraya Ahvalimi anlatması zor usta
    *****

    YanıtlaSil
  48. Özdemir Asaf'ta mutlaka gelsin
    Behramoğlu; "ne çok hain var" desin
    Orhan Veli; İstanbul'u seyretsin
    Haz verecek her ne varsa ser usta
    *****
    Rıfat Ilgaz, Ahmet Arif gözünde
    Hasan Hüseyin'in, isyan (?!) sözünde
    Meze getir, Mahzuni'nin sazında
    Çünkü onlar, diyeceğin der usta
    *****
    Mey olarak, şiir, şarkı içelim
    Dadaloğlu ile serden geçelim
    Karacaoğlan olup, il il göçelim
    Veda vakti; şu hesabı ver usta
    Ali Dal
    22.02. 2021- Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  49. USTA, HESAPLAR BENDEN; GERİSi SENDEN...

    Sıcağından, iki yürek arası...
    Mutluluk tadında vefa sar usta...
    Beni ağırlasın bugün burası... Otur şöyle, diyeceğim var usta...
    *****
    Muhabbet sürüver, sosun yerine... Lezzeti damağa nakşolsun yine...
    Hamiyet, Makber'le gönül teline... Dokundukça, alevlensin har usta..
    *****
    Can Yücel'in testereli sözünü..
    Dinlet Pir Sultan'ı, Veysel sazını..
    Neşet çığırınca "Acem Kızını".. Yüreğimde olanları gör usta...
    *****
    Aşkı tarif etsin Cemal Süreyya... Nazım özgürlüğü yansıtsın suya..
    Neyzen'in nefesi, dolsun buraya.. Ahvalimi anlatması zor usta...
    *****

    YanıtlaSil
  50. Özdemir Asaf'ta mutlaka gelsin
    Behramoğlu; "ne çok hain var" desin
    Orhan Veli; İstanbul'u seyretsin
    Haz verecek her ne varsa ser usta
    *****
    Rıfat Ilgaz, Ahmet Arif gözünde
    Hasan Hüseyin'in, isyan (?!) sözünde
    Meze getir, Mahzuni'nin sazında
    Çünkü onlar, diyeceğin der usta
    *****
    Mey olarak, şiir, şarkı içelim
    Dadaloğlu ile serden geçelim
    Karacaoğlan olup, il il göçelim
    Veda vakti; şu hesabı ver usta
    Ali Dal
    22.02. 2021- Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  51. 28 Şubat'ta doğup, 14 Ağustos'ta Rabbine yürüyen Ciğerparem, Oktay'ıma ithaf...

    EKSİK (?!) GELEN DOĞUM GÜNÜ...

    Açılmasa dahi bu kara perde...
    Anılar içinde anı görürüm...
    Yerde, gökte, dışarıda, içerde...
    Nere baksam yanan "canı" görürüm...
    *****
    Harlanması küllenmeyen özümde...
    Hüzün nakışlanmış gitmez yüzümde...
    Tebessümü terkeylemiş gözümde...
    Eksik olan (?!) doğum günü görürüm...
    *****
    Zamanı değilken (?!) vade dolduran...
    Mihrican misali yüzler solduran...
    Her kul için bir anahtar çaldıran...
    Çift kapılı çürük hanı görürüm...
    ****
    Henüz baharında, düşen yaprakla...
    Olan öfkesiyle tozan toprakta...
    Göz yaşı süzülen soluk yanakla..
    Istırap yaşatmış dünü görürüm...

    Ali Dal
    28 Şubat 2021/Antakya - HATAY

    YanıtlaSil
  52. ÖTÜRÜ...
    Cahillerdir, cahillerin emsali...
    Şekere dönmeyen "şaptan" ötürü...
    Filiz vermez fos "odunun" fos hali...
    Kazmaya uymayan"saptan" ötürü...
    ******
    Balın tadı aranır mı safrada...
    Manasızlık mekan tutar tafrada...
    Et murdarsa (?!) rağbet görmez sofrada...
    B.ka düşmüş kirli kaptan ötürü...
    *****
    Çamurlaşmış ırmak gelir mi coşa...
    Akıldan biçare iş gitmez hoşa...
    Küp sağlam değilse, doldurma boşa...
    Su eğlenmez, delik dipten ötürü...
    *****
    Dikenli çalıdan bekleme kiraz...
    Başını, sonunu, hesap et biraz...
    Şifadan ziyade artırır maraz...
    Tabipsiz yutulan haptan ötürü...
    *****
    Mutlak fire verir; sanmayın taşır...
    Sağlam değil ise serme çamaşır...
    İstersen inanma, istersen şaşır...
    Yere düşer, çürük ipten ötürü...
    *****
    Ali Dal 05.03.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil

  53. Bu dizeleri, "08 Mart Anneler Günü" nü de esas alarak, "anamız, bacımız, teyzemiz, ninemiz, ablamız" olmalarına rağmen, onları zalimce yaşamdan koparan ve adamlıktan nasiplenmemiş olan cani ruhlu canavarlara dikkat çekmek düşüncesiyle kaleme aldım. TÜM DÜNYA KADINLARININ GÜNÜNÜ kutluyor, ellerinden, yüreklerinde öpüyorum...

    ADAMLIK AŞISI...BU AŞI BAŞKA AŞI

    "Covid aşısı"nı boş verin beyler...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    "Adamlıktan" çıkan kullar halt eyler...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Adam olmazlarda fosildir beden...
    Karşılıksız kalır, "niçin ve neden"...
    Bahane yaratıp, ihmal etmeden...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Kargayı, güllerde görmemek için...
    Bülbülü Fizan'a sürmemek için...
    Hakkı, nahaklara vermemek için...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Düşünen, yegane canlı olarak...
    İzanda, irfanda karar kılarak...
    Çift kapılı handa insan kalarak...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Empati yapmayı içselleştiren...
    En çirkini dahi güzelleştiren...
    "Ayrıştıran" değil; hep birleştiren...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    "Adamın hasını" sezdiren dozda...
    Eğriyi, doğruyu çözdüren dozda...
    Kahpe oyunları bozduran dozda...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Yokluğunu arar olduk inan ki...
    Yanımız, yöremiz boşaldı sanki...
    Madem insan fani; adamlık baki...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    *****
    Ela gözden, kara kaştan ziyade...
    Yürüyen ayaktan, baştan ziyade...
    Mükellef sofradan, aştan ziyade...
    "Adamlık aşısı" öne alınsın...
    Ali Dal
    07.03.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil

  54. MİRAÇ KANDİLİ KUTLAMA MESAJI

    Niyetleri Hayır; Akıbetleri Hayır olan tüm insanlık Âleminin "Miraç Kandili" kutlu olsun... Barışa, huzura, sağlıklı ve huzurlu yaşama vesile olsun...
    ******************************************

    RESUL- Ü HAK KASİDESİ

    Yüce Yaratan'a, öte âleme...
    Giden yolcu, davet almış demektir...
    Duaları nakşetmiş ki, söyleme...
    Hak katında yüzü gülmüş demektir...
    *****
    Miraç ile çıkılmaya öz gerek...
    Hakka ulaşmaya nurlu yüz gerek...
    Resul-u Hak gibi, makbul iz gerek...
    Gayrısı, doğmadan ölmüş demektir...
    *****
    "Kin taşıma; hoş gör" diyen Resul'e...
    Sadece Rabbine uyan Resul'e...
    Her hali, takdire şayan Resul'e...
    Sığınan, menzili bulmuş demektir...
    *****
    Söndürmez kandili Miraç Gecesi...
    Affedendir, "Yücelerin Yücesi"...
    Anlam taşır, her duanın hecesi...
    Vakıf olan, takva olmuş demektir...
    Ali Dal
    10 Mart 2021 Antakya-HATAY

    YanıtlaSil
  55. "YARIM YÜZLE" BAKAN OLMA...

    Rabbim, yüzü tam yaratmış...
    Yarımıyla (?!) bakan olma...
    Yaratırken sevgi katmış...
    Yapıcı ol; yıkan olma...
    *****
    Konuş; kalbe konar gibi...
    Yer et, ulu çınar gibi...
    Çağla, zümrüt pınar gibi...
    Boz, bulanık akan olma...
    *****
    Boşalıp, dolan dünyada...
    İnkârdan gelen dünyada...
    Üç günlük yalan Dünya'da...
    Zulmeyleyen hakan olma...
    *****
    Aşmayasın hudutları...
    Dağıtasın (?!) bulutları...
    Yeşertirken umutları...
    Gül aç ama, diken olma...
    *****
    Yoktur, bu yolun dönüşü...
    Zora sokma, çarpan döşü...
    Yansıtma "kerhen" gülüşü...
    Toplayan ol; döken olma...
    *****
    "Yunusça" sev, güiü paylaş...
    "Barıştıran" dili paylaş...
    "Birleştiren" eli paylaş...
    İnsanlıktan çıkan olma...

    Ali Dal
    12.03.2021 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  56. "YARIM YÜZLE" BAKAN OLMA...

    Rabbim, yüzü tam yaratmış...
    Yarımıyla (?!) bakan olma...
    Yaratırken sevgi katmış...
    Yapıcı ol; yıkan olma...
    *****
    Konuş; kalbe konar gibi...
    Yer et, ulu çınar gibi...
    Çağla, zümrüt pınar gibi...
    Boz, bulanık akan olma...
    *****
    Boşalıp, dolan dünyada...
    İnkârdan gelen dünyada...
    Üç günlük yalan Dünya'da...
    Zulmeyleyen hakan olma...
    *****
    Aşmayasın hudutları...
    Dağıtasın (?!) bulutları...
    Yeşertirken umutları...
    Gül aç ama, diken olma...
    *****
    Yoktur, bu yolun dönüşü...
    Zora sokma, çarpan döşü...
    Yansıtma "kerhen" gülüşü...
    Toplayan ol; döken olma...
    *****
    "Yunusça" sev, gülü paylaş...
    "Barıştıran" dili paylaş...
    "Birleştiren" eli paylaş...
    İnsanlıktan çıkan olma...

    Ali Dal
    12.03.2021 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  57. Sadece hırsızlar güvende ise...
    Göz kırpan da, el veren de hırsızdır...
    Sürüp gidiyorsa hile, desise...
    Yol açan da, yol veren de hırsızdır...
    ******
    Halk aşırı aptal ise, vay ki vay...
    O zaman yollarda hırsızları say...
    Hırsızın olmuşsa taht ile saray...
    Götüren de, getiren de hırsızdır...
    ******
    Rejime dönmüşse, halkı aldatmak...
    Hünerden sayılır (?!) günü karartmak...
    Gidişat olmuşsa hırsız yaratmak...
    Evrilen de, eviren de hırsızdır..
    ******
    "Kaşarlı hırsızlar" sarmışsa yolu...
    O halkın başına hep yağar dolu...
    Ahtapot olmuşsa hırsızın kolu...
    Gidenler de, gelenler de hırsızdır...

    Ali Dal
    26.03.2021/Antakya-Hatay

    YanıtlaSil
  58. CAN VERDİM BEDEN BURDA

    Can orda (!!) beden burda...
    Ahuzar (?!) eden burda...
    Dün öldüm (?!) bin yıl oldu...
    Gölgesi (!!!) neden burda...
    ****
    Özüm, özüne hasret...
    Kara gözüne hasret...
    Ararken, ses verirken...
    "Babam" sözüne hasret...
    *****
    "Gittim, gelirim" dedi...
    "Boş kalsın yerim" dedi...
    "Dönerim belki bir gün...
    Allah'ım Kerim" dedi...
    *****
    Kabuk tutmaz yaramdan...
    Yangın büyür şuramdan...
    Aradan bin yıl geçse...
    Sızı dinmez buramdan...
    *****
    Yazan yazmış fermanı...
    Savrulur can harmanı...
    Unutmak mümkün müdür...
    Kırk yıllık (....) hatıranı
    *****
    Can verdim, beden burda...
    Can özüm neden orda...
    Parçalanmış halimle...
    Rabb'e şükreden burda...

    Ali Dal
    04.04.2021 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  59. "YARILMASIN" İSTANBUL

    Akı görse tanımaz, siyasi kara çalı...
    Değdiğini karartır, kurutur yeşil dalı...
    Bu denli güzelliğe, kezzap dökmek gibidir..
    İstanbul'a düşünmek, şaibeli kanalı...
    ****
    Neresi ferasettir, hançerleyip, öldürmek...
    Neresi akıl işi, İstanbul'u böldürmek...
    İhanet alkışlanmaz; ancak lanet okunur...
    Akla kara gibidir, ağlatmakla, güldürmek...
    ****
    Şirin hurma yetişmez, kuru söğüt dalından...
    Hezeyan sesi gelir, kibir yüklü çalımdan...
    Kör hırsa, yelken açan, insanlığa zarardır...
    Bir daha çıkamasın, açtığı kanalından...
    ****
    Muhteşem İstanbul'un, neşter vurmak döşüne...
    İhanet değil midir, ayanına, düşüne...
    Bilerek yanlış yapmak, hangi akla hizmettir...
    Şaşılmaz bu tiplerin kanala düşüşüne...
    Ali Dal
    08.04.2021 Antakya/Hatay



    YanıtlaSil
  60. VİCDAN VE EMPATİ

    Çark döndermez "dökme" sular...
    Duru akan ırmak gerek...
    Vicdan bilmez(?!) sinsi kullar...
    "Fırsat kollar"; görmek gerek...
    ****
    "Mevsimlik" yüze gülene...
    Nan sorma nankör gelene...
    Kıymeti kadir bilene...
    Vefalıya vermek gerek...
    ****
    Empatiden bihaberi...
    Adem Peygamber'den beri...
    "Acıdan" zevk derenleri...
    Ta Fizan'a sürmek gerek...
    ****
    "Mimli" doğmuşsa atadan...
    Neylesin (?!) buna Yaradan...
    Hak bilmez (?!) yüzü karadan...
    Hesabını (?!) sormak gerek...
    ****
    Saymış oldum, teker teker...
    Herkes ettiğini (?!) çeker...
    "Zinhar olmaz!!!" Şaptan şeker...
    İş bu sırra ermek gerek...
    ****
    Kırıp, dökerek gideni...
    Kin duyup eza edeni...
    "Bütünüyle" bu bedeni...
    Kırk yerinden kırmak gerek...

    Ali Dal 12.04.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  61. YÜZ YİRMİ SEKİZLİK EMANET...
    Merkez Bankası'nda, milletin "ihtiyat akçesi ve kefen parası" olarak, emanette olduğu bilinen 128 milyar TL,nin yerinde olmadığı ile ilgili iddialara, yetkililerin ikna edici ve inandırıcı cevapları halen verememiş (?!) olmasında duyduğumuz rahatsızlıkları, her türlü engellemelere rağmen (?!) ahvalimce dizelere dökmeye çalıştım... PAYLAŞILMASI TEMENNİSİYLE...

    YÜZ YİRMİ SEKİZLİK EMANETİN BAŞINA GELENLER...

    Duruyordu şurada...
    Şimdi yoktur (?!) burada...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Bu iş de bir haller (???) var...
    Sanki (?!) timsahlar ağlar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Kasa boş (?!) yok paralar...
    Kimlerle (?!) neler yapar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    "Adı geçen" ağalar...
    Soranları (?!) azarlar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Taşra (?!) Merkeze sorar
    "Merkez" taşradan (?!) arar
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Kim çaldı (?!) nere yığar...
    Sanmam, bir yere sığar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    "Bay Kemal" de can yanar...
    "Saraylı" ıslık çalar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ***
    O gün, bu gün ah-u zar..
    Meral Bacı, sorgular...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Babacan Temel, sorar...
    "Üç mimli" (?!) denklem kurar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    "Çok sağlam (?!) kapısı var...
    Bu "Merkez'i kim soyar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."
    ****
    Feryattadır (!!!) bu diyar...
    Kimler, ne zaman (?!) duyar...
    "128 milyar...
    Dolarımız nerede..."

    Ali Dal 16.04.2021
    Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  62. AHA ORADA İŞTE...

    Yüz yirmi sekiz milyar, doları sorarsınız...
    "Aha bak, işte orda" konulan (?!) yerde durur...
    Bir türlü inanmayıp, yine de sorarsınız...
    Aha bak, işte orda; önünde perde (?!) durur...
    ****
    Yüz yirmi sekiz milyar, dolar "emin ellerde"...
    "Görünmez" eylemiştir, üstündeki "sır"perde..
    "Uyandırmayın!" diyor; "upuzun gecelerde"...
    Yazdığı "ikaz notu"; aha bak, burda durur...
    ****
    Yüz yirmi sekiz milyar, dolarcık parçacığı...
    İnadına sorarak, ekşitmeyin cacığı...
    "Yerinde olmasa da" var sanmayın açığı...
    "Iş bilenle birlikte"; borsada, kurda durur...
    ****
    İkram etmiş değiliz (?!) ağzını açmış kurda...
    Kayıp mayıp değildir; ya ordadır, ya burda...
    "Yüz yirmi sekiz milyar, dolarcık aha şurda...
    Kuruşu kuruşuna, "hayali varda" durur...
    ****
    Saray sultanı gibi (?!) manasız şişinmeyin...
    "Hesap sormaya" kalkıp, nafile deşinmeyin...
    Yüz yirmi sekiz milyar, doları düşünmeyin...
    Merkez'den daha sağlam "kanka dostlarda" durur...
    ****
    İlgi alanı değil (?!) ırgatın, marabanın...
    Uğramaz kapısına (?!) garibin, gurabanın...
    Yanında ne işi var (?!) fakirin, fukaranın...
    Zeytinyağı gibidir; "dolar üstlerde" durur...
    Ali DAL
    18.04.2021 ANTAKYA/HATAY

    Hz

    YanıtlaSil

  63. MANA VE MANASIZLIK
    Yüreğiyle gören gözler...
    Güneşi de aydınlatır...
    Engin gönül, sıcak yüzler...
    Hudutsuz sevgi anlatır...
    ****
    Arif olan anlar, sezer...
    Muhabbette mana süzer...
    Barış sunar, müşkül çözer...
    Hece hece, satır satır...
    ****
    Kahredici haber almak...
    Cahil ile çene çalmak...
    Muhannete muhtaç olmak...
    Ölümü mumla aratır...
    ****
    Kibire "kuvvet" diyenler...
    Öfke kuşanıp giyenler...
    Barıştan haz etmeyenler...
    Hiç yoktan, hasım yaratır...
    20.04.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  64. BİR BAŞKANIN ŞECERESİ

    Aş Başkanım engeller aş..
    Başarmayı bilen cansın...
    Sana derler Mansur Yavaş...
    Zoru dağdan aşıransın...
    ***
    Kıskançlıktan sataşanlar...
    Varsın atsın taş atanlar...
    Bakar kördür, görmez onlar..
    Hizmetlerle yarışansın...
    ***
    Temiz ayak izin ile...
    Ahi Evran özün ile...
    Gönül alan sözün ile...
    Barıştıran, barışansın...
    ***
    Uyanırsın Ankara'yla...
    "Doydum" dersin simit, çayla...
    Çok hizmeti az parayla...
    Yüz akıyla başaransın...

    Ali Dal
    10.05.2021 Antakya/HATAY
    0536 569 9010


    YanıtlaSil
  65. BİR BAŞKANIN ŞECERESİ
    Aş, Başkanım engeller aş...
    Azmin adı, hoş insansın...
    Sana derler Mansur Yavaş...
    Zoru dağdan aşıransın...
    ****
    Kıskanıp da sataşanlar...
    Varsın atsın taş atanlar...
    Mücevheri sarraf anlar...
    Hizmetlerle yarışansın...
    ****
    Temiz ayak izin ile...
    Ahi Evran özün ile...
    Gören gönül gözün ile...
    Barıştıran, barışansın...
    ****
    Uyanırsın Ankara'yla...
    "Doydum" dersin simit, çayla...
    Çok hizmeti az parayla...
    Yüz akıyla başaransın...
    ****
    Ali Dal
    10.05.2021 Antakya/HATAY
    0536 569 9010


    YanıtlaSil
  66. BU RESİME HER BAKIŞTA...
    Her bakışta, can evimde...
    Umutlarım, boy boy olur...
    Baharlaşan şu sevgimde...
    Her nefesim huzur bulur...
    *****
    Bu resime her bakışta...
    Güven duygum artar döşte...
    Korkularım kalmaz düşte...
    Gecem kâbustan kurtulur..
    *****
    Bu resmi alsam elime...
    Işık yansır gözlerime...
    Derman gelir dizlerime...
    Bulanık gönlüm durulur...
    *****
    Bu resimde bir hikmet var...
    İçim kaynar, neşe dolar..
    Umutsuzluk, eğri yollar...
    Elif misali doğrulur...
    Ali DAL
    23.05.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  67. Sen ki, gönül deryasısın...
    Sen ki, insanın hasısın...
    Sen ki, dostluğun aslısın...
    Doğduğun düne ne mutlu..
    Seninle güne ne mutlu...
    *****
    "Telli Kuran" o sazınla...
    Duazınla, niyazınla...
    Dost dost diyen avazınla...
    Doğduğun düne ne mutlu..
    Seninle güne ne mutlu...
    *****
    Ses beklersin nazlı yardan...
    Anılırsın her diyardan...
    Göz açtığın Toroslarda...
    Doğduğun düne ne mutlu..
    Seninle güne ne mutlu...
    *****
    Ali DAL'ım böyle gördü...
    Senle gönül bağı ördü...
    Deyişlerle izin sürdü...
    Doğduğun düne ne mutlu..
    Seninle güne ne mutlu...
    Ali Dal
    23.05.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  68. BİR BAŞKANIN ŞECERESİ
    Aş, Başkanım engeller aş...
    Azmin adı, hoş insansın...
    Sana derler Mansur Yavaş...
    Zoru dağdan aşıransın...
    ****
    Kıskanıp da sataşanlar...
    Varsın atsın taş atanlar...
    Mücevheri sarraf anlar...
    Hizmetlerle yarışansın...
    ****
    Temiz ayak izin ile...
    Ahi Evran özün ile...
    Gören gönül gözün ile...
    Barıştıran, barışansın...
    ****
    Uyanırsın Ankara'yla...
    "Doydum" dersin simit, çayla...
    Çok hizmeti az parayla...
    Yüz akıyla başaransın...
    ****
    Ali Dal
    10.05.2021 Antakya/HATAY
    0536 569 9010

    Saygıdeğer Başkanım, Güzel insan Mansur Yavaş Beye ulaştırılması dileğimle..

    YanıtlaSil
  69. PİROMUZ KEMAL CANA...

    Bizim "Piro" candır can... Her hali "elif" söyler...
    Sevdası bayrak, vatan...
    Kemali "elif" söyler...
    ****
    Şahittir yaşayanlar...
    Samimi olan anlar...
    Merkezinde "insan" var...
    Kelamı "elif" söyler...
    *****
    Yazıya demez tura... Düşürmez hakkı zora...
    Güvenmez riyakara...
    İkrarı "elif" söyler...
    *****
    Haram verip, alanla...
    Savaşı var talanla...
    İşi yoktur yalanla...
    Erkanı "elif" söyler...

    Ali Dal
    28.05.2021 ANTAKYA/HATAY


    YanıtlaSil
  70. ELİNİZDE DİN YORULDU...

    Sevgili okurlarım,
    Gün geçmiyor ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e bir yobaz hakarette bulunmasın?!.
    Bu küstahlığı yapanların imam müftü ve ötesi kılığında (?!) olmaları ise rezaleti ve küstahlığı daha da rezilleştiriyor!?!..
    Fazla uzağa gitmeden, şu yakın zaman içerisinde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün manevi şahsiyetine yapılan saldırılara baktığımızda; Partili Diyanet işleri başkanının lanet okuması; Ayasofya baş imamının "laiklik Anayasadan çıkarılsın" şeklindeki zırvalaması, Yalova'da benzeri zırvalamayı tekrarlayan imamın hezeyanları; bu defa da Ayasofya Camiinde imam kılıklı meczupca Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e lanet okunması ve daha bilmediğimiz, duymadığımız benzeri küstahlıklar!!!...
    Ülkeyi 19 yıldır yönetenlere birlikte soralım: "Döneminizde Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e yapılan hakaretlerin, saldırıların artmış olması tesadüf müdür?!.." Tesadüf olmadığı ortadayken; ecdada ve tarihi hakikatlere ihanetin sürmesi veya sürdürülmesi karşısında "ÜÇ MAYMUNU" oynamak, ihanetin bir başka versiyonu olmuyor mu?!..
    Bunca ihanetlere aynı dozda tepkisini ortaya koyan milletin, ders verme gününü iple çektiğini elle tutar, gözle görür gibiyim... Eceli yaklaşan kedi, mabet duvarına pislermiş !!??..
    Yaşa ki, neler göresin??!!..
    ***
    Elinizde din yoruldu...
    Melek bıktı, cin yoruldu...
    Tarihte iffet kirlendi...
    Bugün koktu; dün yoruldu...
    ***
    Kutsallarda hal kalmadı...
    Kirlenmedik yol kalmadı...
    Tezgahta cennet, cehennem...
    Aldanmadık kul kalmadı...
    ***
    İhanet de sınır aştı...
    Tahammülde sabır taştı...
    Vefasızlık mikrop gibi...
    Tarihe, dine bulaştı...
    ***
    Din taciri, toptan satar...
    Haramına haram katar...
    İhanetten beslenenler...
    Mabedlerde pusu yatar...
    Ali Dal
    30.05.2031 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  71. Nazım'a ayan olmuş, memleketin ahvali...
    "Yine mi o hainler, satmakta memleketi...""
    Ah Nazım, gülmez oldu
    Memleketin cemali...
    Haramiler, mülküne, katmakta memleketi...
    *****
    "Yine mi özgür değil, muhalif düşünenler...
    Yine mi sürgündedir, "Ben Nazım'ım" diyenler...
    Ah Nazım, çıkartmıyor, ihaneti giyenler...
    Lime lime eyleyip, yutmakta memleketi...

    Ali Dal
    0₺.06.2021/Kahramanmaraş

    ,

    YanıtlaSil
  72. BİR KERE DE DOĞRU SÖYLEYİN YAHU!!..

    Sevgili okurlarım,
    Yaklaşık 20 yıldır ülke idaresini "öyle veya böyle" elinde bulunduran "AKP TEK ADAM İKTİDARI"nın; toplum vicdanında; "BİTMEYEN YALAN, PERVASIZ TALAN, KANUNSUZ ALAN, SÜREKLİ ÇALAN, NİYETSİZ (?!) KILAN, ASILSIZ İLAN" tanımıyla hafızalarda yer etmiş olması bu ülkenin her vatandaşını mutlaka rahatsız etmektedir :))?!..
    Bilhassa da, olumsuz sonuçlanan her yanlış eylemlerini, sanki kendisi yapmamış gibi, "muhalefete" yüklemeyi huy edinen "AKP TEK ADAM İKTİDARI"nın, "masum ve mağdur" kılığına bürünüp, riyaya ve takiyeye kalkışması ise pes dedirten (!!) bir başka "pişkinliğidir":))?!..
    AKP TEK ADAM İKTİDARI"nın, milleti bir şey bilmez, fehimsiz görüp, "refah seviyesinin yükseldiğini, ekonominin pik yaptığını, işsizliğin azaldığını, eğitimde ve sağlıkta önemli aşamalar kat edildiğini ve demokrasinin tüm kuralları ile işlediğini bundan dolayıdır ki, dünyanın kıskandığı ülkeler arasında yer aldığını" her fırsatta tekrarlamalları yok mu, tabiri caizse "insanı dinden, imandan çıkarıyor" desek yeridir...

    BİR KERE DE DOĞRU SÖYLEYİN YAHU!!..
    Şu bizi kıskanan ülkelerin adlarını da söyleyin bari, biz de bilelim:))!!??..
    Neremizi kıskanıyorlar??!!..
    • ."AK YARGI" haline dönüşen ve geç bile tecelli etmeyen adaleti mi??..
    • "Sosyal Devlet" özelliğini, vatandaşına yansıtmaz hale gelmesinden kaynaklı kapanan yüz binlerce iş yerlerini mi??..
    • Sayısı 25 milyonu aşmış icra dosyalarını mı??..
    • Çöpten, konteynerlarda yiyecek arayan ve yoksulluğu açlık sınırına dönüşmüş milyonlarca çaresiz insanları mı??..
    • Hırsızlığın, adam öldürmenin yedi kat artmış olmasını mı??..
    • Cinsel suçların on bir kat artmasını mı??..
    • Kaçakçılık suçlarının dokuza katlamasını mı??..
    • Sahteciliğin beş kata çıkmasını mı??..
    • Yağmanın 11 kat, trafik suçunun 15 kat artmasını mı??..
    • Bilhassa "Z" kuşağının geleceğinin çalınması mı??..
    • Tek geçim kaynağı olan traktörünü icra gelen çiftçinin halini mi??..
    • Kontak kapatan tahsiciyi mi??..
    • Emeklinin, boş buzdolabını mı??..
    • Yetim hakkına göz dikilmiş olunmasını mı??..
    • Sosyal devletçe, tedavisi karşılanmayan ve kaderleri ile başbaşa bırakılmış olan SMA hastası çocukları mı??..
    • Üretimden vazgeçilmiş halini mi??..
    • Deneyimsizliği, "yönetim şekline" dönüşmesini mi??..
    • Diplomaside ciddiye alınmaz noktaya gelinmesine mi, ülkemize ve yönetenlerine hakaretin olağanlaşılmasını mı??..
    • Devlete ve unsurlarına olan güvenin ciddi manada azalmasını mı??..
    • Farklı fikirlere hayat hakkının tanınmamış olmasını mı??..
    • Özgürlüklerin tek taraflı işler hale dönüştürülmesini mi??..
    • Devlete ait tesis ve teşekkülleri çerez parasına yandaş cenaha peşkeş çekilmesini mi??..
    • Her şeyi ithal eder noktaya gelinmesini mi??.. Allah aşkına söyler misiniz, ne hale (?!) soktuğunuz canım ülkenin, neresini, kimler kıskanmakta ki:))??!!..
    "BU ALDATMA VE ALDANMA" nereye kadar??!!..

    BİR KERE DE DOĞRU SÖYLEYİN YAHU!!..
    YOKSA YALANIN TÜKENMESİNİ Mİ BEKLİYOR SUNUZ:)??!!..
    "DOĞRULUK" SEMTİNİZE UĞRAMADI MI??!!..
    "HİÇ ŞAŞIRMADIK:))!!??..
    *****
    ANLAMAZNAME

    İzanı, insafı rafa kaldıran...
    Ne ayıptan anlar, ne ardan anlat...
    İstismarı hak belleyip, saldıran...
    Ne yarenden anlar, ne yardan anlar...
    *******
    Söylerken yalanı, kumdadır başı...
    Duygu sömürürken, döker (?!) gözyaşı...
    Bakarken ya kördür, veyahut şaşı...
    Ne ifşadan anlar, ne sırdan anlar...
    *******
    Helal, haram demez; yalayıp yutar...
    Şüpheli abdestle, gider saf tutar...
    Bin yalan az gelir, bin daha katar...
    Ne ateşten anlar, ne nurdan anlar...
    *******
    Arlanmayı atmış dağın ardına...
    İftiralar yükler kulun merdine...
    Temmuz'u pazarlar, kışın Mardına...
    Ne hatırdan anlar, ne şerden anlar...
    Ali Dal
    05.06.2021 Elbistan/KAHRAMANMARAŞ

    YanıtlaSil

  73. "TÜİK"İN AÇILIMI VE BÜYÜYEN TARAFIMIZ:))

    Sevgili okurlarım;
    Tarlasına, toprağına küstürülen muzdarip çiftçinin, altından kalkılmaz faizle bankalardan aldığı 18.2 milyar liranın yasal takibe alındığı...
    Girdi fiyatlarındaki fahiş artışlar nedeniyle tarlasına küstürüldüğü....
    Köyden kente zaruri göçler her geçen gün arttığı...
    Neredeyse çarık giyer hale getirilmiş çiftçinin perişan hale geldiği...
    Sanayide kapanan kepenk sayısının 40 milyonu aştığı...
    Esnafın, boşalan rafına, yeni ürün koyamaz duruma düşürüldüğü...
    Genç işsiz sayısının 4 milyonu aştığı... Eğitimde kalitenin, üçüncü dünya devletlerinin de gerisinde kaldığı...
    Toplumun "sadaka toplumuna" dönüştürüldüğü...
    Son umutun ve son güvenin dahi tükenir noktaya geldiği...
    İstikbal telaşına düşürülen üniversite mezunu gençliğin, yurt dışında arayış içerisine sevk edildiği... 2021 Türkiye'sinde, halen halkı doğru bilgilendirme basireti gösteremeyen TÜİK ise, saptırmanın da ötesine geçerek; "EKONOMİ YÜZDE YEDİ BÜYÜDÜ" deyip, halen "rakamlarla yalan söyleme" alışkanlıklarına devam etmekte!!??..
    Bariz olumsuzluklar. kabak gibi ortadayken, EKONOMİ YÜZDE YEDİ BÜYÜDÜ" diyerek, bilgi kirliliğine devam eden TÜİK, ya gerçekten büyüyen tarafımızı karıştırmaktan; veya kargayı bülbül diye yutturma peşinde :))!!??..
    *Ekonomik kriz ve salgın nedeniyle geliri azalan vatandaşı...
    *Çareyi yüksek faize rağmen kredi çekmekte arayan çiftçiyi, esnafı, sanayiciyi...
    *Mayıs ayı itibariyle, verdiği kredi miktarı 3 trilyon 855 milyara ulaşan bankaları...
    *Borcu 722.9 milyara varan tüketiciyi..
    *159.3 milyar lirayı aşan kredi kartı borçlularını...
    * Milletin, yoksulluk sınırından açlık sınırına gerilemesini...
    • Konteynerlarda yiyecek arayan milyonların her geçen gün artışını dikkate alarak hesap yapsaydı;TÜİK'in, "EKONOMİ YÜZDE 7 BÜYÜDÜ" ifadesini belki kullanmazdı.. Ve; "BÜYÜYEN TARAFIMIZIN EKONOMİ" olmadığını görüp çarpıtmaya kalkışmazdı... Bu denli fehimsizlik yapmazdı?!..
    Hal böyleyken, TÜİK'in, "EKONOMİ YÜZDE 7 BÜYÜDÜ" veya "sanayide şöyle uçtuk, tarım ve hayvancılıkta şöyle yol kat ettik, eğitimde ve sağlıkta Avrupa'yı solladık..." demeyi sürdürmesi, millete saygısızlık ve ihanet; aynı zamanda da siyasi iktidara borazancılıktan başka ne olabilir ki?!. Rakamlarla dans edip milleti her aldatmanızda, devlete olan güvenin zarar gördüğünü hiç mi düşünmezsiniz?!. Ayıptır...Günahtır...Tadı varsa yeter yahu!?.
    *******
    Gözümüze bakarak, alay etmeyin bizle...
    Aldatmayın milleti, çarpıtan dilinizle...
    Neremiz büyümüşse, gösterin elinizle...
    Aksi halde, "utanmaz, yalancı" size derler...
    ******
    Dayatmayın millete, güvenilmez olanı...
    Yutturmaya kalmayın, katlamalı yalanı... Sağlam diye satmayın, her yanı çürük hanı...
    Aksi halde, "utanmaz, yalancı" size derler...
    ******
    Harami dünyasında, helâli yiyen sen ol...
    Hakikat hırkasını, eynine giyen sen ol....
    Doğru yerde doğruyu, doğruca diyen sen ol...
    Aksi halde, "utanmaz, yalancı" size derler...
    ******
    Tertemiz olmak varken, lağım gibi akmayın...
    Elif gibi doğruya, şaşı şaşı bakmayın...
    Don lastiği misali, sündürmeye kalkmayın...
    Aksi halde, "utanmaz, yalancı" size derler...

    Ali DAL
    08.06.2021/ ELBİSTAN/K.MARAŞ

    YanıtlaSil
  74. CUMHURİYETİNİ ARAYAN (?!) SAVCI BEYLERİMİZ:))?!..

    Sevgili okurlarım;
    Unvanlarının başında, "CUMHURİYET" olan ve Cumhuriyet değerlerini savunma görevi başta olmak üzere, her türlü hukuksuzluğa karşı yegane savunucu olan sayın savcılarımızı kim veya kimler küstürdülerse (?!) inzivaya çekilmişcesine görünmez oldular:))??!!.. Topluca çay toplamaya gitmiş olamazlar:))??!!..
    Memleketi baştan başa sarmış olan ve her yerde "lağım patladı, pis koku etrafı kapladı" diyerek, zirve yapan hukuksuzluk halini, gündemde tutan sade vatandaşların isyanını, sayın savcılarımızın görmemiş olması ne mümkün??!!..
    O halde neredeler peki?!.
    Cirit atan mafyalar, senelerdir aydınlanmayı bekleyen "faili meçhul cinayetler" ; şayiası ayyuka çıkmış hak gasbları, el koymalar, kara para aklama işleri, akçeli kirli ilişkiler, enva çeşit entrikalarla kamu ve özel mülkiyete çökmeler, hulâsa yasal olmayan "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkileri lağım patlaması gibi ortalığa saçılması (?!!) karşısında Cumhuriyet ve hukuk savunucuları bildiğimiz (?!) savcıların suskunluklarında ısrar etmelerini anlamak mümkün değil?!.
    İşin en tuhaf yanı ise, aynı suskun savcıların, muhalefet aleyhine müdahalelerde şahin gibi şahbaz davranmaları??!!..
    Sayın Cumhuriyet Savcılarımızın, bu ülkenin bir kabile devleti olmadığını en iyi bilen hukuk insanları olduğunu dikkate aldığımızda, "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkilerinin bu denli (?!) ortaya saçılması karşısında, sessiz kalmayı sürdürmeleri, insanın ve kamuoyunun vicdanını kanatmaya devam ediyor!!..
    Oysa Cumhuriyet savcılarımızdan, ister iktidar, ister muhalefet olsun, daima Türkiye'nin temiz, ahlâklı, hukuku ve hakkı hakim kılan bir yapıya kavuşması uğruna daha etkin ve daha cesaretli olmalarını beklerdik??!!.. Siyasi otoritenin tavrına göre değil; bu ülkenin demokratik ve hukuk ülkesi olduğunu dikkate alarak, her türlü hukuksuzluğa, her şeye rağmen 'dur" deme varlığını gösterirken görmek isterdik??!!.
    Firari çete örgütü liderinin (Sedat Peker) her gün yeni bir video yayınlayarak, "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkilerini ortaya dökmesi karşısında, hukuk adına, temiz toplum adına müdahil olması gerekenlerin, halen kış uykusu görüntüsü vermeleri nereye kadar dersiniz??!!.. Yazık, çok yazık!!..
    Yeraltı suç örgütlerinin, Meclisi ve Sarayı teslim almaları, kabul edilir bir şey değildir!!..
    Acı hakikatler karşısında, korkudan susanların, yarına söyleyecekleri sözü olamaz!!!.. "Bu ülkenin mensubuyum" diyenler, başta hukuk insanları olmak üzere tepkilerini ortaya koymaktan geç kalmamalıdırlar!!.. Aksi halde gelecek kuşak tarafından, "ihanetin parçası" olarak anılmaktan kurtulamazlar!!..
    Yanlışımı ve eksiğimi bulanlar; doğrusunu ve fazlasını suskun (?!) Cumhuriyet savcılarımıza sorabilirler:))??!!..
    *****
    Halı harap memleketin...
    Haber edin savcı beye...
    Sonu gelmez felaketin...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Hırsız daha yavuzlaştı...
    Ne bulduysa, alıp kaçtı...
    Memlekette lağım taştı...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Bomboş kaldı dolu kasa...
    Nerde kaldı hukuk, yasa...
    Uyumuyor, uyanıksa...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Hiç değilse, tuz kokmadan...
    Mafyalar mala çökmeden...
    Tez olun, şafak sökmeden...
    Haber edin savcı beye...

    Ali Dal
    12.06.2021/Elbistan/Kahramanmaraş

    YanıtlaSil

  75. ÖNCE ÖLÇ, SONRA YUT!!..
    Hesapsız yenilen yemişler
    Çıkarırken (?!) seni dişler
    O Akçeli (?!) mimli işler
    Seni kirden kire sokar
    **
    "Ucu boklu" (?!) tuttukların
    Hak etmeden yuttukların
    Belki bugün, belki yarın
    Seni zordan zora sokar
    Ali Dal
    16.06.2021 ANTAKYA/HATAY


    YanıtlaSil

  76. UTANMAZDA, SIKILMAZDA..
    Utanmayı hepten atmış...
    Haramına haram katmış...
    Gırtlağa dek b.ka batmış...
    Yüz mü kalmış utanacak...
    ****
    Her yanında pislik akar...
    Leşten daha beter kokar...
    Halen pişkin pişkin bakar...
    Yüz mü kalmış utanacak...

    Ali Dal 15.06.2021 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil


  77. BİZİM EVDE (?!) BAŞKA YERDE (?!)

    "Beyin özürlü" Makron'u
    Sarmaş dolaş saran da kim
    "Elleri Kanlı" Biden'ı
    Hamd ederek soran da kim
    **
    Merkel'i "NAZİ" diyerek
    Biden'dan fırça yiyerek
    Makron'a dirsek değerek
    Diplomasi kuran da kim
    Ali Dal
    16.06.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  78. MAFYA KAZANI

    İçi kara, dışı kara kazanda
    Kimler yok ki, hangisini sayayım
    Şaibeler, okunuyor Fizan'da
    Öyle çok ki, hangisini sayayım
    *
    Seçemezsin, bağlayanla çözeni
    Kördüğüme dönmüş mafya gizemi
    Kur'an kurmuş bu karanlık düzeni
    Kimler yok ki, hangisini sayayım

    ALİ DAL
    16.06.2021 ANTAKYA

    YanıtlaSil
  79. AYNAYA BAKAMAMAK
    Gerine gerine oturmak için
    Yüz ağartan işler yapan olmalı
    Helal aşa kaşık batırmak için
    Düzgün işe imza atan olmalı
    *
    Kirli siyasete yaranan değil
    Haram sofralarda yalanan değil
    Avanta peşinde dolanan değil
    Karakteri sağlam tutan olmalı
    ALİ DAL
    16.06.2021 Antakya

    YanıtlaSil

  80. Hasan Şenel Kardeşin GÖNÜL ŞİİRINE İTHAFEN...
    GÖNÜL NAZİRESİ
    Çok haklısın, ne diyeyim..
    Duymalıdır paşam, beyim..
    Bıraksalar (?!) seveceğim..
    Münafıklık (?!) yaratanlar..
    *
    Dili zehire batırır..
    Orda barışı bitirir..
    Şeytan kalkar, cin oturur..
    Gönül bilmez şarlatanlar...
    *
    Asık surat, çatık kaşı...
    Ne yapmanız atar taşı..
    Gönül ile olmaz işi..
    Nefrete nefret katanlar..
    *
    Hin fikir kıymet bulamaz.
    Orada mertlik olamaz..
    İnsan gönlünü alamaz..
    Sevgiyi pula satanlar..
    *
    İnsana has, gönül, hatır..
    Kır at olmaz, melez katır..
    Gönül almaz, kin yaratır..
    Yüreğini karartanlar..
    *
    Ağustos'ta benzer kışa..
    Bakmaz sevgide yarışa..
    Davet edemez barışa...
    Gölgeye kurşun atanlar..
    Ali Dal
    17.06.2021

    YanıtlaSil

  81. Hasan Şenel Kardeşin GÖNÜL ŞİİRINE İTHAFEN...
    GÖNÜL NAZİRESİ
    Çok haklısın, ne diyeyim..
    Duymalıdır paşam, beyim..
    Bıraksalar (?!) seveceğim..
    Münafıklık (?!) yaratanlar..
    *
    Dili zehire batırır..
    Orda barışı bitirir..
    Şeytan kalkar, cin oturur..
    Gönül bilmez şarlatanlar...
    *
    Asık surat, çatık kaşı...
    Ne yapsanız atar taşı..
    Gönül ile olmaz işi..
    Nefrete nefret katanlar..
    *
    Hin fikir kıymet bulamaz.
    Orada mertlik olamaz..
    İnsan gönlünü alamaz..
    Sevgiyi pula satanlar..
    *
    İnsana has, gönül, hatır..
    Kır at olmaz, melez katır..
    Gönül almaz, kin yaratır..
    Yüreğini karartanlar..
    *
    Ağustos'ta benzer kışa..
    Bakmaz sevgide yarışa..
    Davet edemez barışa...
    Gölgeye kurşun atanlar..
    Ali Dal
    17.06.2021

    YanıtlaSil


  82. KEMAL'DEN GENÇLİĞE
    Hayatın kendisi sınavdır, gençler
    Vizesi olsa da finali yoktur
    Güzel yaşanmazsa keşkeyle geçer
    Pardonu tekrarı ihmali yoktur

    Yürü yarınlara emin adımla
    Hak ederek hazmet, helal yudumla
    En güzel duyguyu, yaşa yurdunda
    Öfkenin, kavganın Kemal'i yoktur
    Ali Dal

    YanıtlaSil

  83. EŞEK VE EŞEKLİK ÜZERİNE
    "Çakallığı huy etmişe
    "Eşek" desem, eşek küser
    Sonsuzluğu soy etmişe
    Eşek" desem, eşek küser
    *
    "Puşt" adamdan bitmez hile
    Art niyeti yansır dile
    Haddini bilmez cahile
    'Eşek" desem, eşek küser
    *
    Hak ederek yemeyene
    Bir selam değmeyene
    "Ben insanım" demeyene
    Eşek" desem eşek küser
    *
    Çiğnediği hukuk,töre
    Kusur işler göre göre
    İyilik bilmez nanköre
    "Eşek" desem, eşek küser

    Ali Dal

    25.06.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil

  84. (DÜZELTİLMİŞ HALİ)

    EŞEK VE EŞEKLİK ÜZERİNE
    "Çakallığı huy etmişe
    "Eşek" desem, eşek küser
    Soysuzluğu soy etmişe
    Eşek" desem, eşek küser
    *
    "Puşt" adamdan bitmez hile
    Art niyeti yansır dile
    Haddini bilmez cahile
    'Eşek" desem, eşek küser
    *
    Hak ederek yemeyene
    Bir selam değmeyene
    "Ben insanım" demeyene
    Eşek" desem eşek küser
    *
    Çiğnediği hukuk,töre
    Kusur işler göre göre
    İyilik bilmez nanköre
    "Eşek" desem, eşek küser

    Ali Dal

    25.06.2021 Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  85. TERK EDERSE DİL ÖZÜ

    Egosu şişen yazar
    Şekeri tuza katar
    Dostuyla ara bozar
    Kaprisi söze katar
    *
    Terk edince dil özü
    Akıl karartır gözü
    Tepede görür düzü
    Dumanı toza katar
    Ali Dal 22.06.2021
    Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  86. Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’ın müzik sınırlamasıyla ilgili sözlerine tepki

    RAHATSIZLIK

    SEN ÜLKEDEN HABERSİZ
    ÜLKE SENDEN MUZDARİP
    SAVRULUYOR REHBERSİZ
    HALİ HEPTEN MUZDARİP
    *
    İHANETTEN, GAMMAZDAN
    ALDATAN DÜZENBAZDAN
    CAMBAZ OĞLU CAMBAZDAN
    GERGİN İPTEN MUZDARİP

    ALİ DAL 22.06.2021


    https://www.krttv.com.tr/m/gundem/kilicdaroglundan-erdoganin-muzik-sinirlamasiyla-ilgili-h82336.html

    YanıtlaSil
  87. DEMEM O Kİ YILMAZ ÖZDİL

    Dost olarak Uğur Dündar
    Sana büyük gelmiş gibi
    "Hançerinle" sırtı kanar
    İhanetin (!!) olmuş gibi
    *
    Altın bildik (?!) çıktın hurda
    Bir tuhaflık yok mu burda
    Debelenirsin (?!) çamurda
    Tam yerini bulmuş gibi
    Ali Dal 22.06.2021 Antakya





    YanıtlaSil

  88. Erdoğan’dan ‘kamuda tasarruf tedbirleri’

    Kamuda en büyük tasarruf bence
    Saraydan başlasın, kul hakkı için
    Müsrifler aynaya bakmalı(!) önce
    Kul hakkına giden yol hakkı için
    *
    İtibarı israflardan arayan
    "Tasarruf etmeyi" halka has sayan
    Sadece kendini, kendini duyan
    Özünü yoklasın dil hakkı için
    Ali Dal 30.06.2021 Antakya

    YanıtlaSil
  89. KATAR'IN KATARI, BETERİN BETERİ:))?!

    Sevgili okurlarım,
    Her garabetin ve her musibetin "beteri" olur da, "beşli çete" nin, "altıncı kolu"nu oluşturan "KATAR'ın katarı" olmaz mı?!.. Haritada yerini bulamasak da (?!) AKP Saray İktidarı yanında kıymeti ve kredisi büyüktür:)??!!..
    Haliyle KATAR'ın da; saraya karşı boş olmadığı açık??!!..
    Yani her iki taraf da birbirlerine "Akçeli dostluk bağı" ile sıkı sıkıya bağlı:))!?.
    "Bu bağlılığın kanıtlarının" hangi birini sayalım ki??!!..
    Bir yandan "iki katlı uçan saray" .. Miş gibi yapmak için (?!) SWAP' laşmalar... "Sıcak dolar" koklaşmaları.. Vesaire... Vesaire...
    "Beştepe Sarayı"ında ise; sadece " iz bedeli" babından 50 milyon Dolar gibi sembolik para karşılığında (??) tartışılmaz olan ulusal değerimiz "TANK PALET FABRİKASI"nın Katar'a işportadan (?!) sunumu... İstanbul'un gözde yerleri başta olmak üzere; kıymeti tartışılmaz olan diğer sahillerde de ballı taşınmazların boca edilmesi... Saraylar arası mükellef sofralı akşam davetleri... "Abi kardeş" muhabbetleri falan, filan.. Ama "Millet kesesinden" ağalık yapma konusunda bizim saraylının eline kimseler su dökemez!!..
    Sevgili okurlarım,
    Alın size bir başka ağalık daha:))!!..
    "Bizim Sarayın Sultanı" Katar Emiri ile imzalayıp yürürlük kazandırdığı "eğitim protokolü"yle Katarlı gençlere Türkiye'de bundan böyle tıp, eczacılık, veterinerlik, diş hekimliğl gibi bölümlerde sınavsız okuyabilme imkanı getirildi!!??..
    Beterin beteri" diyebileceğimiz bu protokolün karşılıklı imzalanıp yürürlüğe girdiğinden bu yana, maddi ve manevi zorlukları yaşayarak, bu bölümlerde okuyabilme mücadele veren Ülkem gençliğinin; AKP Tek kişilik Şahsım iktidarına; "YOKSA SİZ KATAR HÜKÜMETİ MİSİNİZ??!!.." deyip isyan çığlığı atarak tepki göstermelerine hiç kimse "asayiş bozucu ve terörist davranış" yorumu yapmamalıdır?!..Zira gençliğin göstereceği bu tepki, fırsat eşitliği ilkesini ortadan kaldıran bu haksız kararın bizatihi kendisinedir...
    Sevgili okurlarım;
    Her geçen gün, ülkeye reva görülen bunca garabet uygulamalara duyulan öfke dalgalarının yayılmaları, tünelin ucuna yaklaşıldığını daha da belirginleştiğini gösteriyor!... Sizlerce de öyledir sanırım ?!..
    BEKLEYİP GÖRELİM...
    ***
    Bize katar katar yalan dizenin
    Ağzına baldıran zehiri aksın
    Hin fikirle sinsi sinsi gezenin
    Boğazında zona çıbanı çıksın
    ***
    Hırsızlara, arsızlara yüz veren
    Vurgunlara, soygunlara gaz veren
    Kusurlara "inadına" hız veren
    Hiç iflah olmasın, temelden çöksün
    ***
    İftirayı balya balya atanın
    Ülke huzuruna nifak katanın
    Beytulmalı katar katar satanın
    Yaradan, evini başına yıksın
    ***
    Allemci kullemci sahtekarların
    "Abdesti şüpheli" riyakarların
    Nush ile uslanmaz hilekarların
    Can teslim etmeden cesedi koksun

    Ali Dal 30.06.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  90. CUMHURİYETİNİ ARAYAN (?!) SAVCI BEYLERİMİZ:))?!..

    Sevgili okurlarım;
    Unvanlarının başında, "CUMHURİYET" olan ve Cumhuriyet değerlerini savunma görevi başta olmak üzere, her türlü hukuksuzluğa karşı yegane savunucu olan sayın savcılarımızı kim veya kimler küstürdülerse (?!) inzivaya çekilmişcesine görünmez oldular:))??!!.. Topluca çay toplamaya gitmiş olamazlar:))??!!..
    Memleketi baştan başa sarmış olan ve her yerde "lağım patladı, pis koku etrafı kapladı" diyerek, zirve yapan hukuksuzluk halini, gündemde tutan sade vatandaşların isyanını, sayın savcılarımızın görmemiş olması ne mümkün??!!..
    O halde neredeler peki?!.
    Cirit atan mafyalar, senelerdir aydınlanmayı bekleyen "faili meçhul cinayetler" ; şayiası ayyuka çıkmış hak gasbları, el koymalar, kara para aklama işleri, akçeli kirli ilişkiler, enva çeşit entrikalarla kamu ve özel mülkiyete çökmeler, hulâsa yasal olmayan "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkileri lağım patlaması gibi ortalığa saçılması (?!!) karşısında Cumhuriyet ve hukuk savunucuları bildiğimiz (?!) savcıların suskunluklarında ısrar etmelerini anlamak mümkün değil?!.
    İşin en tuhaf yanı ise, aynı suskun savcıların, muhalefet aleyhine müdahalelerde şahin gibi şahbaz davranmaları??!!..
    Sayın Cumhuriyet Savcılarımızın, bu ülkenin bir kabile devleti olmadığını en iyi bilen hukuk insanları olduğunu dikkate aldığımızda, "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkilerinin bu denli (?!) ortaya saçılması karşısında, sessiz kalmayı sürdürmeleri, insanın ve kamuoyunun vicdanını kanatmaya devam ediyor!!..
    Oysa Cumhuriyet savcılarımızdan, ister iktidar, ister muhalefet olsun, daima Türkiye'nin temiz, ahlâklı, hukuku ve hakkı hakim kılan bir yapıya kavuşması uğruna daha etkin ve daha cesaretli olmalarını beklerdik??!!.. Siyasi otoritenin tavrına göre değil; bu ülkenin demokratik ve hukuk ülkesi olduğunu dikkate alarak, her türlü hukuksuzluğa, her şeye rağmen 'dur" deme varlığını gösterirken görmek isterdik??!!.
    Firari çete örgütü liderinin (Sedat Peker) her gün yeni bir video yayınlayarak, "devlet, mafya, medya ve siyaset" ilişkilerini ortaya dökmesi karşısında, hukuk adına, temiz toplum adına müdahil olması gerekenlerin, halen kış uykusu görüntüsü vermeleri nereye kadar dersiniz??!!.. Yazık, çok yazık!!..
    Yeraltı suç örgütlerinin, Meclisi ve Sarayı teslim almaları, kabul edilir bir şey değildir!!..
    Acı hakikatler karşısında, korkudan susanların, yarına söyleyecekleri sözü olamaz!!!.. "Bu ülkenin mensubuyum" diyenler, başta hukuk insanları olmak üzere tepkilerini ortaya koymaktan geç kalmamalıdırlar!!.. Aksi halde gelecek kuşak tarafından, "ihanetin parçası" olarak anılmaktan kurtulamazlar!!..
    Yanlışımı ve eksiğimi bulanlar; doğrusunu ve fazlasını suskun (?!) Cumhuriyet savcılarımıza sorabilirler:))??!!..
    *****
    Hali harap memleketin...
    Haber edin savcı beye...
    Sonu gelmez felaketin...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Hırsız daha yavuzlaştı...
    Ne bulduysa, alıp kaçtı...
    Memlekette lağım taştı...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Bomboş kaldı dolu kasa...
    Nerde kaldı hukuk, yasa...
    Uyumuyor, uyanıksa...
    Haber edin savcı beye...
    ****
    Hiç değilse, tuz kokmadan...
    Mafyalar mala çökmeden...
    Tez olun, şafak sökmeden...
    Haber edin savcı beye...

    Ali Dal
    12.06.2021/Elbistan/Kahramanmaraş

    YanıtlaSil
  91. TEMENNİ
    Halkın parasında gözü olanın
    Her iki gözüne fer uğramasın
    Doğa tahribinde izi olanın
    Utanmaz yüzüne nur uğramasın

    Halkın parasını, koruyanların
    Empati yaparak yürütenlerin
    Yaşamı doğada arayanların
    Semtine şaibe, kir uğramasın
    Ali Dal 01.07.2021 Antakya

    YanıtlaSil
  92. Dününü unutan, bu günsüz kişi
    Hezeyana hüner gözüyle bakar
    Ahde vefa bilmez(!) atarken taşı
    Arsızın utanmaz yüzüyle bakar
    ***
    Kabına sığmayan kaprisi ile
    Olanca ham sözü söyletir dile
    Melekler kırk kere uyarsa bile
    Gerçeğe şeytanın iziyle bakar

    Ali Dal 01.07.2021ANTAKYA

    YanıtlaSil
  93. UNUT 'MADIMAK' LIMDA
    "Benim Kabe'm insan"diyemeyenler
    Ne bilir insanı, canı, cananı
    Sevgiyi, barışı giyemeyenler
    Ne bilir insanı, canı, cananı

    Cana cefa veren, "Hızır Paşalar"
    Ya asar, ya yakar, veya parçalar
    Eziyetten keyif alan alçaklar
    Ne bilir insanı, canı, cananı

    Empati yapmayan anlamaz seni
    "Ben de bir insanım" desem de beni
    Uygular, nefsine ağır geleni
    Ne bilir insanı, canı, cananı

    İntikamla kalkan, öfkeyle pişen
    Ya kafa koparan, ya karın deşen
    Yezit'in zulmüne göre yetişen
    Ne bilir insanı, canı, cananı

    Ali Dal 02.07.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  94. SEN EY GÜZEL İNSAN- 1
    Sen ey güzel insan, sorarsan bana
    Seninle gülenin borcu var sana
    Rastlarsan Feyzo'ya, Zübük, Şaban'a
    Söyle artık sensiz sen olmasınlar

    Sen ey güzel insan, nerede kaldın
    Yoksa yorgunluktan düşe mi daldın
    "Davaro mu, yoksa Gerzek mi" oldun
    Söyle, artık sensiz sen olmasınlar

    Sen ey güzel insan, sorarsan bana
    Seninle gülenin borcu var sana
    Rastlarsan Feyzo'ya, Zübük, Şaban'a
    Söyle artık sensiz sen olmasınlar

    Sen ey güzel insan, nerede kaldın
    Yoksa yorgunluktan düşe mi daldın
    "Davaro mu, yoksa Gerzek mi" oldun
    Söyle, artık sensiz sen olmasınlar

    Üç Kağıtçı, Gerzek" rolü almadan
    "Sakar Şakir, Tosun Paşa" olmadan
    Her nerdeysen gidip seni bulmadan
    Söyle, artık sensiz sen olmasınlar

    Ortadirek, Şark Bülbülü, Kılıbık
    Çöpçü kralından haydi gel de bık
    Yine de sensizlik olmuyor artık
    İçinde sen yoksan sen olmasınlar
    Ali Dai 03.07.2021 Antakya

    YanıtlaSil
  95. SEN EY ŞABANIM

    Sen ki, Kemal Sunal, ekmek gibisin
    Bin kez seyretsem de, özlerim seni
    Sağdıkça ballanan petek gibisin
    Binbir renk çiiçekte izlerim seni

    Hatıran ses verir, dört bir civarda
    Ağustos sıcağı katarsın Mart'a
    Güldükçe düşünen güzel canlarda
    Çoğalan sevgide gözlerim seni

    Ali Dal 02.07.2021 Antakya

    YanıtlaSil

  96. Diyanet İşleri Başkanı, "Kur'an'ın Türkçesi Kuran değildir. Türkçe ibadet caiz değildir"diye fetva vermiş... Ben de bir vatandaş olarak Başkan Ali Erbaş'tan, aşağıdaki dörtlüklerimle sorularıma cevap istedim. Bekliyorum.
    .

    CEVAP VER!
    Kuran'ın Türkçesi değilse Kuran
    Rabbimin lisanı Arapça mıydı
    Sen hey Diyanet'in başında duran
    Rabbimin lisanı Arapça mıydı
    *
    Gücenir mi Rabbim, Türkçe okusam
    Günah mı yazılır anlamış olsam
    "Dil sürçmesi" diye bir daha sorsam
    Rabbimin lisanı Arapça mıydı
    Ali Dal Antakya
    03.07.2021

    YanıtlaSil
  97. BAY KEMAL
    Eğer Bay Kemal'de olsaydı yalan
    Güvenmezdim; şüphe ile bakardım
    Eğer olsa idim zehirli yılan
    Yalancıyı o dilinden sokardım

    Bay Kemal'in sözü oldukça sade
    Doğrudan gayrıya etmez müsaade
    Ömrüm son bulsa da solda da vade
    Baktığıma doğru yerden bakardım
    Ali Dal 4.7.2021 Hatay

    YanıtlaSil
  98. SUÇ ORTAKLARI
    Göbekten bağlıdır "kusurdaş" kullar
    "Şaibeli" huyda ortaklık sürer
    Bunlarda ayrılmaz ahtapot kollar
    Her "kripto" payda ortaklık sürer

    Birini suçlasan, kızar öbürü
    Birini bağlasan, çözer öbürü
    Biri sarhoş olsa, sızar öbürü
    Tezgahtaki meyde ortaklık sürer
    Ali Dal

    YanıtlaSil




  99. USTA
    Seveninden iki yürek arası
    Mutluluk tadında vefa sar usta
    Belki şifa bulur, gönül yarası
    Otur şöyle, diyeceğim var usta
    *****
    Sevgini sürüver, sosun yerine
    Lezzeti işlesin, dilden derine
    Hamiyet "Makber"i söylesin yine
    Efkarımdan, alevlensin har usta
    *****
    Can Yücel'in damıtılmış sözünü
    Ozan Pir Sultan'ı,Veysel sazını
    Peşinden Neşet'in Acem Kızını
    Dinlet, sen o zaman beni gör usta
    *****
    Aşkı tarif etsin Cemal Süreyya
    Nazım özgürlüğü anlatsın suya
    Neyzen'in nefesi dokunsun neye
    Peşinden masaya meze ver usta
    *****
    Özdemir Asaf'ta mutlaka gelsin
    Behramoğlu; "ne çok hain var" desin
    Orhan Veli; İstanbul'u seyretsin
    Haz verecek her ne varsa ser ustası
    *****
    Rıfat Ilgaz, Ahmet Arif gözünde
    Hasan Hüseyin'in, isyan (?!) sözünde
    Meze getir, Mahzuni'nin sazında
    Çünkü onlar, diyeceğin der usta
    *****
    Mey olarak, şiir, şarkı içelim
    Dadaloğlu ile serden geçelim
    Karacaoğlan olup, il il göçelim
    Veda vakti; şu hesabı gör usta
    Ali Dal
    22.02. 2021- Antakya/Hatay

    YanıtlaSil
  100. DÜN HIZIR, BUGÜN HINZIR

    Dün Hızır'dı, dar ağaçlı o zalim
    Astı Pir Sultan'ı öldüremedi
    Yine sürüp giden aynı mezalim
    Kemal'i bir türlü yıldıramadı

    Diktatörler mertlik sayar cinneti
    Haraç mezat satar farzı sünneti
    Cahillere pazarladı cenneti
    Kemal'e ermişi kandıramadı
    Ali Dal

    YanıtlaSil
  101. İKTİDARIN YÖNTEMİ
    Verirken miyavlar, alırken kükrer
    Neden diye sorsan ok atması var
    Kendi cenahında boş kalmaz küpler
    Neden diye sorsan bok atması var

    Milletin etini kemirenlerin
    Karın kaşıyarak genirenlerin
    Mükellef sofrada, semirenlerin
    Ruhsatsız saraya kök atması var
    Ali Dal

    05.07.2021 Antakya/HATAY

    YanıtlaSil
  102. TÜRKÜDEN KORKAN YÜREKLER

    Türküden korkan yürekler
    Sanatçıyı cellat görür
    Tünel kazan köstebekler
    Patatesi ahlat görür

    Kibirli baştan atmayan
    Türküyü meşke katmayan
    Atadan şefkat tatmayan
    Hakareti sanat görür
    Ali Dal Antakya HATAY


    YanıtlaSil

  103. GÜMBÜR GÜMBÜR "Z" KUŞAĞI

    "Z" kuşağı neden, niçin
    Soracağı gün yakındır
    "Yeter artık!" demek için
    Ereceği gün yakındır

    Her hukuksuz icazetin
    Azgınlaşan ihanetin
    Karşısına dalaletin
    Duracağı gün yakındır

    "Z" kuşağı, bugün, yarın
    Verecektir tam kararın
    Müjdesini ilkbaharın
    Vereceği gün yakındır

    Dökerek alın terini
    Yaşamadan beterini
    Dalaletin defterini
    Düreceği gün yakındır
    Ali Dal
    11.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  104. Diyaloga önem veren
    "Bay Kemal'de ben bulunmaz
    Savaşta da sulhu gören
    "Bay Kemal'de kin bulunmaz

    Kavga giremez semtine
    Sevgiyi seçer kendine
    Bakmaz insanın rengine
    "Bay Kemal"de hin bulunmaz
    Ali Dal Ankara
    11.07.2021

    YanıtlaSil
  105. İSTİSMARCI HİN OĞLU HİN !!..
    İstismarcı hin oğlu hin
    Göğe çıksa gök kirlenir
    Sermayesi "uyduruk din"
    Hiç arınmaz, çok kirlenir

    Fırsat bulsa an beklemez
    Haram, zehir, zıkkım demez
    Hak ederek helal yemez
    Yalar, yutar, tok kirlenir
    Ali Dal
    12.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil


  106. MUAVİYEZİT HORTLADI!! (1)

    Hortladı mı Yezit yoksa
    Zulümden haz alanlar var
    Bin şer sıçrar, bir kez baksa
    Muaviye olanlar var

    Ebu Süfyan'dan bu yana
    Doymadılar (!!) masum kana
    Zulmüne karşı durana
    Diş deneyen yılanlar var

    Diplomasız (?!) bir makamdan
    Çakma hakan, çakma handan
    Abdesti mimli (?!) imamdan
    Gün görmemiş yalanlar var

    Haram ağız, haram mide
    Her "riya" var haramide
    Şam'da Emevi Cami'de
    "Mimli Cuma" kılanlar var
    Ali Dal
    12.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  107. AKP, PAZARI NEREDE YAPIYOR?!.

    Sevgili okurlarım,
    Öyle anlaşılıyor ki, başarısızlıklarda doğrudan payı olanlar; o başarısızlıklar da olumsuz etkilenenlerin ortaya koyduğu "söylemli ve eylemli" tepkiler karşısında, "üç maymun" moduna girmeyi adeta reflekse bağlamış görünüyor:))?!
    Evet evet, 20 yıldır ülke idaresini elinde bulunduran "AKP ŞAHSIM İKTİDARI"ndan söz ediyorum...
    Cumhuriyet değerlerini satarak 20 yılı geride bırakan "AKP ŞAHSIM İKTİDARI"; üreterek refah seviyesini yükseltmeyi, istihdam yaratmayı halen hatırlamış değil!!..
    Üstüne üstlük, Kurtuluş Savaşı'nda yeni çıkmış ve yokluklarla başbaşa kalmış Cumhuriyet Türkiye'sini, o günün tüm olumsuzluklarını bahanelerle değil, üreterek düzlüğe çıkaran Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, aynı zamanda Osmanlı'dan kalma borçları da ödeme başarısını inkâra kalkışmaktan da geri durmamıştır:))?!

    Sevgili okurlarım,
    Satılmadık bir şey bırakmayan "AKP ŞAHSIM İKTİDARI"nın, bırakın 20 yılını; son üç yılına bakıldığında, "Kıskanılan ülke" olmaktan daha çok, üçüncü dünya ülkelerini anımsattığını görmekte zorlanmazsınız??!!..

    İşte sizlere üç yıllık mukayese tablosu:
    *10 Temmuz 2018'de 4.54 TL. olan dolar kuru, bugün 8.70 TL.
    • Euro 5.34 TL. iken, bugün 10.29 TL.
    • Köprü geçiş ücretleri, yüzde 309 arttı..
    • Otomobil, yüzde 236 arttı..
    • Bulaşık makinası, yüzde 192 arttı.
    • TV. yüzde 172 arttı.
    • Bilgisayar, yüzde 164 arttı.
    • Kiraz, yüzde 125 arttı.
    • Kayısı, yüzde 120 arttı.
    • Ayçiçek yağı, yüzde 118 arttı.
    • Margarin, yüzde 117 arttı.
    • Şeftali, yüzde 112 arttı.
    • Mercimek, yüzde 104 arttı.
    Hal böyle iken, Hazinenin 128 milyar dolarlık ihtiyat rezervi de kaşla göz arasında buharlaştığı gibi, "128 MİLYAR NEREDE?" sorusunu soranlar; neredeyse (?!) "FETÖ'CÜLÜKLE suçlanır oldular:))?!.
    Pandemi döneminde "SOSYAL DEVLET" görevini dahi yerine getiremeyen "AKP ŞAHSIM İKTİDARI"; çöpten ekmek arar hale gelmiş olan vatandaşa IBN numarası vererek mali katkı talep edilebilmiştir??!!..
    *Yuva kuramaz noktaya getirilen gençliği...
    *Çöken orta direği...
    *Zamları, zulümleri, yoksullukları, işsizliği...
    *Geçim bunalımı nedeniyle, sayısız intiharları..
    *Artan beyin göçü...
    *Çöken eğitim sistemi...
    Kapanan işyerleri...
    *İşlerinden olan milyonlarca vatandaşın perişanlığı...
    İnkar edilemez hakikatken; halen "UÇMAKTAN, GELİŞMİŞLİKTEN, BAŞARILI İKTİDAR OLMAKTAN" dem vuran "AKP ŞAHSIM İKTİDARI"na; millet olarak bir kere daha soralım:
    "HANGİ UCUZ PAZAR YERİNDE ALIŞ VERİŞ YAPMAKTASINIZ?!.. SADAKAYA MUHTAÇ HALE GETİRDİĞİNİZ MİLLETE DE O ÇOK UCUZ PAZARYERİNİ GÖSTERİR MİSİNİZ?!.."
    BÖYLE BİR PAZARYERİ OLAMAYACAĞINA GÖRE, YOKSA BURALARA UĞRAMA CESARETİNİ Mİ KAYBETTİNİZ ??!!..
    ***
    Sahte dindarlık yapsanız
    Türlü yollara sapsanız
    Şekeri tuza katsanız
    Mızrak sığmıyor çuvala
    ***
    Çare değil, asa, Musa
    Yüce dağa döndü tasa
    Yırtık büyük, yama kısa
    Mızrak sığmıyor çuvala
    ***
    Mabede çok gitseniz de
    Haccı tavaf etseniz de
    Umrelere gitseniz de
    Mızrak sığmıyor çuvala
    ***
    Öte sekmek, beri sekmek
    Suç kapatmaz perde çekmek
    Çözüm değil, eğip, bükmek
    Mızrak sığmıyor çuvala
    Ali Dal
    13.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  108. "BOP'TAN İŞLER"

    Sevgili Okurlarım,
    Bana; "bir ülkenin ne kadar özgür olduğunu nasıl anlarsın?" diye sorsalar; cevabım büyük olasılıkla:
    "Bir ülke, her bakımdan, küresel güçlerden bağımsız olarak neyi, ne derecede yapma inisiyatifini gösterebilmekteyse, o kadar özgürdür..." şeklinde olur... Ama her projeyi ve her işi emperyalist ülkelerin yönlendirmelerine (?!) göre şekillendirmekteyse, hür ve bağımsız olduğuna kimseyi inandıramaz...
    Küresel güçler diye tanımlanan ABD ve Batı ülkelerinin, uyguladığı değişmez yöntem; çıkarlarının olacağını öngördüğü ülkelere yönelik, "demokrasi, insan hakları, eşitlik, hukuk, refah seviyesi" gibi hususlarda vaatlerle bezeli senaryolar hazırlar ve etki alanlarına aldıkları ülke liderleri ve misyonerleri vasıtasıyla uygulamaya koyarlar...
    İşte bu noktadan hareket eden Amerikalıların; Müslüman ülkelere demokrasi getireceklerini öne sürerek 1999'da gündeme taşıdıkları "BÜYÜK ORTA DOĞU PROJESİ" de bu senaryolardan bir tanesidir...
    Ortadoğu'da tasarladığı bu projeyi en az maliyetle, en çok çıkar hesabıyla sahnelerken, sık baş vurduğu "taşeron yöntemini" de beraberinde uygulayarak; o zamanın Türkiye Başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan'ı "EŞBAŞKAN" payesiyle işin içine dahil Edip, uzaktan kumanda ederek yönetti...
    Afganistan'la, Irak'la düğmeye basan ABD; Arap ve Müslüman ülkeler üzerinde, BOP'a uygun olarak, AKP Modelini uygulamaya çoktan karar vermişti bile...
    "BOP'tan işlerin" eş başkanı olarak, rol biçtiği Erdoğan, "BO'a ve Arap ülkelerine önderlik yapma havasına" girdiği gibi, zaman zaman da "BEN BOP'UN EŞ BAŞKANIYIM" diyerek estirmekten de geri durmadı:))?!..
    Suriye ve Libya başta olmak üzere, her yerde adeta AKP'nin ve Erdoğan'ın rüzgarı eser oldu...
    Ortadoğu'nun yeniden şekillendirilme operasyonu; "ARAP BAHARI" zırvasıyla başlatılırken; milyonlarca insanın hayatına sebep olacağı, hedeflenen ülkelerde taş üstünde taş kalmayacağı, zorunlu göçlerin sökün edeceği ilk başından bilinmekteydi??!!.. Ama bu durumu öngöremeyen (?!) tek ülke Türkiye; tek lider ise "BOP'UN EŞ BAŞKANI" Erdoğan'ın bizzat kendisiydi!!..
    Takriben 20 yıldır süregelen amansız savaşlara rağmen halen ORTADOĞU'ya ne demokrasiniin, ne de baharın gelmediği görüldü:))?!..
    SONUÇ:
    Oluk oluk akmış kanlar, yitirilen canlar, harabeye dönen şehirler, köyler ve her tarafta sürüp giden akıl almaz karanlık oyunlar!!..
    Peki, başka!!..
    Bölgede 20 yıldır kesintisiz süren savaş ve kaos ortamında diğer ülkeler gibi olumsuz etkilenen ve hiç yoktan 6 milyonu aşkın Suriyeli göçmeni kucağında bulan; ülkeyi her bakımdan vahim ötesi koşullarla baş başa bırakan AKP Şahsım İktidarının; halen işin vahametini görememiş olması ise felaketin en düşündürücü yanı olsa gerek?!..
    Demokrasinin gelmesini beklerken, hepten dibe vuran diğer Ortadoğu ülkeleriyle birlikte Türkiye'nin de ödediği ve ödemekte olduğu mali bedel 200 milyar doları geçerken, sınır komşularımızla devam eden anlamsız savaşta yüzlerce insanımız da, yaşamından ne yazık ki koparılmıştır!!..
    Sevgili okurlarım;
    Her bakımdan dışa bağımlı hale gelmenin, sonuçları, aslında her hakikati gözler önüne sermiyor mu?!..

    "BOP'TAN İŞLER"in faydaları ve zararları bu olsa gerek:))?!.
    ***

    BOP'tan iş de, hayır görmüş var ise
    Beri gelsin, gördüğünü deyversin
    Zulmediş de yüzü gülmüş var ise
    Niçin, neden güldüğünü deyversin
    ***

    BOP'tan işin, Akıbeti BOP'tandır
    Yanlış yapan, pusulasız kaptandır
    Uyarsak da, aynı kaptan çoktandır
    Bütün aklı böldüğünü (?!) deyversin
    Ali Dal
    13.07.2021 ANKARA



    YanıtlaSil
  109. "PORSİYON KÜÇÜLTME"
    Bana; "porsiyonu küçült" diyenler
    Dört mide taşırken, utanmazlar mı
    Kuş sütü sofrada, löm löm yiyenler
    Şiş karın kaşırken utanmazlar mı

    Bin odalı, yüz mutfaklı sarayda
    Bir eli baldadır, öbürü yağda
    Karnı tok, sırtı pek; zevk-ü safada
    Mükellef yaşarken, utanmazlar mı
    Ali Dal ANK.



    YanıtlaSil
  110. 15 TEMMUZ'UN NEYİ VAR, NEYİ YOK?!.

    Sevgili okurlarım;

    Yaşanan anormalliklere bakılarak söylemek gerekirse, ülkemizin; "TUHAFLIKLAR ÜLKESİ" haline getirildiğini söylememiz abartı olmaz!!..
    Meseleye; lanet olası "FETÖ KALKIŞMASI"nı esas alarak baktığımızda; yanılma payımızı olmadığını daha net görebiliriz...

    15 Temmuz 2016 tarihine değin, "AKP ŞAHSIM HÜKÜMETLERİ" ile iki mabat, bir don vaziyetinde "Yapışık kardeşleri" oynadıkları süre içinde palazlanması neticesinde devlet içinde devlet olma gücünü kendinde görüp, 15 Temmuz 2016 hain kalkışması; 250 masum insanımızı yaşamından kapatırken, binlerce insanımızın da yaralanmasına sebep olmuştu!!!.
    Hain kalkışmadan günümüze 5 yıl gibi bir zaman geçti...
    Bu süre içerisinde; "FETÖ KALKIŞMASI" ile doğrudan veya dolaylı irtibatı olduğu iddiasıyla göz altına alınan ve tutuklanan esnafları, memurları, işçileri, ayakkabı boyacılarını, Bank Asya'ya para yatıranları, öğretmenleri, subayları, assubayları, Harp Okulu öğrencilerini, generalleri, emniyet mensuplarını, yargı mensuplarını (firari Fetöcü savcı Zekeriya Öz ve diğer firari yargıçlar hariç) valileri ve kaymakamları duyduk ama, her ne hikmetse (?!) "FETÖ LANETİ" nin siyasi kanadında yer almış simalara bir türlü rastlanılamadı:!?. Bu muamma devam ederken; Meclis Soruşturma Komisyonunca hazırlanıp Meclis genel kuruluna sunulmak üzere; TBMM. Başkanlığına verilmesi beklenen "15 Temmuz Raporları"nın ise, sırra kadem bastığı haberi duyuluverdi??!!..
    ...Ve peşinden,"15 Temmuz Balistik Raporları" aynı şekilde (?!) kırıklara karışıverdiği öğrenildi??!!..
    Bilhassa da "yakalanarak sorguya çekildiği haberi, çıplatılmış görüntüsü ile birlikte paylaşılan, "FETÖ'nün Hava Kuvvetleri imamı" diye tanımlanan Adil Öksüz' ün, her ne hikmetse (?!) bir kaç gün sonra salıverildiği ve adeta elini kolunu sallayarak firar eylediği ekranlarda görüldü!!.

    Sevgili okurlarım;
    70'ini devirmiş ve ömrünü eğitimde, araştırmada, yazıp çizmede geçirmiş bir fani olarak, doğruluğuna ve haklılığına kesinlikle inandığım bir husus vardır ki; o da samimiyetin, halisane niyetin, empatinin ve dürüst davranışın olduğu işlerde ve yerlerde asla istismarın ve savsaklamanın tutunamadığıdır...
    "FETÖ LANETİYLE boy boy resimler veren, methü senalar dizen, milletvekilliği, bakanlık payesi almış FETÖ sempatizanı ve AKP patentli"malûm" siyasilerin, halen siyaset sahnesinde fink attıklarını, cümle alem öngörürken, AKP ŞAHSIM İKTİDARI'nın nisyan ile malûl olması, inandırıcılıktan uzak olmakla birlikte, gerçekleri saptırmanın tarafı olmaktan hiç de rahatsızlık duymuyor?!..
    ***
    Hal böyle olunca da; Ülkenin her yanında;
    15 Temmuz Okulları...
    15 Temmuz Parkları...
    15 Temmuz Bahçeleri...
    15 Temmuz Köprüleri..
    15 Temmuz Tiyatroları ve sinemaları...
    15 Temmuz Belgeselleri...
    15 Temmuz Bulvarları ve Caddeleri açmış olmanın samimiyeti tartışılır hale gelmez mi??!!..
    ***
    Netice olarak; 15 TEMMUZ FETÖ KALKIŞMASININ SİYASİ KANADINDA YER ALMIŞ KRİPTO SİYASİLER YARGININ ÖNÜNE GETİRİLİNCEYE DEĞİN; "15 TEMMUZ ŞEHİTLERİMİZİN AZİZ RUHLARI" HUZUR BULMAYACAĞI GİBİ, İKTİDARIN SAMİMİYETİ DE TARTIŞILMAYI SÜRDÜRECEKTİR !!??..

    "15 TEMMUZ'UN NEYİ VAR, NEYİ YOK?!." Derseniz eğer; milletin vereceği cevap: "15 TEMMUZ'UN, 'SİYASİ KANADI' HARİÇ HER ŞEYİ VARDIR..." Dan başkası olmaz!!??..
    ***
    Ne açıldı, ne kırıldı
    Fetö'nün siyasi kanadı
    Olmayan yerde (?!) soruldu
    Fetö'nün siyasi kanadı

    "Sözde" çarmıha gerildi
    Kayıp ilanı verildi
    Dönüp nerede denildi
    Fetö'nün siyasi kanadı

    Yerde, havada izlenir
    Görülen (?!) yerde gizlenir
    Orada, burda gözlenir
    Fetö'nün siyasi kanadı

    Sesi gelir ABD'de
    Sorup durma FETÖ nerde
    Durur, koyduğumuz yerde
    Fetö'nün siyasi kanadı

    Ali Dal 14.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  111. MÜSTEHAKIMIZ NEYSE O...
    Neye layıksak onlarla
    Rastlaşırız er veya geç
    İyi, kötü, yokla, varla
    Rastlaşırız er veya geç

    Sırt dönersek akla, ilme
    Sağdan, soldan yeriz çelme
    "Ucu bana değmez" deme
    Rastlaşırız er veya geç

    Ali Dal 14.07.2021 ANKARA



    YanıtlaSil
  112. TEMANNA
    Her kim yakın ise yavuz hırsıza
    Rabbim layıkını katıyla versin
    Müfteriye utanmaza arsıza
    Rabbim layıkını katıyla versin

    Ezanı Kuranı sünneti farzı
    Her kim yapıyorsa siyaset tarzı
    İstismar ettikçe talebi arzı
    Rabbim layıkını katıyla versin
    Ali Dal

    YanıtlaSil
  113. FETÖ Hainini metheden hatun
    TRT'ye sultan olmuş şaşmadık
    Paslı tenekeye, demişler Altun
    AKP' de kıymet bulmuş şaşmadık

    FETÖ semasında yüzen Hilal'in
    Vazgeçip saraya sızan Hilal'in
    Dişi kaplan gibi gezen Hilal'in
    AKP'de bahtı gülmüş şaşmadık
    Ali Dal 14.07.2021 ANKARA


    YanıtlaSil

  114. Sevgili Ekrem İmamoğlu'nun,, Cumhuriyet ile iigili sözlerinden örümcek ve karanlık anlayanlar...
    YEL VE KAYA
    Sevgili başkanım söylemlerini
    Anlamaz harami soyundan gelen
    Kıskanırlar çünkü eylemlerini
    Nankör kedilerin huyundan gelen

    Cumhuriyet desen kula kul anlar
    Altını anlatsan geçmez pul anlar
    Alevden söz etsen yıllık kül anlar
    Güdülmek isteyen koyundan gelen
    15.7.21
    Ali Dal ANK.

    YanıtlaSil
  115. KARIŞTIRMA!
    "Düzenin" içinde oluşan tümör
    Marazdır sancıdır şifa değildir
    Beyazı yansıtmaz zifiri kömür
    İhanet, kalkışma vefa değildir

    "15 Temmuz ile aynı şey" demek
    "Büyük Taarruz"u tersinden görmek
    Bu vatan uğruna özge can vermek
    Şereftir onurdur; cefa değildir
    Ali Dal 15.7.21

    YanıtlaSil
  116. Boğaziçi Üniversitesinin "KAYYUM" rektörü Bulu bulu geldi; Gulu Gulu gitti...

    BULU GULU
    Gelişin hüsrandı gidişin hazdı
    Parazit yapmanız akortsuz sazdı
    Yalnız kalışınız sanki enkazdı
    Bulu bulu gelmek buraya kadar

    Kirli siyasetle olmaz rektörlük
    Bakıp öngörmemek gafillik körlük
    Hüsranla son buldu bu diktatörlük
    Gulu gulu gitmek saraya kadar
    ALİ Dal Ank.
    15.07.2021

    YanıtlaSil
  117. BU FANİDE KAMER GEÇTİ
    Nokta atışı yaparak
    Dobrasını anlatarak
    Gemiyi dünden yakarak
    Bu dünyada Kamer geçti

    Göz yummadan hırsızlara
    Had bildirip haksızlara
    Pes etmeden arsızlara
    Bu fanide Kamer geçti

    Hacı Bektaşi Vell'yerelyen
    İkrar verdim diye diye
    Göz yummadı haramiye
    Bu fanide Kamer geçti

    Cömertçe bakıp gençliğe
    Yürekten akıp gençliğe
    Varını döküp gençliğe
    Bu fanide Kamer geçti
    Ali Dal 16.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  118. Osman Öcalan'dan medet umanlar
    Dersimin yolunu Habur'da arar
    Üç beş oy uğruna gözün yumanlar
    Pınarın suyunu kalburda arar

    Aldatan, aldatan, haddini aşan
    Rehbersiz yürüyüp, düz yolda şaşan
    Hesapsız, kitapsız işe kalkışan
    Selvi gibi boyu kamburda arar

    Ali Dal Ankara 0536 5699010

    YanıtlaSil
  119. Suyun Çıray İyi Parti Milletvekili
    Cumhurbaşkanlığının örtülü ödenek harcaması 6 ayda 1 milyar 348 milyon TL oldu.

    ÖRTÜLÜSÜ, ÖRTÜSÜZÜ
    Takmayın kafaya sayın vekilim
    Saraya milyarlar, itibardandır
    Millete ekmek ve peynir bir dilim
    Saraya milyarlar itibardandır

    Hesap sorulur mu hesap bilmeze
    Çok mudur, havyarlı, ejderli meze
    Haline şükretsin sel gören Rize
    Saraya milyarlar itibardandır
    Ali Dal 17.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  120. SOYAÇEKİM HARAMİLİK

    Soyaçekim haramilik
    Can çıksa da çıkmaz imiş
    Devlet soyana hamilik
    Akrabaya(?!)bakmaz imiş

    15 ile 1000 arası
    Hısım olmanın darası
    Devleti soyma sırası
    Bekleyeni sokmaz imiş
    Ali Dal 17.7.21 Ank.



    YanıtlaSil


  121. İşte Süleyman Soylu'nun kuzeninin SGK'ya 15 TL'lik ürünü 1000 TL'ye satışının belgeleri.
    Biri TİTCK kaydı, diğeri SGK kaydı.
    İkisi de aynı kod: KV1381. Biri 15TL'lik kateter, diğeri 1000 TL'lik valvülotom.

    SOYAÇEKİM HARAMİLİK

    Soyaçekim haramilik
    Can çıksa da çıkmaz imiş
    Devlet soyana hamilik
    Akrabaya(?!)bakmaz imiş

    15 ile 1000 arası
    Hısım olmanın darası
    Devleti soyma sırası
    Bekleyeni sıkmaz imiş
    Ali Dal 17.7.21 Ank.

    YanıtlaSil
  122. TANIDIĞIM BAY KEMAL'DE
    Bay Kemal" de söz senettir
    İstikrarla sonuç alır
    Dürüstlük onda servettir
    Böyle yaşar, böyle kalır

    Hesabında şaşma olmaz
    Hududunda taşma olmaz
    Halkla inatlaşma olmaz
    Milletini esas alır

    Kavgası yok kimse ile
    Yalan, yanlış sürmez dile
    Zor durumda kalsa bile
    Hakikatle sonuç alır
    Ali Dal 17.7.21 Ankara







    YanıtlaSil
  123. TÜRKİYE'M NEREYE-1
    "Türkiye'm nereye?" Teslim gibisin
    Her saat, her dakka uçar bir yanın
    Acı çekerken de çıkmıyor sesin
    "Yıkıcı"elinde göçer bir yanın

    "Türkiye'm nereye" desem ne yazar
    Sanki ipliğini etmişler pazar
    Hoyratın elinde dertlerin azar
    Eksilir bir yanın, geçer bir yanın

    Her gün bir yanını eksilmiş buldum
    Her bakışta can evimden vuruldum
    "Türkiye'm nereye" diyemez oldum
    Dökülür bir yanın, uçar bir yanın

    "Türkiye'm nereye" göz göre göre
    Ah çekip durursun, her yanın bere
    Bu yanan yürekle baksam her nere
    Bariz ihanete duçar bir yanın
    Ali Dal 18.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  124. Ormanların, bereketli ovaların betona heba edildiği anlayışa göndermemizdir:))?! O kadar!!!..
    ***
    BETONARME ANLAYIŞ
    Beton gelen, beton giden bakışlar
    Ormanı, ovayı betonda (!) görür
    Verimli toprağa beton nakışlar
    Yarını betonun katında görür

    Marifetten sanar nutuk düzmeyi
    Sürpriz diye sunar beton müjdeyi
    Gözlenen hizmeti, özlenen şeyi
    Beton kıvamında, tadında görür
    Ali Dal 19.07.2021

    YanıtlaSil
  125. HAZİN BAYRAMLAŞMA-1
    Gittik oğlumuzla bayramlaşmaya
    Tutup nefesini, baktı sessizce
    Uğraştık hasretten öte aşmaya
    Derinden, derinden yaktı sessizce

    Mahzun halimizi izler gibiydi
    Eski sohbetleri özler gibiydi
    Adeta hüznünü gizler gibiydi
    Duymasak da bir of çekti sessizce

    Uzattı kalbini, borç öder gibi
    Sanki bu diyarı terk eder gibi
    Bir başka aleme seferber gibi
    İhramla o yola çıktı sessizce

    Sordu fidanları, özlemle bana
    Dedim: "selam, sevgi saldılar sana"
    Çevirdi başını Kıble'den yana
    Kalan gözyaşını döktü sessizce

    Yürek Yangını babası
    Ali Dal 19.07.2021 Ankara





    YanıtlaSil

  126. "TALİİBAN MÜSLÜMANLIĞI"
    Zincirden boşanmış yobaz sürüsü
    İşkenceye din der; zulmü hak sayar
    Meydanı boş bulan salgın virüsü
    Yaşama hakkını böyle yok sayar

    Taliban görünür Fetö ses verir
    Kirli abdest ile tekbir getirir
    Zulmederken çuvaldızı batırır
    Kıl iğneyi kendisine çok sayar
    Ali Dal 21.7.2021 Ankara

    YanıtlaSil

  127. "DELİ DILACA" ya fırsat verdikçe
    Komşunun kuyusu b.ktan kurtulmaz
    Sivrisinek köyü, kenti sardıkça
    Bu memleket bataklıktan kurtulmaz

    Kirli siyasetin olduğu yerde
    Kişinin yüzünde yırtılır perde
    Söylemler, sohbetler düşer değerde
    Hal ve gidiş kabalıktan kurtulmaz
    Ali Dal
    22.07.2021 Ankara



    YanıtlaSil

  128. İLAHİYAYÇI CEMİL KILIÇ
    Halife Ömer'in adil olduğu tam bir safsatadır. Peygamber kızı Hz. Fatıma'yı döven yahut dövdüren Ömer asla adil değildir. Adil olan bir Ömer var evet ama o Emevi Halifesi Ömer Bin Abdülaziz'dir. Zira o, camilerde hutbede Hz. Ali'ye ve ehlibeyte küfredilmesini yasakladı.
    ***
    Tarihi saptıran sapıktır bence
    Nefsi için Kur:an'a dil uzatır
    Kendi ikbalini düşünür önce
    Öksüz, yetim hakkına el uzatır

    Adalet tanır mı, dövdüren, döven
    Resul Ailesine seksen yıl söven
    Tarih saptırır mı, hakikat seven
    Eza veren, sanmayın gül uzatır
    Ali Dal 23.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  129. GAZETECİSİ TUTSAK BASIN BAYRAMI

    Değerli basın emekçilerinin, 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramını kutluyor, çalışmalarında başarılar diliyorum.
    ***

    Sayın Engin Özkoç, bayram mı kaldı
    Gazeteci tutsak, basın lal oldu
    Doğru haber dersen, tehditler aldı
    Yargı ise, saraylıya yol oldu

    Deliğe yıktılar doğru yazanı
    Basın dili oldu, saray aksanı
    "Basınım" diyenin yüzde doksanı
    Yumdu gözlerini, Kula kul oldu
    Ali Dal 24.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  130. DİYANET'İN HAK VE HUKUK HASSASİYETİ:))

    13 milyar TL. ile 4 Bakanlığın bütçesine sahip olan Diyanet, bu parayı bitirip ek bütçe talep etmiş...


    Diyanet'te değil(?!)sarayda iş çok
    Bütçe kurban olsun (?!) Ali Erbaş'a
    Erdoğan güdümlü(?!)yapmadığı yok
    Bütçe kurban olsun (?!) Ali Erbaş'a

    Parıldayan kılıcını çekmeden
    Aktarırken para sormayın neden
    Hesaba geçirin şafak sökmeden
    Bütçe kurban olsun (?!) Ali Erbaş'a
    Ali DAL

    24.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  131. OH NE ÂLÂ MEMLEKET- (1)
    Millete din, iman, mescid ve mabet
    Saraylıya uçak, gemi, ziyafet
    Milleti ölmeden cennete davet
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket

    Gençliğe işsizlik, kadına zulüm
    Saraylıya bostan, millete dilim
    Sürer bu haksızlık, değişmez milim
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket
    Ali Dal

    OH NE ÂLÂ (?!) MEMLEKET- (2)
    Vatandaş çaresiz, fırsat tramvay
    Saraylı eskortlu, millet tabanvay
    Evi sele gitmiş Rizeli'ye çay
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket

    Ah vah ile geçti yirmi yılımız
    Zerre kıbraşmadı; beyler kılınız
    Ejder meyveniz ve Anzer balınız
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket
    Ali Dal

    OH NE ÂLÂ (?!) MEMLEKET- (3)
    Yoktan, yoksulluktan öldü bu millet
    Her yönden papazı buldu bu millet
    Sadaka toplumu oldu bu millet
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket

    Eğitim yatalak, sağlık komada
    Ekonomi dipte, şalvar Yamada
    Ne rezillik varsa, hepsi şemada
    Oh ne âlâ, oh ne âlâ memleket
    İcralık pantolon, ipotek ceket
    Ali Dal
    25.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  132. RÜŞVET VARSA YİYEN DE VAR
    Rüşvete alışmış harami soyu
    Pişmemiş et yiyen yamyam gibidir
    Helal, haram bilmez bir ömür boyu
    Kendini bilmeyen hayvan gibidir

    Yeterki ver yesin, rüşveti peşin
    Önünü, ardını düşünmez işin
    Yaz bahar ayında; sonbahar, kışın
    Arısının yutan kovan gibidir
    Ali Dal 25.07.2021 ANKARA

    YanıtlaSil



  133. CEVABINI BULAMAYAN SORULAR
    Sevgili okurlarım;
    Cevabını arayan ve muhataplarından bir türlü yüz bulamayan (?!) çetrefilli sorular biriktiğinde; bu soruları; ulusal, yöresel, kurumsal ve kişisel diye ayırarak takibini yapmaya çalışırım...
    Mutlaka sizler de öyle yapıyorsunuzdur...
    "ULUSAL SORULAR" diye nitelediğim ve her defasında muallakta kalan şu 5 soruyu, adrese teslim babından, muhataplarına, sizlerin de adına bir kere daha sormak istedim... Birlikte alacağımız cevabı vatandaşlık hüviyetini taşıyan tüm dostlarla paylaşmak gayesiyle paylaşabilirsiniz..

    İşte o "ULUSAL SORULAR" :
    1. Diploma nerede❓
    2. Damat nerede❓
    3. Aşı nerede❓
    4. 128 Milyar$ nerede❓
    5. İsimleri aşağıda yazılı olan şehitlerimizin şahadete erdiği yer olan Gara’nın sorumluları nerede?❓
    Vali Baruş yaptığı açıklamada, "Şehitlerimizin isimleri Uzman Çavuş Hüseyin Sarı, Polis Memuru Sedat Yabalak, Jandarma Astsubay Semih Özbek, Polis Memuru Vedat Kaya, Jandarma er Süleyman Sungur, Uzman erbaş Mevlit Kahveci, Topçu er Müslüm Altıntaş, Er Adil Kabaklı, Aydın Köse, sivil Muhammet Salih Kanca'dır. 14 Şub 2021
    ***
    Bu defa; bahse konu, 5 ulusal soruyu dizelerle sormaya çalışalım; bu sorulara akıcılık katışımız belki cevaplarını bulmayı hızlandırabilir...
    ***
    Yanlış anlamayın, kızmayın sakın
    Aklıma geldi de sorayım dedim
    Cevabı nerdeyse oraya bakın
    Neyin nesi imiş göreyim dedim

    Kaç yıldır sorarlar: "Diploma nerde"
    Gösterin, görsünler; olduğu yerde
    Eğer dönmemişse: "uzun seferde"
    "Olmayan" izini süreyim dedim

    Haylidir haber yok "milli" damattan
    Ayılar mı kaptı; düştü mü attan
    Hangi gök delende, kaçıncı kattan
    Kurtarmak üzere, gireyim dedim

    Nerde kaldı aşı; yok mudur sizde
    Aylar geçti halen saklanır gizde
    "Yarma aşı, kakma aşı" çok bizde
    İsterseniz beleş vereyim dedim

    "Ne oldu?" diyerek, meraktayız biz
    Milyarıyla dolar yüz yirmi sekiz
    Söyleyin; hepsini içtiyse öküz
    Nereye kaçtıysa arayım dedim

    Madem İrak'tadır; denilen LARA
    On üç şehidimi kim saldı ora
    Yapılmış hatalar; ak veya kara
    Ortaya bir daha sereyim dedim

    Ali Dal 26.07.2021 Ankara



    YanıtlaSil
  134. DEVLET VE DEMOGRAFİ-1
    Bu ülkenin dokusunu bozanlar
    Bozgunlar yaşasın, bakamaz olsun
    Gelecek günlere çukur (!!) kazanlar
    Toplumun içine çıkamaz olsun

    Milli ruhu tamamıyla yitiren
    Ülkenin özüne halel getiren
    Sonra dönüp "masum" gibi oturan
    Dizinin üstüne çökemez olsun

    Her kim doldurmuşsa, ülkeme eli
    Kapansın gözleri, tutmasın beli
    Kurusun damarı, tıkansın yolu
    Büyüğü, küçüğü dökemez olsun

    Millet zor bulurken, bir tabak aşı
    Ya görmezden gelip, ya bakıp şaşı
    Taşıyamaz olsun, bedeni, başı
    Kanı damarında akamaz olsun

    Bu ülkenin kimyasıyla oynayan
    Genetik bozmayı icraat sayan
    Ülke yarınına ipotek koyan
    Kendi bedenini çekemez olsun

    Ülkesini tehlikeye taşıyan
    Adım başı hatalarla yaşayan
    Rezaletten ve zilletten üşüyen
    Kimsenin elini sıkamaz olsun

    İhanet düşünen, öz vatanına
    Virüsler uğrasın vücut kanına
    İki kolu düşsün iki yanına
    Sönen ocağını yakamaz olsun

    Şehitler diyarı ülkemi üzen
    Sonra da kusursuz kul gibi gezen
    Zelil sultanlara methiye düzen
    Ağzına lokmayı tıkamaz olsun
    Ali Dal

    26.07.2021 Ankara



    YanıtlaSil


  135. Oğuzhan Asiltürk,. Saadet Partilileri hangi asrın gerisinde görmüşse (?!) " Bana itaate söz vermiştiniz" demiş...Ben de bazı hakikatleri hatırlatayım dedim...

    OĞUZNAME
    İster Oğuzhan ol ister Metehan
    Çoktan geçti kula kulluk zamanı
    Hayalet kendini görsen de kağan
    Dünde kaldı kaftan koltuk zamanı

    İtaat istersin kimsin ve nesin
    Sanki Kaf dağında geliyor sesin
    Tanınmaz hal almış düzün ve tersin
    Sende çoktan geçmiş folluk zamanı
    Ali Dal

    YanıtlaSil

  136. NE BAKAN AMMA!
    Bakanımın adı tarım
    Bakışı ve işi yarım
    Ülke ateş almış yanar
    Söndürmüyor dualarım

    Bakanımın adı orman
    Ülke yanar olmaz derman
    Millet "Devlet nerde?" derken
    "Sussun' diye gelir ferman
    Ali Dal 29.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  137. content://com.google.android.keep/blob/image/106

    YanıtlaSil
  138. TRAFİKTE AKLIN YOLU BİR...
    Kurallar, insanı yaşatmak için...
    Günü güven ile başlatmak için...
    Ömrü baştan başa kuşatmak için
    Altın öğütlerdir; uymak gerekir...

    Mademki, riski var aşırı hızın
    Neden yaşansın ki, acı ve hüzün
    Trafik kuralı olmuş her sözün
    Verdiği mesajı duymak gerekir

    Emniyet kemeri, araç bakımı
    Hesap etmek, uzağı ve yakını
    Karşının hakkını, kendi hakkını
    Hesaba katarak saymak gerekir

    Başkadır insanın bilinçli hali
    Birlikte verelim doğru misalı
    Genel kabul görmez, kural ihlali
    Örnek davranışı yaymak gerekir

    Ali Dal 30.07.2021 ANKARA

    YanıtlaSil

  139. Lanetlik Fetö'den lütuf beklemek
    Gafletten ziyade dalalettendir
    Yıllarca Fetö'ye kıyam eylemek
    Hürmetten ziyade cehalettendir

    Ne gezer hınzırdan, rahmani hasat
    Mayası bozuğun hüneri (?!) fesat
    Fetö gibilere tanınan fırsat
    Ferasetten değil, ihanettendir

    Sulamak nafile; kurumuş dalı
    Kökten kazınmalı, ayıran çalı
    Vatan gibi, bayrak gibi kutsalı
    Gözünden sakınmak ibadettendir

    Aynı şey değildir gül ile diken
    Birliğe karşıdır; ikilik eken
    İstismarı, henüz başında iken
    Üstesinden gelmek ferasettendir
    Ali Dal
    30.07.2021 ANKARA





    YanıtlaSil
  140. YÜZSÜZLÜĞÜN BU KADARI??!!...

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya'da devam orman yangınlarıyla ilgili konuşurken "Nakdi yardım" için Antalya Valiliği tarafından hesap açılacağını belirtip "Milletimiz cömerttir. Elinden gelen desteği her zaman yapar" dedi.
    ***
    YÜZSÜZLÜĞÜN BU KADARI??!!...

    Eliniz çıkmadı millet cebinden
    Cömertlik yapacak hal koymadınız
    Son damla da bitti kuyu dibinden
    "Yastık altı" kalan kul koymadınız

    Ahmak hududunu aştı bu millet
    Cömertlikten yorgun düştü bu millet
    İktidar elinde (?!) şaştı bu millet
    Bırakın parayı, pul koymadınız

    Uysal koyun gibi bakmaktan bize
    IBAN no:su vermek (?!) huy oldu size
    Milletin karnı tok, cilalı (?!) söze
    Cömertlik yapacak el koymadınız

    İnsanlar yırtığa ararken yama
    Ara vermediniz, sıralı zama
    Ateş istersiniz, milletten ama
    Sönmüş ocaklardan kül koymadınız
    Ali Dal
    31.07.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  141. Dilipak'tan muhafazakar camiaya: "İnsanlar bize bakıp dinden soğudu"

    Bunca rezalete bunca riyaya
    İman mı dayanır din mi dayanır
    Abdesti şüpheli edep hayaya
    Sabır mı dayanır can mı dayanır

    Sübyancılık bademcilik dincilik
    Muskacılık şeytancılık, cincilik
    Bunca münafıklık bunca hincilik
    Kıble mi dayanır yön mü dayanır
    Ali Dal 30.07.2021 Ank

    YanıtlaSil

  142. CANLILAR VE OYLAR
    Canlı, cansız bu dünyada var ise
    Yaşama hakkını gören göz gerek
    Her hak korunacak bergüzar ise
    Bunu idrak eden, duyan öz gerek

    "Bu alemin hepsi benim" sanmamış
    Yaşar iken, yakılmamış, yanmamış
    Dünyaya saygısı yalanlanmamış
    Söylenebilecek haklı söz gerek

    Hak, hukukla, hükümetle, devletle
    Kurda, kuşa, insanlığa şefkatle
    Merhametle, hamiyetle, iffetle
    Utanmadan bakabilen yüz gerek

    Kör bakmışsa, dünya güzelliğine
    Saygı duymam; duygusuzun birine
    Tiksinilmek, lanetlenmek yerine
    Anıldıkça takdir gören iz gerek

    Ormanıyla, yabanıyla, kuşuyla
    Börtüsüyle, böceğiyle, taşıyla
    Ovasıyla, yüce dağlar başıyla
    Sevgi gerek, ilgi gerek, haz gerek

    Husumetten, hainlikten, hinlikten
    Ara bozan şeytanlıktan, cinlikten
    Herkes zarar gördü senlik, benlikten
    Dünyalı olmaya mutlak biz gerek

    Kimleri aldattık, kimlere kandık
    Hangi kusurları, hünerden sandık
    Ne dedik, ne yaptık, nasıl davrandık
    Bakmaktan ziyade, görmemiz gerek

    Kimleri aldattık, kimlere kandık
    Hangi kusurları, hünerden sandık
    Ne dedik, ne yaptık, nasıl davrandık
    Bakmaktan ziyade, görmemiz gerek

    Kimleri aldattık, kimlere kandık
    Hangi kusurları, hünerden sandık
    Ne dedik, ne yaptık, nasıl davrandık
    Bakmaktan ziyade, görmemiz gerek

    Kibritle ciğeri sökülmüş değil
    Yakılmış, yıkılmış, dökülmüş değil
    Hoyratlık yüzünden yok olmuş değil
    Güzel bir dünyaya ermemiz gerek
    Ali Dal 06.08.2021 ANKARA

    YanıtlaSil

  143. HİLALİN DOĞUŞU
    Sıhhatte bir nefes, sürmekte ise
    Ezelden ebede yıllar gül açar
    Var olan, varlığı görmekte ise
    Gidilen her yerde yollar gül açar

    İçinde yaşama gücü oldukça
    Leb demeden sözler mana buldukça
    İnsan yuvasında huzur doldukça
    Hayata ses veren diller gül açar

    İnsanın sevgisi, özün nakışı
    Lisanı coşturur, sözün akışı
    Anında şavk verir gözün bakışı
    Lalede, sümbülde dallar gül açar

    En güzel, duygular seni anlatsa
    En güzel ömründe şafaklar atsa
    Sıhhatin yaşama sevinci katsa
    En susuz bilinen çölier gül açar

    Nice nice salim yıllar, ömürler
    Lezzetli sofrayı andırsın günler
    İnsanlığı hilal hilal örsünler
    Kardeşçe uzanan eller gül açar
    Ali Dal 07.08.2021 Ankara














    YanıtlaSil
  144. RİYANIN VE ŞİRKİN AZGINLARI
    SİZ VAR YA SİZ!!..
    Yaşamınız olmuş iftira, yalan
    Uğraşınız olmuş, haram ve talan
    Yoldaşınız olmuş gasp eden çalan
    Bir hecelik doğru iş de yoksunuz

    Aynaya bakmaya yoktur yüzünüz
    Lağımı aratır (?!) iğrenç sözünüz
    Dünyayı yutsanız doymaz gözünüz
    Alın teri gibi aş da yoksunuz

    İhanetln kırk türünde varsınız
    Eşi görülmemiş sahtekârsınız
    Orta yerden çatırdamış arsınız
    Vicdan sesi gelen döşte yoksunuz

    Besmele çekerek (?!) zina yapan siz
    İstismarın türlüsüne sapan siiz
    Safsataya, hurafeye tapan siz
    Akıl, ilim yüklü başta yoksunuz
    ALİ DAL
    08.08.2021 ANKARA

    YanıtlaSil
  145. RABBİMDEN DİLEĞİMİZ
    Rabbim, ferasetsiz lideri bizden
    Uzak tut, Fizan'dan öteye aşır
    Adı anılmasın devletimizden
    Her hali, ahvali (?!) şaibe taşır

    Rabbim, "ben ben" diyen, başı, bedeni
    Bize yaklaştırma, kibir edeni
    Bin kez affetseniz, kemlik güdeni
    Yine gider ihanete bulaşır

    Rabbim, hikmetinden sual edilmez
    Kendini bilmeyen, bunu da bilmez
    Tuz kokutan etse, sofraya gelmez
    Pis kokusu diyarları dolaşır

    Rabbim, sen ki, muktedirsin her zaman
    Yazdırma zalime, can yakan ferman
    Kuduz it gibidir; Yezit ve Mervan
    Fırsatını bulduğunda dalaşır
    Ali Dal
    15.08.2021- Ankara





    YanıtlaSil
  146. "ATAM ATATÜRK; SEN HEP HAKLI ÇIKTIN!.."
    Vesselam...
    ***
    Aydınlıkta yürüyenin nezdinde
    Sen hep haklı çıktın, Atam Atatürk
    "Yobazlığa yer yok!" demiştin, dinde
    Sen hep haklı çıktın, Atam Atatürk

    İlmi savunurdun; emindin bunda
    Gelecek görmezdin (?!) kulun kulunda
    Bir hikmet vardı ki, senin yolunda
    Sen hep haklı çıktın, Atam Atatürk

    Yalnız liyakate rağbet ederdin
    "İlim mürşidimdir" deyip giderdin
    "Dahili hainler sinsidir" derdin
    Sen hep haklı çıktın, Atam Atatürk

    "Aynı değil!" deyip, "ak ile kara"
    Gündüzü sormadın, yarasalara
    Gördün cehaleti en azgın yara
    Sen hep haklı çıktın, Atam Atatürk
    Ali Dal
    21.08.2021-ANKARA

    YanıtlaSil
  147. DİZ ÇÖKMEYİZ DİNCİ PUŞTA
    Bir tutmayız dinci ile dindarı
    Balı baldıranla karıştırmayız
    Aynı şey değildir, inciyle darı
    Altın ile pası yarıştırmayız

    Bitmez yobazların sinsi oyunu
    Koklayan koklasın lağım suyunu
    Zulmüyle tanırız Yezit soyunu
    Mel'unu müminle yakıştırmayız

    Cuma kılmak için gitsen de Şam'a
    Onca fitne, fesat sığmaz ihrama
    Çatlağı sevgiyle öreriz ama
    Kopanı tükrükle yapıştırmayız

    Kulluğumuz Allah'adır sadece
    Tapmayız bir başka kuldaki güce
    Rabbimizdir yalnız yüceden yüce
    Hak ile batılı çakıştırmayız
    Ali Dal
    21-22.08.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  148. KİRLİ SİYASETİN PUŞTLARI İÇİN...
    Doğruluğu deve gibi olanlar
    Her bakışta ayna kıran puştlardır
    Ağızdan kıça dek haram dolanlar
    "Çıkar Düzenini" kuran puştlardır

    Eğer "usulsüzlük" aşmışsa baştan
    Helal lezzet gelmez; kaynayan aştan
    İster Elbistan'dan, ister Maraş'tan
    Baksanız da yamuk duran puştlardır

    Tutmaz hale gelmiş, astar ve boya
    Çoktan terk eylemiş edep ve haya
    Evini soyduğu mağdur babaya
    Hırsızlık damgası vuran puştlardır

    Kirli siyasette ağabey, kardeş
    Biri bulamazken, hortumlar kırk beş
    Kendisi harami, kendisi kalleş
    Dürüstlük pozları veren puştlardır
    Ali Dal
    22.08.2021 Ankara











    YanıtlaSil
  149. Akp milletvekili Zeynep Gül Yılmaz'ın görevli polis memuruna, kibir yüklü hakaretine izafeten..
    HEZEYAN VE KİBİR
    Kulun alçağıyla gönlün alçağı
    Aynı şey değildir; tuzdan bal olmaz
    Adap öğrenmemiş, mektep kaçağı
    Mebus olur ama, makbul kul olmaz

    Def-i hacetini, ağzından yapar
    Her hiddet halinden, şirretlik akar
    Yüce dağlara da tepeden bakar
    Baldıran ağızda tatlı dil olmaz
    Ali Dal Ankara 23.08.2021

    YanıtlaSil
  150. FETÖ' YÜ ÜLKEME BELA EDENLER
    Fetö'yü ülkeme bela edenler
    Yesin; çıkartmaya zaman bulmasın
    Onunla yapışık olmuş bedenler
    Ayıp kapatacak tuman bulmasın

    Şüpheli abdestle hatim indiren
    "Din, iman" diyerek millet kandıran
    Fetö'yü ülkemde palazlandıran
    Yitiirsin aklını, iman bulmasın

    Fetö ile aynı sofraya çöken
    Çıplak vücudunu dalasın diken
    Karakışta kalıp tir tir titrerken
    Bırakın ateşi; duman bulmasın

    Fetö'ye hasretlik çeken mel'unlar
    Onunla gözyaşı döken mel'unlar
    Dizinin dibine çöken mel'unlar
    Delinin gemisi, liman bulmasın

    Ali Dal 23.08.2021 Ankara

    YanıtlaSil
  151. GÜNÜ GELİR ELBETTE
    Yenilmiş ham hurmalar
    Günü gelir tırmalar
    Dar hücreye dönüşür
    Bol sarayda durmalar

    Gün gelecek velhasıl
    Son bulacak bu fasıl
    Neden, niçin ve nasıl
    Başlar hesap sormalar

    Bu debdebe bitecek
    Hak tecelli edecek
    Ters taraftan ötecek
    Üfürdüğün zurnalar

    Kasnak dönecek boşta
    Fare çıkacak aşta
    Sabun kalacak başta
    Akmayınca kurnalar

    Ali Dal 23.08.2021

    YanıtlaSil
  152. TÜRKİYE'M
    Dincilerden, cincilerden çok çekti
    Yeter artık; huzur bulsun Türkiye'm
    Atatürk izinde hep gülecekti
    Zulmetmeyin, yine gülsün Türkiye'm

    Cennet ülkem sanılmasın azade
    İhanete edilemez müsade
    Bağnazlıktan, cehaletten ziyade
    Aydınlığın adı olsun Türkiye'm
    Ali Dal
    23.08.2021 Ankara


    YanıtlaSil
  153. 11 yıldır adalet arayan, günlerce oğlunun mezarında yatan bir annenin öyküsü:

    Sevgili Barış Bey, (Terkoğlu)
    Oğlunun mezarı başında yıllardır göz yaşı döken ve aynı zamanda da hak arama mücadelesi veren yüreği yanık ananın acının iç boyutunun ne demek olduğunu; aynı acıyı yaşamış ana baba olarak iyi biliriz!!..
    Şöyle ki;
    Ankara Lokman Hekim Özel Akay Hastanesi'nde başlayan.ve Hacettepe Hastanesinde devam eden bariz doktor ve bariz hastane kusurları neticesinde 39 yaşında veteriner hekim oğlumuz Oktay Dal'dan koparıldık. Tam bir yıl oldu. Konuyu, bir vatandaş olarak CİMER'e intikal ettirdik...Halen menfi veya müspet sonuç beklemekteyiz...Hülasa, o yüreği yanık anayı çok iyi anlıyoruz.

    Sevgili Barış Bey,
    Bu duygularla,
    Ozan bir baba olarak; arzuhalime aşağıdaki dizelerle devam edeceğim.
    Sevgilerle...

    ACIYI BAL EYLEMEK!!..
    Annenin gözyaşı sönmeyen kordur
    Adalet olmayan yerde, sezilmez
    Empati yapmazın, duyması zordur
    Hakkın gasbı, nakah ile çözülmez

    Madem ki ağlarsa analar ağlar
    Ana ağlatmanın ne anlamı var
    Madem ki mağdurlar adalet arar
    Neden gecikmeden karar yazılmaz

    Kusur kapatmaya olmasın perde
    Var ise hak, hukuk, hani ya nerde
    Adaletle merhem çalınır derde
    Çekilen acıya mezar kazılmaz

    Ah çekene kulak veremeyende
    Analık sırrına eremeyende
    Nefsinden öteyi göremeyende
    Nasırlaşır yürek, zerre üzülmez
    Ali Dal
    24.08.2021 Ankara

    YanıtlaSil

  154. FETO'LU MENZİLCİLER-1
    Bademci güruhun her tel sakalı
    Şeytanla telefon hattı (!) gibidir
    Kıbleyi şaşırmış (!) imam markalı
    Mabetler, Yezit'in tahtı gibidir

    Kula kul olmaktan ısrar edenler
    Din alıp satana "mübarek" derler
    Fırsat verildikçe her (b.k)u yerler
    Din, bunlar elinde tutu gibidir

    Sürü halindedir; zordur sayması
    Bunlara sorulmaz vicdan aynası
    Çünkü, olağandır nifak yayması
    Ayıklanmaz ayrık otu gibidir

    Benzerler domuza, salyalı kurda
    Nerede leş varsa, bu güruh orda
    Şaibe bunlarda, şirk de bunlarda
    Günahkârlık dolu kutu gibidir
    Ali Dal
    12.09.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil


  155. İŞİN UĞUR DÜNDARCASI-1
    Nakışlarsan zamanı, anlamlı izler ile
    Uğur Dündar bakışlı, letafet zuhur eder
    Bırakılan hoş seda, yaşatılır sizlerle
    Elbette neticede zarafet zuhur eder

    Hakikat, ilmik ilmik dokunursa zamanda
    Hoş seda bırakırsın, iki kapılı handa
    Uğur Dündar misali, pak kalırsan cihanda
    Yaşamın her anında metanet zuhur eder

    Uğur Dündar ilkesi, sende de oluştukça
    Aşarsın engelleri, hedefine koştukça
    "Neden, niçin" sorusu, cevapta buluştukça
    Emsali görülmemiş maharet zuhur eder

    Şaibeli sultanı, rüşvetçi mühürdarı
    Karıştırma, ayırt et, dinci ile dindarı
    Bunlarla cebelleşen cesur Uğur Dündar'ı
    Anlayamaz olmuşsan (?!) felaket zuhur eder
    Ali Dal
    13.09.2021 ANTAKYA/HATAY
    05365699010

    YanıtlaSil
  156. Kibir abidesi olan sultanlar
    Aklı azat eder, yolu şaşırır
    Ülkeler yöneten, hakanlar, hanlar
    Hiddet yüklü ise, dili şaşırır

    Kılavuzu karga olan yörede
    Cevapla buluşmaz;"hani nerede"
    Yörüngesi kaymış olan kürede
    Bırakın sağları, ölü şaşırır

    Ali Dal
    08.09.2021 Antakya/ Hatay

    YanıtlaSil
  157. Reisiyle salon salon dolaşır
    Din dışında (?!), her konuya teşnedir
    "Ampulü" cüppenin altında taşır
    Din dışında (?!), her konuya teşnedir

    Düz gibi yorumlar, yan gidişleri
    Sosyal medya, sandık, seçim işleri
    Atatürk'e gıcırdatır dişleri
    Din dışında (?!), her konuya teşnedir

    YanıtlaSil
  158. SİYASİ DİYANETÇİ
    Her konuda ahkâm kesen
    Diyanetçi dine zarar
    Haramiyle kanka gezen
    Kirlettiği dona zarar

    Kirpiye benzer diliyle
    Davası var (?!) sol eliyle
    Değil Kıble; bu haliyle
    Her döndüğü yöne zarar

    Her fetvası, telli diken
    İnciten ve kırıp döken
    Ek bütçeler ister iken
    Yine zarar, yine zarar

    Siyaseti dinden sayan
    Hazineyi hepten soyan
    Vebal alan, kul taşlayan
    Kefene ve sine zarar
    Ali Dal
    10.09.2021 Antakya Hatay

    YanıtlaSil
  159. ÖNYARGI VE CEHALET-1
    Gördükleri halde şaşmaz doğruyu
    Sabit fikre kazık kakar cahiller
    Gösterseniz dahi boşu doluyu
    Ya kör ya da şaşı bakar cahiller

    Önyargılar atomdan da katıdır
    Bir adım atmayan inat katırdır
    Anlamsızlık aklı rafa kaldırır
    İnadına müzmin sakar cahiller

    Huniyle tepeden feraset konsa
    Yine de önyargıdan kararır ense
    İlim havuzunda yetmiş gün yunsa
    Fayda etmez; aynı çıkar cahiller

    Önyargının, cehaletin yükünü
    Çekenler seçemez bu günü, dünü
    Önyargıyla, kabahatin kökünü
    Hiç sanma ki, bir gün söker cahiller

    Ali Dal 28.07.2021 ANKARA

    YanıtlaSil
  160. Hakikat Fizan'a sürgün mü oldu
    Ortada fır dönen kim o yalancı
    Cadde, sokak, köy, kent yalanla doldu
    Ortada fır dönen kim o yalancı

    Kendi yalanını, karşıya yıkan
    Onca haltı ile "mağdurca" bakan
    Haram kokan, bühtan kokan, şirk kokan
    Ortada fır dönen kim o yalancı
    Ali Dal
    23.09.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  161. KARANLIĞIN EN KOYU ANININ, IŞIĞA EN YAKIN AN OLDUĞUNU ASLA UNUTMAYALIM!!
    ***
    Uzun sürmez çekirgenin hamlesi
    Bir, iki der üçüncüde yan yatar
    Ele verir yalancının cümlesi
    Çuvaldıza döner, kendine batar

    İstismar edeni, haddin aşanı
    Kibirle, kin ile yoldan şaşanı
    Kıymetten düşeni, çaptan düşeni
    Bu millet üstünden kaldırır atar

    Ali Dal
    16.09.2021 ANTAKYA/HATAY






    P

    YanıtlaSil
  162. TUZU KOKUTAN DİYANET BAŞKANI...?!!

    Sevgili okurlarım,

    Adamın halisi, samimi özler
    Kabul görür bizde; başa tutulur
    Nifak yaratan ve kin kusan sözler
    Gülle karşılanmaz, taşa tutulur

    Gerçek diye söylenilen yalanlar
    Tepeden tırnağa riya dolanlar
    Olur olmaz yere teşne olanlar
    Kıymete alınmaz; boşa tutulur

    YanıtlaSil
  163. Biçtiğini beğenmeyen her kimse
    Ektiğine baksın, gören göz ile
    Hatayı fark eden kemalde ise
    Ettlğine baksın, kalan iz ile

    "Keşke" ile murat almış görmedim
    O halde "keşke" den uzak dur dedim
    Hakkım olmayana dudak sürmedim
    Çektiğine baksın, herkes öz ile
    Ali DAL
    18.09.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  164. İnanmak güzeldir; doğru olana
    Yalana baş vuran utanmalıdır
    Her kim bel bağlarsa, yalan dolana
    Her saat ve her an utanmalıdır

    İnsanın bakacak olmalı yüzü
    Güven vermelidir, bütünü, cüzü
    Aldatmaktan uzak durmalı sözü
    Şerri hayra yoran utanmalıdır

    YanıtlaSil
  165. AH BE KIZIM..!!

    Artık yeter (!) eza verme kendine
    Aç gönül gözünü, etme be kızım
    Hırs ile bürünme, gece rengine
    Tutun insanlığa; batma be kızım

    Otuz beşse eğer yolun yarısı
    Hiç bari hoş görü olsun gerisi
    Bir başkadır duyguların durusu
    Tembihimi çöpe atma ve kızım

    Hani nerde, o hakanlar, o hanlar
    "Saraylara sığmam!" diyen sultanlar
    Daracık çukura sığdılar onlar
    Kör inat peşinden gitme be kızım

    Hoşgörüyü kuşan, kula bakarken
    Zoru kolaylaştır, sözünü derken
    İlkbaharı müjdeleyen dal varken
    N'olur kuru dalı tutma be kızım

    Omuzun üstünde taşırken başı
    Aynı şey zannetme üç ile beşi
    Sarraflık kalbini kıymette taşı
    Bozuk teraziden tartma be kızım

    Söyledim sözümü, edersen merak
    İster yakınca dur; isterse ırak
    Güzellikle anıl; baki iz bırak
    Ömrüne "keşkeler" katma be kızım
    Ali Dal
    06.11.2021
    ANTAKYA/HATAY



    YanıtlaSil
  166. ELİNİZDE DİN PERİŞAN, BİZ PERİŞAN..!!

    Haddi varsa yeter, görün ahvali
    Elinizde din de, halk da perişan
    Ayaklara düştü, devletin hali
    Hukuk da perişan, hak da perişan

    Sevgili okurlarım,
    Ben de sizler gibi, "aptal ve aldatılan" yerine konulmayı şiddetle men ederim ve bizleri bu gözle görenleri aynen sizler gibi, her nefeste lanetlerim..!!

    Unutmuş olamazsınız..!!
    İki yıl önce tekrarlanan, yerel seçimlerinin İstanbul Büyükşehir'in Millet İttifakı lehine sonuçlanmasına AKP'nin YSK'ya itirazları esnasında "SAÇMA SEÇMELERİYLE" tanıdığımız, "AKP âlimlerinden ve Genel Başkan Yardımcılarından Ali İhsan Yavuz, "isim yaptığı"
    "SAÇMA SEÇMELERİNE" kaldığı yerden devam etmeye kararlı gibi görünüyor:))?!
    ***
    "Cumhur İttifakı" nın oylarının süratle eridiğini Ali İhsan Yavuz da (?!) fark etmiş olmalı ki; kendlnce erişmeyi önlemek için yine bir kaç gün önce; mealen "TAYYİP BEYİ İKTİDARDA TUTMAK İÇİN OY VERENLERİN HANESİNE SEVAP YAZILACAKTIR" diyerek kehanet alameti göstermiştir..?!
    Ancak, öyle görülüyor ki, bu defa yokluğu ve yoksulluğu ilikilerinde hisseden ve öfkeleri burunlarından fışkıran vatandaş, "Ali İhsan Yavuz'un sevabından" vazgeçmiş gibi..?!
    Zira vatandaş, bu dünyanın meşakkatinden abondone olmasından ötürü, öbür tarafı düşünme takatını yitirmiş gibi:))?!
    "Nereden vardınız bu kanıya?" derseniz eğer; açıklık getirmeye çalışayım...
    16 Mayıs 2021 tarihli Korkusuz Gazetesinin, manşetten verdiği haber aynen şöyle idi: "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 'Sıkıntıya düşen insanlarımız, esnafımız olduysa hepsinden helallik istiyorum.' sözlerine tepkiler yağdı. İşte onlar:
    • "HELAL ETMİYORUM, Çünkü..." diyerek devam eden manşette; kepenk kapatan esnaf;
    *Sosyal devletin varlığını hissettirememesi (?!) nedeniyle eve ekmek götüremez hale düşürüien baba;
    *Mağdur edilen EYT'liler; *3600 ek gösterge sözünün tutulmadığı bordro mahkûmları;
    • Üvey evlat muamelesi gören emekliler; * * İşsiz bırakılan diplomalı, diplomasız gençlik;
    *"Garantili projelerle 5'li çeteye aktarılan milyar dolarlar tepki gösteren millet;
    • "Merkez Bankasında 'KARA GÜN AKÇESİ" olarak ihtiyaten yedekte bekletilen 128 milyar doların, iktidar eliyle buharlaştırılmasına (?!) isyan eden ülkem insanları, "HELAL ETMİYORUM" diye yükselen sesinin feryada dönüşmesine bakıldığında göre; Ali İhsan Yavuz'un "cennet ve sevap pazarlama gayreti" sonuç vermeyecek gibi...
    Yani sizin anlayacağınız, vatandaş nezdinde, tamamen güven kaybetmiş Cumhur İttifakı" hangi algı operasyonuna baş vurursa vursun nafile oğlu nafile...
    Yani, YOLCUDUR ABBAS, BAĞLASAN DURMAZ..!!
    Yani, Ali İhsan Yavuz efendi; "Hiç bişiy olmadıysa dahi mutlaka bişiy olmuştur...Sevabın ve cennet anahtarının Tayyip Erdoğan'da da, AKP'de de olmadığını bu millet görmüştür...
    Yeter artık, vallahi yeter!! Elinizde din perişan, millet perişan hale geldi...!!
    Bu saatten sonra, akıbetlerinin nelerle buluşacağını (?!) düşünmesi gerekenler düşünsün:))?! VESSELAM...
    ***
    Tahammül tükendi; yalan çözüldü
    Fark edildi, hakikatler sezildi
    Yokluk, yoksulluktan yaşam bozuldu
    Sarardı dal, yaprak, kök de perişan

    Ali Dal
    08.11.20210 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  167. Kayda değer bulduğunuz da paylaşmanız umuduyla...

    RİYAYA DİKKAT, HAKİKATE DAVET

    Kaynatsan da katranı, vermez şeker tadını...
    Ak pamuğu reddeder; ziftten alır adını...
    "Şüpheli abdest" ile, ihrama giren yobaz...
    Önünü tülle örter; teşhir eyler ardını...

    Yezit'i damıtsan da, yine çeker aslına...
    Fırsat buldukça geçer, Muaviye faslına...
    Müminlik emaresi (?!) görülmez riyakardan...
    Şaibeler sinmiştir; sünnetine, farzına...

    Geceyi reva görmem, güneş sunan atiye...
    Tereyağı diyemem, küflenmiş (!!) nebatiye...
    "Besmeleyle" pazarlar dinci deyyus sapıklar.
    Örümceğin ağını ipekten kumaş (?!) diye...

    Hakikate el verin, gidişten emin olun...
    Gündüzle işi olmaz, zindana çıkan yolun...
    "İki durak arası tramvay" gören melun...
    "Miadı doldu" diye (!!) kutsalı dahi atar...
    Ali DAL
    02.12.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil
  168. KANREVAN MARAŞ TARİHÇESİ

    Kanrevan Maraş'ta, baksam geriye...
    Kırım, kıyım, cinayetler görürüm...
    Tuz basarım, kapanmayan yaraya...
    Her nefeste, çok lanetler görürüm...
    ****
    O kıyılan canlar, o dökülen kan...
    On dört asır süren, iftira, bühtan...
    Vicdanı yitirmiş zalim güruhtan...
    İnsanlığa ihanetler görürüm...
    ***
    Hakikate hayli uzak olandan...
    Yalanı, yanlışı rehber alandan...
    Sapkın öğretiye bağlı kalandan...
    Bağnazlıklar, cehaletler görürüm...
    ***
    Rabbim akıl, izan lütfetmiş bize...
    Nedir bu hoyratlık, birbirimize...
    İbret alınmayan her nere ise...
    Tekrarlanan felaketler görürüm...
    Ali Dal
    19.12.2021 ANTAKYA/HATAY

    YanıtlaSil



  169. KİŞİ KİRDEN İBARETSE...

    Sevgili okurlarım,
    Eline aldığı konuyu, dizelerinde dantel gibi işlemede "üstat" denilen nadir şairlerden olan Ümit Yaşar Oğuzcan'ın aşağıdaki şiiri bana gönderen ve gönderirken de "nerde bunun naziresi?" dediğini duyar gibi olduğum, arkadaşım Sayın Mehmet Ramiz Bakır'ın bu olası beklentisini boşa düşüremezdim... "RABBİM, İÇERİDEN VE DIŞARIDAN KİRE BATMIŞ LİDERLERE ÜLKEMİZİ YÖNETME FIRSATI VERMESİN..?!" Diyor, Ümit Yaşar Oğuzcan'ın dizelerini ve yazdığım nazireyi birlikte okuyalım;
    ***
    Günlerden bir gün

    Hamama gideceği tuttu

    Sadrazam hazretlerinin

    Bir yanında birinci veziri

    Bir yanında ikinci veziri

    Bir yanında üçüncü veziri

    Sonra efendime söyleyeyim

    Peşkircibaşı

    Nalıncıbaşı

    Sabuncubaşı

    Velhasıl tam dört yüz kişilik kafile

    Peştamal takıp girdiler hamama

    Geçtiler kurnaların başına

    Üçer beşer

    Sadrazam deseniz

    Kuruldu göbek taşına

    Yan gelip yattı

    Memleketin en ünlü tellakları

    Sardılar dört yanını

    Kimi elini kaptı, kimi bacağını

    Bir keseleme sürtme faslı başladı

    Tam on iki saat

    On iki ünlü tellak

    İncitmeden keselediler

    Hazretin mübarek vücudunu

    Öylesine kir çıktı ki sormayın

    Her biri nah parmağım gibi

    Aman efendim bu ne kiri

    Demeye kalmadı

    Keselerin altında eriyip gitti

    Koskoca sadrazam

    Bütün maiyet erkânı yerinden

    fırladı:

    Nettünuz devletliyü

    Dediler tellaklara

    Tellaklar cevap verdi:

    - Biz yıkadık, keseledik

    Devletlinin kirden ibaret olduğunu bilemedik

    Suç bizde değil

    Neyleyelim

    Kir bitti

    Sadrazam elden gitti
    ***

    NETTÜNÜZ DEVLETLÜYÜ..?!
    Kire batmış sultanın, hamama yolu düştü
    Yattı göbek taşına; sanırsın ölü düştü
    Fır döndü etrafında; on iki tellak birden
    Yumşadıkça Sultan'ın, yanlara eli düştü

    Sultana kese atan, on iki ünlü tellak
    Göbek taşına aktı, kirleri parmak parmak
    Eridi bitti sultan; gerek kalmadı sarmak
    Sanki görünmez atın, son kalan nalı düştü

    Buharı baştan aşan, hamamda vakit gündüz
    Avenenin sayısı; tamı tamına dört yüz
    Vezirler hesap sordu: "Sultanı neyledünüz?"
    Tellakların başına, Temmuz'da dolu düştü

    Geçtiler savunmaya, on iki tellak birden
    "Devletlü ibaretmiş, meğerse pastan kirden
    Az önce duruyordu, mübarek orta yerden
    Sanki dönülmez yere, savruldu, külü düştü"

    Ali Dal
    31.12.2021 ANTAKYA/HATAY









    YanıtlaSil